Nefes

1K 47 8
                                    






Kıyamet kopuyordu avluda dünya yansa ilgilenecek değilim kimseyi aldırmadan odama gelip kapıyı kapattım yere oturdum düşünmeye başladım ne hissediklerimi onu görünce ışıldıyan gözlerim yoktu bu akşam ölmüştü beni sever belki demekle avunamıyordum kadın sesinden sonra" hayatım" sözü kulağımda hala çınlıyordu peki döndüğü için mutlu muydum.. hayır demek isterdim ama evette diyemiyorum ancak olan hisselerim bom boştu annemin bana geç kalması gibiydi seslere kulak asmayıp telefonumu aradım bu gece konakta boğulurdum uyuyamazdım.

Mesaj kutusuna Dilberim kısmına basıp yazmaya başladım..
♡ Hala lütfen götür beni nefes alamıyorum kimseye belli etmeden arka kapıdan çıkıp Diyarbekire gidelim ben burda kalmak istemiyorum en azından bir süre.

♥︎ Bebeğim şuan odanda kalman iyi ortalık durulsun seni burda bırakacak değilim.

Aşağıdaki sesler kesilmiyordu kulak vermeden kulaklığımı takıp en sevdiğim Mem Ararat şarkısını dinlemeye başladım kaçmak istiyordum herşeyden tükeniyordum yanımda kimse yok yalnızlık benim kaderimdi doğduğum gün yazılmıştı alın yazım.

Min dit ew çiyayên bê deng

Bi dengê te bir heware

Çar hêlê xwe vêxist agir

Lê ew ne intîxare

Qêrînên te bêhempa bû

Hişbûnên te jî wisa

Li gel bayê xerbî

Tu xortekî kal e

 
Lê mirin bi te şa nabe

Tu maye ji sibeha

Ji evînê tu qut nebûbû

Û tevahiya jînê

Bê te payîz xalî bû

Te hêz daye vînê

Min dit çiya lalek bû

Tu jê re buyî hawar

Bi dengê te şîn bû hêvî

Rengîntir bûye bihar

 
Qêrînên te ew zindî bû.....

Kaç saattir dinledim şarkıyı bilmiyorum galiba hayatımda artık tüm yaşadıklarım anı olarak kalacaktı sadece anı bundan fazlası olmazdı olamazdı ben gurursuz değildim ama bana olan tavrı yıllardır böyle kaç yıl oldu benimle sohbet etmemesi normal değildik bana olan tavrı beni kırıyor artık eskiden olsam takılmazdım ama şimdi herşeyi anlıyordum beni kırmamak için kaçıyordu bende ona bundan sonra ayak uyduracaktım.

Karan avluda keskin gözleriyle kardeşlerine bakıyordu içinden sabır diliyordu yoksa bu işe evet diyenleri bir kaşık suda boğacaktı ama biliyordu kimin kabul ettiğini " Benim haberim olmadan böyle bir şeye nasıl kalkışırsınız bunu size sonra sorucam" Öldürücü bakışlarını kardeşlerine ve kuzenlerine atan ağa şimdi parçalara bölmek istediği adama gözlerini dikti tam karşısına geçecekken Suna belirdi kapıdan ona kaslarını kaldırıp Fıratın görüş alanına girdi ve gördü tüm Dereveri ailesini onların içine ateşi düşürmüştü artık taşlar yerine oturacaktı.

Kırgın olsamda çok özledim seni güzel adam ne çok özlemişti kocasını Suna kendini baya sıkıyordu az önceki Zühreye olan bakışını ölse unutamazdı ama çok hırslandı hepsine ödetecekti hemen parladı sinirle

" Tebrikler Fırat ağa" bu ses tanıdık gelen birisinin sesi pişmanlığını hatırladı bu sesle bu kadının huzur verici sesiydi ama nasıl donmuş gözlerle baktı karşısındaki kadına içi öyle değildi Fırat'ın pişmanlığı vardı gözlerini kırpmadan baktı baktı ve baktı doğruluğu kanıtlamak istercesine ve sözlerin sahibini unutmuşmuydu unutmuştu bir yabancıya bakar gibi bakıyordu ama öyle değildi Suna dayanamadı bu bakışlara.

Küllerin içinde ( Aşk serisi I)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin