18. Bölüm

533 33 17
                                    

" Tesadüf seni önüme çıkartmasaydı, gene aynı şekilde, fakat her şeyden habersiz, yaşayıp gidecektim. Sen bana dünyada başka bir hayatın da mevcut olduğunu, benim bir de ruhum bulunduğunu öğrettin. "

Sabahattin Ali

Hani olur ya bazen hissettiğiniz duyguların ne demek olduğunu, neden böyle hissettiğinizi bilemezsiniz. Siz bunun adının ne olduğunu ne kadar düşünsenizde bulamazsınız. Size yol gösterecek biri olmadan da bunu çözemezsiniz. Ben Berkin'e karşı hissettiğim şeylerin adını bilmiyordum. Ceyda ablama olayı anlattığımda şaşkın şaşkın yüzüme bakmaya başlamıştı. Şaşkın şaşkın yüzüme bakarken tek diyebildiği şey 'yoksa sen..' olmuştu.

Yoksa ben ne? Ne olmuştu bana yahu? Yoksa... Yoksa aşk mıydı bu hissettiklerim? Yok canım değildir. Değildir değil mi? E değilse başka ne olacak? Aşk o yavrum aşk yoksa ne diye kıskanasın çocuğu? İç ses ne kıskanması? Hiçte bile kıskanmadım ben kimseyi! Aynen aynen kıskançlığından kızı az daha yolacaktın. Bari beni kandırmaya çalışma. Hani iç sesim ya ben...

Üff her şeyi de bil zaten. Tamam kıskandım, deli gibi kıskandım hemde oldu mu? Rahatladın mı? Evet. Daha fazla iç sesim ile uğraşmadan "Yoksa ben ne abla?" diye sordum aynı şaşkınlıkla. "Yoksa sen aşık mı oldun?" diye sordu ciddiyetle. "Bilmiyorum ki. Neden böyle hissediyorum bilmiyorum. Yanında birini görünce deli gibi kıskandım abla. Başkasına güldüğünü görünce kalbim çok acıdı biliyor musun?" dedim üzgün bir ses ile.

Ablam birden sırıtmaya başlayıp "Sen cidden aşık olmuşsun. Benim minik prensesim büyüyüp aşık olmuş." dedi. Şaşkın ve buruk bir şekilde gülümseyerek " Ben bir gün bu konuşmayı yaşayacağımızı biliyordum fakat şu sıralar beklediğim bir şey değildi. Çok şaşkınım ve tuhaf hissettim kendimi. Sen gerçekten büyümüşsün." dedi.

"Abla her şey iyi olur mu? Oda bana karşı bir şeyler hisseder mi? Ben... Ben çok korkuyorum ya annem gib-" daha lafımı tamamlamadan ablam parmaklarını hafifçe dudaklarıma bastırıp beni durdurdu. " Kuzum sakın o az kalsın söyleyeceğin şeyi söyleme ve asla düşünme. Hiçbir insan aynı değildir. İmtihanları aynı değildir. Yaşadıkları aynı değildir."

"Bak tabiki korkmakta haklısın ama korkunun ecele faydası yoktur ki. Sen kendini kötüye odaklarsan kötü olur. Sen iyi düşün ki iyi olsun fakat hep temkinli ol. Senin için birine güvenmek çok zor biliyorum. Adını dahi anmak istemediğim adam yüzünden hayatına girecek herkese korku ve tedirginlikle yaklaşmamalısın. Evet kendini koruyacaksın, dikkatli olacaksın. Güveneceksin ama kendini kaybedecek kadar kaptırmayacaksın."

"Şimdi ne yapacaksın biliyor musun?" diye sorarak konuşmasını tamamladığında merakla yüzüne baktım. Hemen "Ne yapacağım?" diye sordum. "Öncelikle biraz geriye çekilip uzaktan izleyeceksin. Bakalım seninle gerçekten ilgileniyor mu? Yanına gelecek mi? Seninle konuşmaya çalışacak mı? En önemlisi de seni neden ektiğinden bahsedip özür dileyecek mi?" dedi.

"Ee sonra ne olacak?" diye sordum yine aynı merakla. Hafifçe gülüp "Ah sabırsız Derinim benim. O zaman tekrar konuşacağız. Bakalım ne yapacak." dedi. "Bana bakıyor mu diye bakayım mı? dedim tüm ciddiyetimle. "Bakabilirsin ama çaktırmadan bak. Öyle dik dik ve sürekli izleme tamam mı?" dedi. Yüzüm biraz asılsa da haklıydı fakat ben Berkini izlemeyi çok seviyordum. Onu her gördüğümde kalbimin var olduğunu hissediyordum."Tamam." "Söz mü?" "Söz." dedim.

Bir kaç saat daha ablam ile vakit geçirip eve döndüm. Evde kimse yoktu. Direkt odama gidip kendimi yatağımın üzerime attım. Bugün çok bir şey yapmama rağmen çok yorgun ve halsiz hissediyordum. Tüm eklem yerlerim ağrıyordu. Bir üşüyor bir yanıyordum. Başımda da hafif bir ağrı vardı. Sanırım cidden şifayı kapmıştım.

MAHPERİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin