Merhaba KeDicik ✓[MINSUNG]

Bölüm 23

Arkadaşlar en son 4 Mart'ta bölüm atmışım çok üzgünüm sevgili okuyucularım, bazı sebeplerden ötürü çok kötüydüm, birde sınavlarım girdi araya komple gitti kitap yarıda mayıstan sonra buraya düzenli olarak bölüm yayınlamayı düşünüyorum. Hadi bakem iyi okumalar size<3

Minho bu sefer öpüşmeyi başlatan ilk kişi olmuştu
...

Minho nerden güç bulduğunu umursamayıp, doğrulmuş olduğu sedyedeki yanında hain gülümsemelerle sırıtan Jisung'a baktı.

Minho yattığı sedyeden kolundaki serumu çıkartıp ayağa kalktı, kapıyı kilitledi ve perdeleri indirdi. Merakla onu izleyen Jisung'a döndü.

Minho: Şuan ne yaptığımı bilmiyorum neden kapattığımı da bilmiyorum aklımda tonca soru var ve karşımda sadece sen varsın.

Minho sedyeye oturmuş kızarmış yanakları ile yakışıklı oğlana bakıyordu.

Jisung: Neden kızardın Minho?

Jisung gülümsemesinin ardından Minho'yu baştan aşağı süzmüştü, ne zamandan beri onu istediğini bilmiyordu ama bu durum derince yutkunmasına sebep olmuştu ama bunu bir hastane odasında yapmak istemiyordu özel olsun istiyordu.

Minho Jisung'un sorusuna karşılık sadece suratına bakakalmıştı, gözlerini Jisung'un gözlerinden ayırarak yavaş yavaş aşağıya bakarken Jisung'un şişliğini görünce gülümsemişti. Jisung neye güldüğünü anlamamıştı onun baktığı yere bakınca

Jisung: Hasiktir. Benim tuvalete gitmem gerek.

Jisung ayağa kalktığında Minho elinden sertçe kendine çekerek sedyeye geri oturmasını sağladı ve şişkinliğinin üstüne oturdu. Bunun üzerine Jisung'un dudaklarının arasından bir inleme sesi duymuştu. 

Jisung: Minho burda olmasından emin misin gerçekten?

Minho, Jisung'un kulağına eğilip hoş ama bir o kadar sıcak nefesi ile hafifçe dişleri arasına aldı ve Jisung'un üzerinde hareket etmeye başladı. Jisung'un dudaklarının arasından inleme sesi dışarı çıkmasın diye onu öpmeye başladı. Jisung sevdiği adamın dudaklarını talan ederken, minhonun belinde olan ellerini kalçasına indirip sıkıyordu. İkisinin çıkardığı sesler yavaş yavaş bütün odaya yayılırken minho daha hızlı hareket etmeye başladı, aldığı zevk ile başını geriye attığı sırada jisung açıkta kalan beyaz tene kendinden birer iz bıraktı. Minho kızarmış ve şişmiş dudakların jisungunkiyle tekrardan buluşturdu, jisung minhonun t-shirt ünden içeri ellerini sokup belirginleşen pembelerle uğraşmaya başladı. Minho'nun ağzından derin bir inleme sesi çıkmıştı dışarı.

Jisung: Ses çıkarmana izin vermedim bebeğim benim.

Jisung, minhoyu üstünden indirip yatağa yatırdı, minho diklenip t-shirt ünü çıkarttı aynısını jisungda yapmıştı ikisininde şuan üst bedenleri çıplaktı. Jisung derin derin nefes alıp veren minhoya baktı ve üstüne yavaş yavaş eğilmeye başladı. Jisung önce sağ meme ucuyla oynamaya ve onu ağzının içine almaya başladı, dişleriyle yavaş yavaş eziyordu. Minho aldığı zevkle başını yastığa daha çok batırıyordu. Jisung başını kaldırdığında minhonun suratına bakıyordu, şuan o kadar mükemmel gözüküyorduki bir an önce onu istiyordu. Jisung bu sefer sol meme ucuyla oynamaya ve emmeye başladı, minho inlemelerinin yanı sıra gerilmiş belini jisungun şişkinliğine ittirip duruyordu. Jisung orada işini bitirdikten sonra minhonun karnına bir ısırık izi bıraktı, minhonun pantolonunu ve çamaşırını çıkarıp diğer sedyeye attı. Karşısındaki oğlan şuan tüm çıplaklığı ile karşısında duruyordu, hiçde masum olmayan arsız bakışlarını ona lütfetti çünkü onun içinde olmayı çok istiyordu şuan.