💫💫💫
Jungkook odasın da bilgisayırda bir kaç işini yapıyordu. Aniden odasının kapısı çalındı ve Jimin içeri girdi. Jungkook telaşla elindeki bilgisiyarı yere fırlattı. Sonra hiç bir şey olmamış gibi gözlüğünü düzeltti ve Jimine bakti.
Ama düşen bilgisayıra kötü olmadı. Çünkü melek kocasının azda olsa tebessüm ettiğini gördü ve bu onu çok mutlu etti.
"Seninle konuşmak istiyorum. Lütfen bana vakit ayıra bilir misin?" Diye sorudu Jimin utanarak.
Jungkook Jiminin bu haline eridi adeta. Bir insan nasıl bu kadar tatlı ola bilir? "Tamam" dedi sonra.
"Şey ben özür dilerim... bu gün çok kötü davrandım. Ben seninle isteyerek evlendim. Dolasıyla hayata olan sinirimi senden çikarmaya hiç hakkim yok." Sonra Jungkookun elini tuttu ve
"sana söz veriyorum, artık bundan sonra senin için çok iyi bir eş olacağım." Jungkook bir elinin üzerindeki ele bir de Jiminin sözlerine şaşkinliğini durduramiyordu.
Hayelleri galiba gerçek olacaktı. "Sen... sen sadece biraz sabırlı ol lütfen." Jungkook karşındaki meleğe bakib gülümsedi. Onun için bir ömür beklemeye hazırdı.
"Eski, olduğum Jimini öldürüp yeni bir Jimin olmam için... biraz zaman gerekli." Jungkook duydukları karşında üzüntüyle kafasıni aşaya eydi.
Jimine nasil anlatacak ki ben o Jimine aşık oldum, Onu sevdim ve sen onu öldürmekten bahs ediyorsun.
"Sana söylemem gereken önemli bir şey daha var." Jimin derin bir iç çekti. Jungkook bakışlarıni bal rengli gözlere kilitledi.
"Benim seni sevmem mümkün olmayacak..." Jimin o an o gözlerde hayel kirikliğini hiss etti ama belli etmedi.
"... samirim artik hiç kimseyi sevemem mümkün olmayacak. Ben seni sevmeden, benimle yaşayayıp, yaşayamayacağini bilemiyorum..." Jungkook artık ne diyeceğini bilmiyordu. Onu anlıyordu ama ya kendi hisleri?
"... ve yaşayamazsan, o zaman sana yük olmak istemem." Jungkook gülümsedi.
"Ben aşkın ne olduğunu bilmiyorum, Jimin"
Jimin duyduğu kelimelerle kafasıni salladı. "Benim bir insana aşik olmak gibi şansım hiç olmadi. Aslinda, tanidiğim kadın bile yok. Benim için... arkadaşlarımın karşısinda adımi ve onurumu koruman en büyük aşktı..."
Jimin gülümsedi. Jungkook aşkın ne demek olduğunu bilnediğini dese bile karşısindaki adamin gülüşüne butiyordu.
"... ben nundan fazla aşka ve sevgiye ne alışkınim ne de isterim." Jimin gülümseyerek karşılik verdi ve elini sıktı.
"Çok şanslisin biliyor musun. Fazla aşk yaşamadığin için çok şanslısın. Sevginin acısından daha kötü... bir acı yoktur dünyada. " Jiminin gözleri doldu. Yine aklina ilk aşki Taemin geldi. O lanet kaza olmasaydı belkide şimdi mutlu bir evlilik yaşayacaktı.
Jimin, Jungkook fark etmesin diye hemen göz yaşlarıni sildi. "Pekala... sana iyi geceler." Jungkook cevap vermeden Jimin odadan çikti. Jungkook buğlanan gözlüğünü çikardi ve burukca gülümsedi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
sen'de aşki keşfettim
Romancegüzel bir aşk hikayesine hazir misin? Iki ayri dünyanın bir çatida buluşma hikayesi♠️♥️ BITTI💫