13

842 66 97
                                    

riki jay'in ensesine öpücükler kondururken "sorun yok değil mi?" demişti.

jay "hayır. jungwon'un normal olan panik halleri" diyip kıkırdamıştı.

"o zaman bugün beraber bir şeyler-"

jay riki'nin sözünü kesip mızıldanmıştı. "uyuyalım nolur hala çok yorgunum hem feromonun çok rahatlatıcı..." son dediği ile riki kahkaha atınca jay neden güldüğünü anlamadığı için merakla bakmıştı.

riki işaret parmağını jay'in göğsüne doğrultup "sonunda bunu sadece kurdun değil sen de kabullendin. demiştim sana bugünler de gelecek" diyip sırıttığında jay gözlerini kaçırmıştı.

yavaş yavaş riki'nin kollarından ayrıldığında riki sırıtmıştı.

"bebeğim-"

"ben uyuyacağım!" diye bağırdığında riki arkasından gidip tekrardan jay'i belinden yakalamış ve kendine çekmişti.

dudağına minik öpücükler kondurduğunda jay'in dudakları kıvrılmıştı. riki'nin uzamış saçlarını geriye atarak gözlerini birleştirmişti.

riki'nin yeşilleşen gözleri onun kırmızı gözleriyle buluştuğunda kurtları rahat ve mutlulardı.

jay riki'yi çekiştire çekiştire odaya götürdüğünde yatağa yatıp riki'nin de yanına gelmesi için yatağı pat patlamıştı.

riki yattığı gibi bir elini jay'in kafasının altından geçirmiş diğerini de beline atıp kendine doğru çekmişti.

"tüm gün böyle yatakta mı olacağız?"

jay kafasını salladığında riki "peki ailen?" demişti.

"ailen sorun olacaksa seni evine bırakabilirim" diye de devamını getirmişti.

"onlar evden okula, okuldan eve yapıyorlar fark etmezler bile... çünkü sınav haftam başlıyor"

"kısacası senin süründüğün benim de arkandan seninle süründüğüm haftaya giriyor muyuz?"

jay kafasını salladığında riki jay'in belindeki elini tişörtünden içeriye sokmuştu.

dolabından jay'e geniş tişörtlerinden birini verdiği için rahatça elini üste doğru çıkarmıştı.

jay ise riki'nin çenesinden tutarak iyice kendisine çektiğinde dudaklarını birleştirmişlerdi. jay yavaşça riki'nin kucağına çıktığında dudaklarını ayırmışlardı.

"seni çok seviyorum" riki defalarca bunu söylese de en mutlu söylediği an buydu.

jay ona gülümseyip "ben de seni seviyorum ama senin kadar olamam tabii" demişti.

riki ise onu reddedip mührüne öpücük kondurmuştu.

"sen de beni benim kadar seviyorsun ama korkularının olduğunu biliyorum bebeğim"

"jungwon mu?"

"yani biraz da bahsetmiş olabilir ama gece sen uyurken ben de kurdunla biraz konuşmuş olabilirim." jay kafasını riki'nin omzuna koyup ona sarıldığında riki ise kıvrımlı belini okşamaya başlayıp konuşmaya devam etmişti.

"ben senin için normal kalıplara uygun bir delta değilim. fazla sahipleniyorum ve kıskancım ama bu kadar... seni kontrol edecek ve her zaman baskılayacak değilim. özellikle baskılama konusunda kendimi kaybetmeyeceğim. birde vitaya ya da omegaya gitmem ki ilgimi sadece senin çektiğini her zaman söylüyorum."

"ama sen ileride liderlik yaparsan çocuğun-"

"bebeğim ben eğer bir çocuğum olacaksa seninle olmasını istiyorum. bir alfa olarak baskılanmak ve doğurmak istemeyebilirsin ama yine de seninle evlat edinmek isterim."

jay elde olmadan riki'nin boynuna kendine iyice gömüp ağlamaya başlamıştı.

"özür dilerim sen böyle düşünüyorken seni korkularımdan dolayı kırdım" arada hıçkırarak zar zor kurduğu cümle ile riki gülümsemiş ve sırtını okşuyordu.

"şşş ağlamayı bırakır mısın? şu an hayal ettiğim gibi kucağımdasın. seni seviyorum sen de beni seviyorsun"

jay kollarını riki'nin boynuna sararak boynundaki mühre öpücük konduruyordu. 

"bizim ilişkimiz normal karşılanmayabilir biliyorum ama ben her zaman senin yanında olacağım. hep beraber olacağız" diyen riki ile jay gülümseyerek dudaklarını birleştirmişti.

ᴅᴇʟᴛᴀ-ᴊᴀʏᴋɪ ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin