Merhaba KeDicik ✓[MINSUNG]

Bölüm 16

...

Seungmin: Evet o yüzden seni çağırıyordum ya şimdi içeri girelim bir şeyler sezmesin maşallah o kadar akıllı ki ben bile korkuyorum ondan bazen.

İkisi de onaylayıp odaya girdiler Minho telefonu kenara bırakmış uyuyordu.

Chan ve Seungmin Minho'nun uyuduğunu görünce ikisi de yorgunluktan harap olmuş bir şekilde koltuğa uzandılar.

2 Gün Sonra

Minho: Sonunda dışarı çıkabileceğim bacağım çok uyuşmuştu.

Chan: Uyuşur tabii anca yatıp uyudun küçük kedi.

Minho: Abi Jisung nerede?

Chan olduğu yerde bir an durup kaldı. Ne cevap vereceğini bilmeden Minho'nun suratına bakıyordu.

Chan: Ş-şey  bilmiyorum abiciğim ?

Minho: Nasıl bilmiyorsun o günden sonra onu yalnız bırakmadınız değil mi?

Chan: Hayır bırakmadık tabii kide ama yalnız kalmak istediğini söylediği için bir şey diyemedik.

Minho gözleri dolduydu anlamıştı abisinin doğruyu söylemediğini, canından bir parça gitse bile yinede sormak istedi.

Minho: Gitti değil mi abi, beni bırakıp gitti değil mi, beni hiç düşünmeden gitti değil mi?

Chan ne diyeceğini bilememişti sadece kardeşinin gözlerine odaklanmış göz yaşlarının düşüşünü izliyordu.

Chan: Özür dilerim abiciğim, ama kimse onu bulamıyor nerede olduğunu bilmiyoruz.

Minho: Artık üzülmeyeceğim kalbim sadece bundan sonra onun için var, ondan başka kimseyi sevemem ben. O bana dönene kadar bekleyeciğim ve onu seveceğim biliyorum ki bir kalp böyle atarken onu hissetmemek elde değil. Onun beni sevdiğine eminim, bana geri döneceğine de sevgim kadar eminim.

Minho bütün bunları hem kalbini tutarak anlattı hem de göz yaşlarına boğularak. Chan kardeşine sarılıp onu kollarının altına aldı.

Chan: Eğer o geri dönerse size engel olmayacağım bundan sonra Seungmin, Hyunjin ve Felix beni bu konuda ikna ettiler artık hiç bir şekilde karışmayacağım aranıza da girmeyeceğim.

Minho abisinin göğsüne yüzünü gömüp daha çok ağladı.

Chan: Minho ağlama lütfen yine stres yapıp bayılmanı istemiyorum, ne olur kardeşim ağlama daha senin ağlamana katlanamıyorum bebeğim ağlama lütfen.

Minho: Tamam ağlamayacağım ama bana bir konuda söz vermeni istiyorum abi, bunu çok düşünüp öyle bir karar aldım.

Chan: Ne sözü abiciğim?

Minho: Abi beni o adama götür. Onu görmek istiyorum. Gerçekten pişman olup olmadığını görmek istiyorum.

Chan: Minho sen ne diyorsun, hayır benden böyle bir şey isteme. Minho o çok kötü biri hayır abiciğim seni onunla görüştüremem bunu benden isteme. O hayatını hayatımızı mahvetti, o senin suratını görmeyi hak etmiyor.

Minho: Abi karalıyım bu konuda sen görüştürmezsen ben gidip bulacağım onu.

Chan: Öyle bir şey yapmayacaksın Minho!!

Minho: Yapıcaksın abi onunla konuşmak istiyorum. Cidden sen yapmazsan ben yapıcağım.

Chan: Minho ne-

Minho: Abi lütfen onu görmek istiyorum, annemi göremedim ama en azından onu göreyim.

Chan: Tamam göstereceğim.

1 Hafta Sonra

Chan: Minho çıkışta seni almaya geliceğim o zaman gideceğiz ben gelmeden bir yere gitmek yok, ayrıca o önemsiz adam için neden bu kadar heyecanlısın anlamıyorum. Vücudundaki tüm kesiklerin sebebi o ve sen hala onu göreceğin için can atıyorsun.

Minho: O kötü biri olabilir ama babam sonuçta ve onu ilk kez görüceğim bu yüzden.

Chan göz devirip ofladı.

Minho: Ben burda ineyim yakışıklı bıraktığın için teşekkürler abi yoksa geç kalacaktım.

Minho Chan'in yanağından öpüp ona sarıldı.

Minho: İyi ki bugün dersin yoktu yoksa bir rahat nefes almama izin vermezdin.

Chan gülüp

Chan: Ayaklı bomba gibi olduğunuz için olabilir mi beyfendi, hadi çabuk yürü dersine başlamak üzere.

Minho gülümseyip arabadan indi ve okulun içine girdi, arkasına dönüp baktı abisinin gidip gitmediğine baktığında Chan orada değildi. Oda hızlıca kapıya doğru ilerlerken Chan karşısına çıktı.

Chan: Minho yine mi Jisung'u aramak için gidiyorsun yeter kendine ettiğin bu eziyet gitti işte abiciğim, biliyorum kabullenmek istemiyorsun ama olan bu lütfen bugün için dersine git.

Minho hem üzüntü hemde şaşkınlıkla cevap verdi.

Minho: Özür dilerim abi ama onu düşünmeden bir günüm bile geçmiyor.

Chan: Bu konuyu sonra konuşuruz Minho şuan sınıfına gidiyorsun hadi.

Minho itiraz etmeden okulun içine girdi ve sınıfına girdi, Chan'da Minho'nun girdiğini görünce arabasına binip işe doğru yola koyuldu.

Minho sınıfa girip yerine oturdu. Jeongin Minho'yu gördüğüne çok sevinmişti günlerdir arkadaşını görmüyordu.

Jeongin: Minho hoşgeldin. Nerelerdesin bunca zamandır?

Minho: Bir şeyim yoktu bir kaç işim vardı sadece o yüzden gelemedim.

Jeongin: Acaba hastane işlerin olabilir miydi?

Minho: Hayır. ( Bu nerden bildi hastanede olduğumu?)

Jeongin: Seni hastanede gördüm Minho yalan söylüyorsun şuan, bir sıkıntın yok değil mi?

Minho: Önemli bir şey yok Jeongin iyiyim.

Jeongin: Jisung nerede bir bilgin var mı ne güzel atışıyorduk onunla sonra görmedim bir daha onu laflarım ağır mı geldi ki ona?

Jeongin dediğine gülerken Minho da buruk bir gülümseme sunmuştu.

Minho: Keşke bu yüzden gitmiş olsaydı.

Jeongin: Bu ne demek şimdi?

Minho: Yok bir şey. Bu konuyu bir daha açmasak olur mu?

Jeongin: Peki.

Gün boyunca Minho Jeongin'le fazla konuşmamıştı çünkü her şeye çok meraklıydı ve anında bir şeyleri çözebiliyordu bu yüzden susmanın doğru bir karar olduğunu düşünüp sustu.

İşte çıkış vakti gelmişti herkes evlerine gitmek için yol alırken Minho abisini gördüğü gibi adeta ışınlanış gibi yanında belirdi. 

Minho: Ben geldim hadi gidelim abi. Merak etme bu onu ilk ve son görüşüm olucak endişelenme.

Chan sıkıntılı bir şekilde onaylayan mırıltılar çıkardı ağzından.

Bir bir buçuk saat yolculuktan sonra işte gelmeyi bekledikleri evin önündeydiler. Chan arabadan indi ve kardeşinin tarafına geçerek inmesini bekledi. Minho da indikten sonra arabayı kitleyip büyük eve girdiler Chan'i tanıyan güvenlik hiç bir şey demeden geçmelerine izin verdi.

Eve girdiklerinde kapı ziline basan Minho olmuştu. Kapıyı açan görevli ikisinede hoş geldin dedikten sonra içeriye geçmelerinde yardımcı oldu. Kısa bir bekleyişin sonunda iki adam giriş yaptı salona. Minho gördüğü ikinci yüz ile şok geçirmişti.

Minho: Sen sen...

~Devam Edecek~

Minho'nun gördüğü kişi Jisung değildir tek spoi olarak verebileceğim bu. Jisung olarak düşünenler olabilir bu yüzden belirtmek istedim. Bir sonraki bölümde görüşmek üzere hoşçakalın <3