Merhaba Çiceklerim😍
Umarım iyi bir hafta geçiriyorsunuzdur. Herşey gönlünüzce olsun, miş gibi bir hafta geçirmeniz dileğiyle.
Lütfen oy ve yorumlarınızı eksik etmeyiniz benim için çok önemli.
İyi Okumalar 😘
.
.
.
.Ertesi sabah, Jimin ve Yoongi salonda Taehyung ve Jungkook'u beklerken ikisi de olacaklardan belli etmese de endişe duyuyorlardı.
Yoongi kendisinden çok Jimin için suçluluk duyuyordu, onu bu işlere katmasaydı herşey daha farklı olabilirdi. Ya da o akşam onu dinlemeye gitmeseydi, Jimin'de o adamı vurmak zorunda kalmayacaktı.
Jimin ise kendisi için bir korku hissetmiyordu. Elinde olsa babası yüzünden çektiklerini ona ödetmek isterdi. Sırf bu sebeple bile Yoongi'nin alacağı intikama engel olmak istemiyordu. İkisi de bu düşünceler arasında sıkışıp kalmışken Yoongi konuştu.
'Jimin, daha önce poligonda atış yaptığını söylemiştin. Belli ki hiçbir atışında isabetsiz değil. Neden silah kullanma gereksinimi duymuştun? Seni rahatsız eden bir durum mu vardı? Sadece hobi ya da merak mıydı?'
'Evden kaçtığım zaman, babam bir süre peşimdeydi. Gittiğim yerleri arattırırdı, onun yüzünden bir dönem okula bile gitmedim. Sonra takip edilmeye başladım, kendimi korumam gerektiğini düşündüm. O yüzden silah kullanmak için eğitim aldım.'
'Ne garip? Ben babamın intikamı peşinde koşarken, sen ondan kaçmaya çalıştın hatta gerekli olursa vurmak için eğitim aldın. Bazen hayat herkese farklı yönlerden yol aldırıyor.'
'Babam sıradan bir insan değildi Yoongi. Para ve en tepede olma arzusu için yapmayacağı şey yoktu. Düşünsene para için beni öz oğlunu birine satmaya kalktı.'
'Elimde olsa derisini yüzerdim Jimin. Baban şerefsiz biri olmasa elindeki elmasın kıymetini bilirdi. Ne oldu da peşini bıraktı peki?'
Jimin tebessüm etmişti Yoongi'ye;
'Sen öyle düşünüyorsun. Özel bir yanım yok maalesef. Belki öldürülmüştür, belki vazgeçmiştir bilmiyorum. Bir süredir peşimde kimse yok. Umarım gebermiştir. Inan bana eğer yaşıyorsa bile, canını almaktan bir an olsun çekinmem. Özellikle annemden sonra.'
Yoongi Jimin'e yanaşmış, elini beline götürüp boynuna sokulmuştu.
'Söz veriyorum Jimin, şu bok çukurundan çıktığımızda onu senin önüne atıcam. O zaman istediğini yap.'
Jimin, Yoongi'ye dönmüş, gözleri gözlerini bulmuştu. Eğilip dudaklarını, dudaklarına temas ettirdi. Ancak o esnada ufak bir öksürük sesi ile birbirlerinden ayrılıp, sesin geldiği yöne baktılar.
Taehyung ve Jungkook gülümseyerek onları izliyorlardı. Jimin ve Yoongi ise onların tebessümüne tebessümle karşılık vermişlerdi.
'Bu güzel anınızı bozmayı hiç istemezdik, izlemesi de keyifli olurdu hani.' Jungkook pişkin pişkin gülüyordu.
'Sanırım doyumsuzluğuna çare bulmak lazım sevgilim. Dün akşamın seni bir süre idare edeceğini sanmıştım.'
Bunun üzerine Jimin ufak bir kahkaha atmış, Yoongi ise dişleri görünene kadar gülmüştü. O sıra da Jae odaya girdiğinde;
'Sevişme seanslarımızın konuşması bittiyse eğer konumuza dönelim isterseniz beyler.'
'Uuuu. Sanırım birilerinin gecesi kötü geçmiş.'
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GANGSTA PARADISE | YOONMIN
FanfictionPark Jimin; arkadaşının barında asıl mesleğinden çok kendi müziğini yapan, bir hayli kitlesi olan asi biridir. Kafasına estiği gibi yaşamayı sever, ancak hayatı bir mafyaya kafa tutmasıyla değişecektir. Min Yoongi; Seul'ün yarısına sahip, ancak yüzü...