"Sen hayatımda gördüğüm en berbat ev arkadaşısın "
"Ev arkadaşın değilim pembe kafa evin sahibiyim "
"Oh öyle mi ama bu gıcıklığından bir gıdım eksiltmiyor Bay ukala Jeon huyung "
" Dünyanın yarısı bana hayran pembe kafa hatta son zamanlarda bu rakam %70 'e çıktı "
" Dünyanın yarısının seni sevmeme sebebi hala çok gıcık olman ama "
"Sen niye her şeyi abartıyorsun alt tarafı bir oyuncak ve ben dünya daki en yakışıklı kişiyim "
"O benim sadece oyuncağım değil tamam mı ve sen de ilk yüzde bile değilsin "
" Üzerine basıp kirletmem benim suçum değil onun yerde ne işi vardı "
" Ne bileyim ben ama ona o çamurlu 50 numara ayakkabıların ile basıp mahvettin ikimize de bir özür borçlusun "
Jimin hâlâ geniş koltukta kollarını göğsünde bağlamış siyah pijamalı adama bakıyordu. Sabah erkenden ikisi de kalkmıştı. Aynı yatakta iki gündür birlikte yatmaları ikisi içinde son derece sıradanmış gibi bu konuyu hiç açmamışlardı .
Jungkook koltukta sinirli pembe bir civciv gibi kendisine bakan çocuğa gözlerini çekmeden bakıyordu. Bu ikisi için de bir yarışa dönüşmüş gibiydi. Jungkookta onun gibi kollarını göğsünde bağladı . Kesinlikle hiç bir suçu yoktu. Jimin henüz uyanmalarına bir kaç saat kalmışken yatakta onu dürtüp durmuştu. Jeon zaten akşam arkadaşı geldiği için normalden geç yatmıştı. Buda zaten sağlam olmayan sinirlerini daha da geriyordu. Zar zor gözlerini açıpta sinirle ne olduğunu sorduğun da ise Jimin dışarıdan ses geldiğini söyleyip onu zorla aşağıyı kontrol etmesi için aşağı göndermişti.
Sonuç olarak Jungkook dışarıda bir şey bulamayınca çamurlu botlarını çıkarmayı unutup içeriye girmişti ve hayatının hatası olduğuna kanaat getirdiği şeyi yapıp Jiminin elinden düşürmediği tavşana basmıştı. Hiç bir suçu yokken Jimin çattığı kaşları ile ondan özür bekliyorudu
" Siktiğimin sabahın köründe beni uyandıran sendin hemde paranoyakça bir şey yüzünden" Jungkook Jiminle küçük kıvılcımlar çıkaran garip bakışmayı kesip konuştu.
"Küfür etme seni koca memeli". Jimin bir eliyle tavşanını tutarken diğer eliyle Jeona hakaret olmayan o cümleyi kurdu.
Jungkook siyah tişörtünün içinden bile fazlaca belli olan göğsüne çaktırmamaya çalışarak baktı. Bu pembe kafa sürekli bir yerlerine hakaret edip egosunu zedelemeye çalıyordu sanki. Göğüslerini elleri ile kapatıp Jiminle dalga geçme kararı aldı. Demek ki Jimin göğüslerini incelemişti .
" Sapık mısın pembe kafa çünkü bayağı incelemiş gibisin"
Belki incelemişti Jimin hem ne olmuştu ki yani onlar da o kadar büyük olmasaydı bu Jiminin suçu değildi. Yine de bu inkar edemeyeceği anlamına asla gelmiyordu,eliyle kocaman açılan ağzını kapattı"yuh bu resmen iftira yuh komşular iftira atıyorlar şahsıma imdattt"
" Tanrım beni delirtiyorsun "Jeon bağıran çocuğun ağzını kapatmaya çalışırken söylendi. Jimin her durumda üste çıkma konusunda master yapmış gibiydi.
Sesleri giderek yükseliyordu ikilinin. Jimin ağzını kapatmaya çalışan adamdan kurulmuş daha yüksek sesle bir yandan gülerken bir yandan da salonun ortasında elindeki tavşanla koşturuyordu..
Jeon ise son derece seçkin komşularının bu şekilde sabahın bu saatinde rahatsız olmalarını umursamadan koca kahkahalar atan çocuğun peşinden koşuyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ARTİST
FanfictionDünyaca ünlü oyuncu Jeon Jungkook korumasının küçük kardeşine aşık olur .