Hızlıca aşağıya indik. Annem çoktan kapıyı açmıştı. Teyzem ve eniştem kapıda dikiliyorlardı.
" İçeri gelsenize, neyi bekliyorsunuz? " diye sordu babam.
Salona geçip oturduk. Hâlâ neden geldiklerini söylememiştiler. Merakla onlara bakıyorduk. Biraz endişeli duruyorlardı. Gündüz onlardaydık. Akşam bizde ne işleri vardı?
" Bir şey mi oldu teyze? " diye sordum.
" H-hayır Vanessa." dedi.
" Gelene neden geldin denmez ama endişeli gözüküyorsunuz. İyi misiniz? " dedi babam.
" İyiyiz, evi fareler bastı. Bizde size gelmek zorunda kaldık." dedi eniştem.
Daha üç saat önce oradaydık. Bir anda evi farelerin basması pek inandırıcı gelmemişti. Tavırları da yalan söylediklerini destekliyordu.
" Bugün geç oldu, yarın ilaçlatırsınız. Bizde yemek yiyecektik. Hadi kızlar siz sofrayı kurun bende yemeklere bakayım." dedi annem.
Lexi'yle sofrayı kurduk. Babamla eniştem satranç oynuyorlardı. Annem ise mutfaktaydı. Teyzem yavaşca yanıma gelip kulağıma fısıldadı.
" Seninle konuşmam gereken şeyler var."
" Yemekten sonra odamda konuşalım." dedim.
Bu cümle beni endişelendirmeye yetmişti. Olaylar iyice birbirine dolanıyordu ama şu an sakin kalmalıydım. Ben sakin olmazsam evdekiler şüphelenebilirdi.
Hepimiz sofraya geçmiştik. Tatsız bir yemekti. Bir yanda hiçbir şeyden haberi olmayan babam ve annem, diğer yanda ne yapacağını bilmeyen ben vardım. Nasıl davranmam gerektiğimi bile bilmiyordum.
Sofradan kalkmıştık. Geride sadece babam ve eniştem kalmıştı. İkisi de yavaş yiyen insanlardı.
" Hadi yemekleri de yediğimize göre bir el daha satranç oynayalım." dedi babam.
Eniştem olumlu yönde onaylarcasına başını salladı. Pek konuşmazdı ama satranç oynamayı seviyor gibiydi. Babama sormaya bile gerek yoktu. Satranç nerdeyse o oradaydı.
" Vanessa bana bir hırka verir misin? " dedi teyzem.
Konuşmak için böyle demiş olmalıydı. Kalbim giderek daha da hızlı atıyordu. Acaba ne söyleyebilir diye kafamda bir sürü senaryo kuruyordum.
" Gel odamdan kendin seç teyze. Hangisiyle rahat edersen onu al." dedim.
Beraber merdivenleri çıkmaya başladık. Lexi ve annem masayı topluyorlardı. Odaya girip kapıyı örttüm.
" Ne oldu teyze? " sesimdeki heyecan ve endişe anlaşılabiliyordu.
" Nerden başlasam bilemiyorum. Bugün buraya seni korumak için geldik. Eniş-"
" Kimden? " sözünü kesmiştim. Beni neden koruyacaklardı?
" Kasabaya gelmenizi istemememin nedenlerinden biri de buydu. Burada kötü insanlar var Vanessa. Biz zamanında çoğunu hallettik ama hâlâ bazıları kasabada kendi hükümlerine göre yaşıyorlar."
" Seri katil gibi mi? "
" Hayır canım. Olaylar çok daha farklı bir boyutta."
" Peki siz nasıl koruyacaksınız? "
" Biz bu konuda tecrübeliyiz. Daha önce de bir çok kez yaptık. Bana güvenebilirsin."
" Babama ve anneme söylemediğim için pişmanlık duyuyorum teyze. Olanlardan korkuyorum."

ŞİMDİ OKUDUĞUN
BAŞ AŞAĞI
VampiroHayatı hiç beklemediği bir anda gördüğü kabuslardan daha ızdırap verici hâle dönüşen Vanessa, bu durumu kabullenmek istememiştir; ancak benliğini ona geri kazandıracak sırlar vardır. Bu Baş Aşağı Dünya'da ona yüklenen gizemlerin beraberinde aşkını d...