4. Bölüm

2.4K 236 79
                                    

En sevdiğim parkta bile yalnız değildim. Üstelik bu tenha saatlerde. Mutsuz Luhan olmak bile zor gerçekten..

En sevdiğim şarkının en güzel yerinde biri kolumu dürttü. Kulaklığın tekini çıkardım ve bekledim.

"Pardon, kulaklığınız tam oturmamış. Ses dışarı çıkıyor."

Ne yani bu mu sorun? Sana dünya üzerindeki en harika şarkıyı dinletiyorum. Tabi ona bunları söylemedim. Özür diledim ve cevap vermesini beklemeden çıkardığım kulaklığı geri taktım.

Şuan muhtemelen fazlasıyla çirkin görünüyorum. Eski halimle olsaydım benimle konuşmak için bahane aradığını bile düşünebilirdim. Okulda bununla karşılaşıyordum.

Erkeklerden iğreniyorum... Evet ben de bir erkeğim ama benim iğrendiğim şey erkeklerden hoşlanan erkekler... Bu gerçekten iğrenç.. En azından ben öyle düşünüyorum.

Sevgili meselelerini düşünecek vaktim yok. Meşgul değilim ama yok.

Merak ettiğiniz bir sürü şey var değil mi? Okulum veya şirket gibi..

Üniversiteye gidiyordum ama kazadan sonraki dönem kaldığım için kaydımı dondurdum. Bunu Jong Ok teyzenin zoruyla yaptım. Sonra devam edeceğimi düşünüyor. Şirketi ise Jong Ok teyzenin eşine yani babamın en güvendiği çalışanına bıraktım. Yanlış anladınız, sadece işleri idare edebilmesi için tam yetki verdim. Şirketin başında ve çok iyi yönetiyor. En azından yükselen hisselerden ve aldığım haberlerden öyle gibi duruyor. Ben rahatlıkla şirketimin parasını yiyorum ve o da sağlam bir maaş alıyor. Onları ailem gibi görüyorum. Ne ironi ama!! Onları ailem gibi görüyorum ama onları göremiyorum. Evet artık bununla da dalga geçer oldum. Ama hala aynı hissediyorum ve aynı düşünüyorum. Görmek isteyeceğim neredeyse kimse yok. Sooyoung ablayı görsem güzel olabilirdi belki ama karanlığı seviyorum.

Fark ettim ki Sooyoung abla hayatıma benim de onunla konuşmamla birlikte iyice girdiğinden beri gün saymıyorum. Mi Seok'un gidişi de ailemin gidişi de sızı olarak duruyor. Ama tam olarak kaç gündür bu ağırlığı taşıdığımı artık hesaplamıyorum.

Dün yine çok mutlu bir şekilde geldi yanıma.

"Luhan biliyor musun dünya çapında çıkış yaptığı gün bu kadar çok izlenen ilk grup olmuşlar." dedi. Sevinci sesinden taşıyordu resmen. 'Eeee yani?' demek istedim. Nedir yani, neye seviniyoruz ki?

"Ödül mü alacaklar?" diye sordum. Biraz dalga geçer gibi oldu cümlem sanki.

"Böyle bir başarı elde ettikleri için hayranlara hediye olarak bir single albüm yayınlanacak." dediği an sanırım ondan daha fazla mutlu oldum. Ne yani ben albümdeki 10 şarkının dışında bir tane daha mı Planet şarkısına sahip olacağım.

Tabi sevincimi içime atarak ufak bir tebessüm ettim. O gün biraz piyano çaldık. Sooyoung abla gereksiz yere beni sürekli övüyordu. Sadece iyi hissetmem için yaptığını biliyordum. Yine de bu çok aşağılayıcı.

Bir kaç günü daha parka giderek ve evde müzik dinleyerek geçirdim. Ek olarak salondaki koltukta ters oturup dondurma yedim. Jong Ok teyze bir drama izliyordu ve ben de onuna dinledim. Böyle şeyleri neden izliyorlar ki?

Dramada kız, sanırım sevdiği adama "Sen olmazsan ben ölürüm" diyordu. Kimse kimse için ölmüyor diye bağırmak istedim. İnsanların sadece aşık olması gerekmez. Min Seok giderse gerçekten dayanamam sanmıştım. Hayatımın her anında yanımdaydı. Aileme tutunurken onlar da ellerimden kayıp gittiler. Ama ben hala yaşıyorum. O arabadan sağ kurtulmamın cezası ise bu karanlık. Kendimi asla etraftaki güzelliklerle ödüllendirmeyeceğim. Çünkü hak etmiyorum.

Dark and I ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin