14. Bölüm

1.8K 198 37
                                    

Lanet olasıca idol bozuntusu kapımı kırmıştı.

"Üzgünüm Luhan, bu acının beni öldürmesine izin veremezdim. Seni başkasına bırakıp ölemem." dedi ve beni kolları arasında kaldırdı.

Nereye götürüyordu bilmiyordum ama tüm kurtulma çalışmalarım sonuçsuz kalıyordu. Vücut mu çalışmıştı? Gerçekten fazla güçlüydü. Beni başka bir odaya soktu ve kapıyı kilitledi.

"Bayan Bae kapının altından anahtarı veriyorum. Lütfen ben söyleyene kadar kapıyı açmayın. Onu ikna edeceğim." diye seslendi.

Lanet olsun onunla burada kilitli mi kalacaktım? Neyse ki kulaklıklarım yanımdaydı. Kulağıma taktım ve dinlemeye başladım. Elimden alıp odanın bir köşesine savurdu.

"Luhan, beni delirtmek mi istiyorsun? Bak tamam hatalıyım ama beni dinlemek zorundasın." dedi. Kafamı başka bir tarafa çevirdim. Ona dönük olsam da görmüyordum ama onun da beni görmesini istemiyordum.

O kadar sulu gözlü biriyim ki kendimi tutamayacağımı bilmeliydim. Ağlamaya ve bağırmaya başladım. Sehun'a doğru yumruklarımı savuruyordum. Sanırım biri yüzüne gelmişti ve "Ahhh" diye bağırdı. Canını yaktığım için kalbime bir şeyler olmuştu. Vurduğum yere dokunup özür dilemek istiyordum. Ama onun beni kandırdığı gerçeği bu duygularıma engel oluyordu.

Saatlerce benden özür dilemişti. Onu duymamazlıktan geliyordum. Çırpınmıyordum veya gitmek için uğraşmıyordum.

Söylediği her şeyi dinledim. Daha önce de söylemiştim değil mi? Beni gerçekten ikna etmesini istiyordum. Sebepsizce ona sarılmak istiyordum. Beni üzen o olduğu halde onun beni teselli etmesini istiyordum. Son konuştuğumuzda Lay bana "Sevgili gibi görünüyorsunuz. Sehun sana iyi geliyor değil mi? Ona bir şans vermelisin. Çünkü ondan hoşlanıyormuşsun gibi görünüyor." demişti. Bunu evirip çevirip sürekli düşündüm. Bir erkekten hoşlanıyor olamazdım. Ama Sehun'un kalbime iyi geldiği kesindi.

"Sana anlatacağım Luhan. Yüzünü bana çevir ve beni dinle lütfen." diyerek elimi tuttu. Ellerini itmedim ve bekledim. Lay haklı olabilir mi? Neden şuan onu öldüresiye dövmem gerekirken beni inandırması için bekliyordum ki.

"O gün bana sorduğunda gerçekten heyecanlandım. Sana söylemiştim, seni gördüğüm ilk andan beri hoşlanıyorum. Sana her gün aşık olurken nasıl sağlıklı bir cevap verebilirdim? Beğendiğin sesin bana ait olduğunu söylememek için kendimi ne kadar zor tuttuğumu biliyor musun? Konserde bile senin önünde söyledim şarkımı. Seni öyle mutlu görmek için her şeyi yapabilirim Luhan. Bunu biliyor olmalısın." dedi. Biliyordum. Beni mutlu etmek için onca zamandır her şeyi yapmıştı. Şirketin onları köle gibi çalıştırmasına rağmen benim için uğraşmıştı. Ona inanmaya başlıyordum ama hemen pes etmeyecektim. Kalbim paramparçaydı. Kolay affedemezdim.

"İnan bana kötü bir amacım yoktu. En başta benden nefret ediyordun. Nedenini ben de bilmiyorum Luhan. Sadece korktum işte. Bir anda ağzımdan Baekhyun diye çıktı ve değiştiremedim. Senden hoşlandığımı biliyorlar. Bana sadece bu yüzden yardım ettiler. O gün eğer Baekhyun'un ağzını kapatıp ben söylemeseydim her şeyi öğrenecektin. Emin ol herkes bana kızdı."

"Sooyoung abla da biliyordu değil mi? Ona güvenmiştim." diye sinirle konuştum.

"Ona fanım olduğun için heyecanlandığımı söyledim. İnan bana çok kızdı Luhan. Herkes sürekli söylemem gerektiğiyle ilgili tonlarca cümle kuruyordu. Sen Baekhyun'a yaklaştıkça ben deliriyordum. Buna rağmen susmak zorunda kaldım. Sevgili olduğunuzu duyduğumda neler hissettim biliyor musun? Ama seni sevdiğimi biliyorsun Luhan."

Beni seviyordu ve o söyledikleri gibi tonlarca açıklama yapmıştı. Ona gerçekten inanmaya başlamıştım. Yine de sesimi çıkarmadım. Onu cezalandırmak isteyen acımasız Luhan yönüm şuan tüm vücudumu ele geçirmişti. Ama iyi kalpli saf Luhan onunla savaş halindeydi.

Dark and I ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin