Bölüm 14

750 74 50
                                    

Herkese merhaba! Normalde daha erken atacaktım çünkü bir bölüm daha yazacaktım, yedekleyecektim ve bu bölümü düzenleyecektim. Ama ne yazık ki sıcak su torbasındaki kaynar su bacaklarıma ve karnıma boşalınca yanık tedavisine başladım, acıdan ve sancıdan duramaz oldum ve tüm planlarım alt üst oldu. Bu bölüme ekstra yazacağım sahneler de vardı ama hepsi aklımdan uçup gitti. Hala ağrı var ve bölümü düzenleme şansım, eklemek istediğim sahneleri ekleme şansım olmadığından en azından sizi bekletmemek adına bu halini atayım dedim. Umarım bölümü okurken yazım hatalarım çok gözünüze takılmaz. Seviliyorsunuz. Siz siz olun, sıcak su torbasını doldurduktsn sonra kontrol edin. Ve dikkatli olun. Hepinizi seviyorum ve değer veriyorum. Öpüldünüz 😘❤️💞💕

Near'ın cansız bedenini kendime yaslayarak, hıçkırıklarım bağırışlara dönüştüğünde avazım çıktığı kadar haykırıyor, acımı dışarı atmaya çalışıyor olsa da başaramıyordum. Sanki ben ne kadar haykırırsam acım bir o kadar artıyordu.

Gözlerimden akan yaşın şiddeti artarken hissettim acı da bir o kadar artıyordu. Pişmanlık ve acı tüm bedenimi sardığında son bir acıyla "Hayır!" diye bağırdığımda tüm bedenim sarsılmış, eller tarafından yakalanmıştım.

Beni saran ellerden kurtulmaya çalıştığımda yanaklarıma konan ellerle sıkıca yumduğum gözlerimi açabilmiştim sonunda. Yolculuğu yaptığımız araç yol kenarına park edilmişti ve tüm gözler bendeydi. Acwel ile göz göze geldiğimde, onun gözlerinde gözle görünür bir panik vardı. Acwel beni incelerken "Kan ağlıyorsun." diye tereddütle konuştuğunda Luke'un arka koltuktan beni aniden yakalayarak kendine çevirmesi bir olmuştu. Suratıma kısa süre de olsa baktıktan sonra ne olduğunu anlamış gibi "O ölüm rüyaların. Ne gördün Kelly?" dediğinde hala gördüklerimin etkisindeydim. Hepsi o kadar gerçekçiydi ki...

Luke endişelenmiş olacak ki beni sarsarak "Ne gördün Kelly? Bana anlatmalısın! Anlat!" diye bağırdığında diğerleri ne olduğunu anlamamış gibi bize bakıyordu. Sonunda Acwel beni kurtarmak için Luke'u benden uzaklaştırırken "Bu kadar yeter." dediğinde ellerimi saçlarıma koyup geriye iterken "Her şey için çok geç kaldığımızı gördüm. Ama öyle bir şey olmayacak." diyerek oturduğum koltukta doğruldum ve elimi gaz pedalına yönlendirerek arabayı hızlandırmaya başladım. Bir anda artan hız ile beraber her biri sarsılarak koltuklarına çarptığında Acwel ellerini direksiyona koyarak" Neler oluyor? Direksiyonu kontrol edemiyorum. " dediğinde gözümü yoldan ayırmadan" Ellerini bırakabilirsin Acwel. Bundan sonra kontrolü ben devralıyorum." dedikten hemen sonra elimi sallayarak" Sıkı tutunun. Yolculuk biraz sarsıntılı olacak. " dedim ve ellerimi hızla birbirine vurdum. Benim bu hareketimle yolun ortasında, ince bir yarık oluştuğunda ona odaklanarak yarığı aracın geçebileceği şekilde genişlettim. Araç büyük bir hızla yarıktan içeri girerek metrelerce öteye geçtiğinde diğerlerinin öğürme ve inleyişlerini duyabiliyordum. Onlara bakmadan "Herkes iyi mi? " diye sorduğumda Acwel elini direksiyona atarak koltuğunda doğrulmaya çalışırken kusacakmış gibi bir sesle "Ne yaptın sen?" diye sormuştu. Göz ucuyla iyi olup olmadığından emin olduktan sonra "Sizi farklı bir konuma taşıyorum. Basitçe, ışınlıyorum. Merak etmeyin, herkes ilk seferinde fazla sarsılır. Sadece sıkı tutunun." diyerek önüme döndüm ve derin nefes alarak odaklanmaya çalıştım.

Bakışlarımı yoldan ayırmadan "Ölümleri rüyamda önceden görebilmenın avantajı ne biliyor musunuz? Mekanı sanki oradaymışım gibi inceleyebiliyorum ve bu ışınlanmamı kolaylaştırıyor. " diyerek yumruğumu sıktım ve hızla birbirine vurdum. İleride ince bir çizgi belirdiğinde arabayı o yöne doğru hızlandırdım ve yarığı genişletmeye başladım. Araba yarığa doğru hızını arttırmaya başladığında diğerlerinin koltuklarına sıkı sıkı tutunarak bağırmaya başladığını duyabiliyordum.

K.A.O.S.Projesi: Sil BaştanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin