Hyunjin, Minho telefonunu açınca hızlıca konuşmaya başlamıştı.
"Bebeğim, hiç soru sorma ve hemen valiz hazırla.""Tamam." Minho kapatacakken, Hyunjin'in söylediklerini duyunca durmuş, onu dinlemeye başlamıştı.
"Hayır Minho, soru sorma dedim. Söyleyemem nereye gideceğimizi.""Hyunjin'im kusura bakma da mal mısın, sormadım ki bir şey!"
"Ha, pardon ya. Hemen geliyorum ben de eve. Marketten bir şeyler alayım akşam yemeği için."
"Tamam bebeğim. Valizine özel olarak eklememi istediğin bir kıyafetin var mı?"
"Hayır meleğim, sen kendi kafana göre ekle benimkilerden de."
"Tamam, görüşürüz." Minho içindeki merakla telefonu kapatmış, valizleri indirmişti. Ne kadar kıyafet alacağını bilemiyordu, keşke Hyunjin'e sorsaydım kaç günlüğüne gittimizi diye geçirdi içinden. Dolaptan kendi için bir şeyler koymuştu. Hyunjin için koyacakken zil çalmış, koşa koşa kapıya bakmaya gitmişti. Hyunjin'i gördüğünde boynuna atlamış, yanaklarına bir sürü öpücük kondurmuştu. Hyunjin Minho'nun belinden tutmuş, kucağına alarak mutfağa ilerlemişti.
"Hazırladın mi valizi?"
"Senin valizine geçmiştim ki sen geldin. Bir de kaç gün kalacağız, bilmediğim için pek bir şey koymadım."
"1 hafta kalırız galiba, emin değilim. Orada karar veririz ne kadar kalacağımıza."
"O zaman biraz daha kıyafet koyayım valizime."
"Hmm, öyle yap bebeğim. Sen onu hallederken ben de yemek yapayım."
"Tamam sevgilim." Minho, tekrar koşa koşa yatak odasına gitmişti. Kendi valizine en sevdiği kıyafetleri ve en sevdiği bakım ürünlerini eklemişti. Valizinin fermuarını kapatmış, Hyunjin'in valizini hazırlamaya geçmişti.
"Hyun, en sevdiğin siyah tişörtünü bulamadım! Onu bulunca eklersin."
"Tamam bebeğim!"
Yaklaşık 20 dakika sonra Hyunjin'in valizini de bitirmişti Minho. Mitfağa giderken burnuna güzel kokular gelmeye başlamıştı bile. Hyunjin'in arkasından sarılıp ne yaptığına bakmaya çalışmıştı.
"En sevdiğim yemeği yapmışsın, bana aşıksın sen ya!"
"Aşkım sence bu belli olmuyor mu?" demiş arkasına dönerek Minho'yu kollarının arasına almış, saçlarından öpmüştü.
"Geç otur hadi, masayı da hazırladım. Hemen geliyorum yemeklerle."
"Tamam bebeğim." diyerek masaya ilerlemişti Minho. Hyunjin de geldiğinde yemeğe başlamışlardı.
"Yarın erken kalkacağız, o yüzden erken yatalım."
"Nereye gideceğiz?" Minho merakla sormuştu. Öğrenmek istiyordu artık.
"Söylemem ya, sürpriz yapacağım."
"Of, Hyunjin, off!"
"Yemeğini ye güzelce bebeğim. Çok az almışsın tabağına." diyerek kendi etlerinden Minho'ya vermişti.
"Kilo almışım ya, yiyemem." Hyunjin hızla Minho'ya bakmıştı.
"Ne diyorsun sevgilim, saçmalama! Hemen ye şunlardan." diyerek daha fazla yemek koymuştu Minho'nun tabağına.
Yemek bittikten sonra Hyunjin bulaşıkları mutfağa taşımış, Minho da onları makineye yerleştirmişti.
"Yatalım artık Minho'm, yarın bayağı erken çıkacağız."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
look what you made me do | hyunho ✔️
FanfictionOkulunda zorbalık görüp okuldan ayrılan Lee Minho; 2. dönem okuluna geri dönmüştü, sevgilisiyle birlikte.