on sekiz

855 75 204
                                    

"Bugün okula gelmen hiç iyi bir fikir değil Hyunjin." Minho, aynadan saçlarını düzelten sevgilisine bakarak söyledi. Hyunjin'in biraz daha dinlenmesini istiyordu.

"Bebeğim zaten kaç haftadır evdeyim, yeter bu kadar evde kalmak. Hem dikişlerim de alındı, bir şey olmaz bana."

"Bir haftadır evdesin, abartma. Okula gidince uslu durmayacağını biliyorum, o şerefsize bulaşacaksın yine. Sana bir şey olmasından korkuyorum." Hyunjin, hemen Minho'nun yanına gidip sarıldı.
"Bana bir şey olmayacak bebeğim, bir kerelik bir şeydi o. Hadi çıkalım artık."

Hızlıca kahvaltılarını yapan Hyunjin ve Minho, çantalarını alarak el ele okula yürümeye başlamışlardı. Okul kapısın orada arkadaşları ile karşılaşmış, birbirlerine selam vererek okul kapısından içeri girmişlerdi.

"Hyunjin iyileşmiş gibi görünüyor."

"Umalım ki Daehyun bir daha dokunmasın onlara."

"Sanmam, bu olaydan sonra birbirlerine daha çok sataşırlar."

"Oh, bakın, mükemmel çiftimiz gelmiş!" Daehyun, herkesin arasından sıyrılarak 8 kişilik arkadaş grubunun karşısında dikilmişti.
"Gözlerimiz sizi aradı!"

Hyunjin, çantasını yere fırlatmış ve hızla ilerleyerek Daehyun ile kendisi arasındaki birkaç adımlık mesafeyi kapatarak yüzüne yumruğunu geçirmişti.
"Sana beni öldürmezsen sıkıntı çıkartırım demiştim! Sözümü tutacağım, bundan sonra arkana bakarak ilerle Daehyun. Korkulu rüyan olacağım."

Son bir tekme atarak ayağa kalkmıştı Hyunjin. Daehyun yerde acı içinde inliyorken Hyunjin çantasını alıp Daehyun'un eline basarak geçmişti yanından. Tıpkı Daehyun'un bir zamanlar Minho'nun bacağına basıp geçtiği gibi.

"Oha, Daehyun yaptıklarını ödüyor artık."

"En büyük Hyunjin fanıyım bundan sonra."

"Hyunjin! Ne konuşmuştuk seninle ya, uslu ol biraz. Daha dikişlerin yeni alındı senin."

"Bu it herif güzel bir dayağı hak ediyor, bunu daha sonra gerçekleştireceğim. Dinlene dinlene döveceğim onu."

"Helal lan! Arkandayız kardeşim." Jisung bağırarak söylemiş ve arkadaşlarını güldürmüştü. Dersin başlamasına daha zaman olduğu için, bahçedeki banklardan birisine oturmuşlardı.

"Daehyun'un hapse girmesini istiyorum." Hyunjin aniden söylemişti bunu.

"Ne?" Herkes şaşkınlıkla ona bakmıştı.

"Gireceğini sanmam, babasının arkasının bayağı güçlü olduğunu duydum, adamları mutlaka çıkartır." Changbin, onlara Daehyun hakkında yaptığı araştırmadan öğrendiği bilgileri söylüyordu.

"Peki ne yapacağız? Ben bu herifin yaptıklarını ödemeden ölmesini istemiyorum."

"Ben de istemiyorum, iyice düşünelim. Güzelce plan yapalım. Bugüne kadar hem bana hem de diğerlerine yaptıklarının bedelini ödemesini istiyorum."

"Zil çaldı, sınıflarımıza çıkalım. Bunu sonra konuşalım. Yarın bize gelin, güzel bir plan yaparız." Hyunjin konuşmuş ve Minho'nun da elini tutarak sınıfa çıkmışlardı.

Bugünden sonra, Minho'nun yeniden doğuşu ve Daehyun'u her şey için pişman ettirme zamanıydı.

_____________

kitapta daehyuna neler yapilsin istiyorsunuz? bana fikir verebilirsiniz
ayrica hyunjin, minho ve diger cocuklar icin de fikir verebilirsiniz <3

ayrıca kitabımı yayımlayalı bir ay oldu ve bu bir ay icerisinde inanilmaz buyuduk... sizi cok seviyorum, cok tesekkur ederim size <8

kendinize cok iyi bakin ciceklerim, sizi seviyorum mwwwwah

kendinize cok iyi bakin ciceklerim, sizi seviyorum mwwwwah

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
look what you made me do | hyunho ✔️Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin