Zaman lazım sadece unutacaksın!,
Nasıl unuttuysan çocukluğunu, kırılan oyuncaklarını. Kırılan kalbini de öyle unutacaksın...Mirza'nın dediği şey ile yıkıldım. O an Başımdan aşağı kaynar suların döküldüğünü hissettim. Mirza kolumdan tutarken kolumu bir hışımla çektim.
"Yeter! Bırak gitmeyecem. Boşanacaksan da boşan tamam mı."
Diyip kalbine vurarak devam ettim.
"Eğer burada yoksam, yanında olduktan sonra ne anlamı var."
Diyip onu orada bırakarak yürüdüm. Arkama bakmadan yürüdüm. Issız bir yerde yürüyordum. Korkuyordum, karnımı tutuyordum. Sanki çocuğuma zarar geleceğinden korkuyordum. Yaklaşık yarım saat yürüyordum. Ve mirza arkamdan gelmemişti. Beni bu yerde tek bırakmıştı. Sonunda seçili aradım ağlayarak.
"S-seçil ne olur gel beni al"
Diyince seçil sok olmuştu.
"Ne oldu kuzum "
"Seçil anlatamam gel,konum atacam"
"Tamam güvenli bir yerde dur"
Diyince kapatıp konum attım. 10 dakikadır yol kenarında agacın arkasında duruyordum. Köpek sesleri geldikçe daha cok ağlıyordum. Korkudan ölecektim. Kasık ağrılarım fazlalaşmıştı. Düşük yapmaktan korkuyordum. Mirzanın kardeşi aklıma geldikçe deli oluyordum. Benim birini öldürme olasılığım bile aklımı yitirmeme sebep oluyordu.
Bir arabanın geçtiğini duyunca seçil zannedip yol kenarına geçtim.
Geçtiğimde seçil değildi. Issiz ve geceydi. Adam arabadan çıkınca ben de adama bakmadan ormanlığa doğru yürüdüm. Arkamdan seslendi.
"Yavrummmm, nereye gel götüreyim"
Dediği an daha cok ağlamaya başladım.
Korkuyordum. Korkudan konuşamıyordum. Dilim tutulmuştu sanki. Adam bana yürüyordu bense daha da hızlı yürüyordum. Koşmaya başlayıp bir agacın arkasına saklandım beni görmüyor zannettim. Tam nefes almıştım ki bir anda gülerek önüme çıktı. Çığlık atamıyordum. Dilim tutulmuştu."Bulamayacam mı zannettin"
"Bbb-bbırakk"
Dedim korkarak ama birsey yapamıyordum. Her sey üst üste gelmişti.
Adam ellemeye başlıyordu beni. Ben ağlıyordum. Bağırmaya çalışıyordum ama konuşamıyordum.
Itmeye çalışırken bir anda araba sesinin geldigini duyunca çalılara bastım ses gelsin diye. Hiç ummadığım bir kişinin sesini duydum. Seçil gelmiş zannetmiştim. Mirza gelmişti.
"Berçemmmmm!!!!!"
Diye bağırıyordu. O ara adam etrafa bakındı.
"Kim lan bu adam bağırıyor"
Dediği an mirza geldi yanımıza.
"Azrailin"
Dedi ve adamın yakasından tuttuğu gibi kafa attı. Yere attı üstüne çıkmış vaziyette vurarak öldürecekti.
"SENİ BANA VEREN ALLAH'A KURBAN OLURUM. BOŞ TORBAYA VURACAĞIMA SANA VURURUM PEZEVENKK HERIF, ORUSPU ÇOCUĞU SENIN GIBI ITLERI TEMIZLEMEK BIZE DÜŞER"
Diyip öfke ile bağırarak dövüyordu. En sonunda adamı haşat ettikten sonra ben hâlâ ağaca dayanmış sekilde yerde oturuyordum. Ellerimi başımın yanlarına koymuştum. Bir ileri bir geri gidip geliyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AŞKA ESİR
RomanceHayatı boyunca gülmeyi unutan, sevmeyi sevilmeyi bilmeyen, sert,yıkılmaz, heybeti ile korkutan, şanlıurfanın en genç ağası Mirza soylu ve babasının kurallarına esir olmuş,Güzelliği ile herkesi etkileyen, Urfanın büyük aşiretlerinden biri olan saya...