ᴍʏ ʟɪᴛᴛʟᴇ ʟᴏᴠᴇ ~ᴊɪʀᴏsé

0.7

3 𝚜𝚎𝚗𝚎 𝚜𝚘𝚗𝚛𝚊

15 𝙷𝚊𝚣𝚒𝚛𝚊𝚗 2015

Aradan koskoca üç sene geçmişti. Ve dört kız olarak baya bı gelişmiştik. Jennie' nin rap'ı, Lisa'nın dansı ve Jisoo'nun da vokali oldukça iyiydi.

Ben ise üç senede dansımı geliştirmiştim. Bundan üç sene önce bana deselerdi ki dans konusunda çok iyi gelişeceksin, asla inanmazdım.

Ben gruba girdikten bir sene sonra da Jimin'de bir grupta çıkış yapmıştı. Haberlerde yeni bir grubun çıkış yaptıklarını duyduğumda hemen bakmıştım.

Fotoğraflarını gördüğümde ufak çaplı bir kalp krizi geçirmiştim. Çünkü hiç beklemediğimiz bir şeydi. Jennie bile fazlasıyla şaşırmıştı

Aslında ortaokuldayken müzik öğretmenimiz Jimin' e şarkı söyletmişti. Ve sesi düşündüğümden de güzeldi

Sesinden o kadar etkilenmiştim ki hocanın bana seslendiğini duymamıştım bile.

Hoca Jimin'e seçmelere katılıp şansını denemesini söylemişti. O da aslında aklında olduğunu ama şuan da istemediğini söyleyip yerine oturmuştu.

Jimin'in sesinin güzel olduğunu biliyorum ama beni diğer şaşırtan şey ise diğer 6 kişinin de lisede ki hep gülüşüp, şakalaştığı arkadaşları olmasıydı.

Onlar kendi gruplarını fark etmeden kendileri oluşturmuşlardı

Bts k-pop endüstrisini yıkıp geçmişti son zamanlarda. Hatta kızlarla haberlerde rekorlarını gördüğümüzde ağzımız açık bir şekilde izliyorduk.

17 𝙷𝚊𝚣𝚒𝚛𝚊𝚗 2015

Yang Hyun-Suk başkan bizi şirkete çağırmıştı. Bizde endişe içinde hazırlanıp yurttan çıktık.
Hazırlanan arabayla şirkete gittik.

Binaya girerken ellerim heyecandan terlemeye başlamıştı. Ceo'nun yanına giderken veya bizi hep yanına çağırdığında böyle oluyorduk.

Katı bir insandı. Her an bir yanlışımızı yakalayıp bize kızabilecek bir insandı kendisi -ki zaten öyleydi-

Hızla Ceo'nun odasına doğru gitmeye başladık. Asansöre bindiğimiz de kızların yüzüne baktım. Onlarda en az benim kadar endişeli gözüküyorlardı.

Asansör durduğunda teker teker indik ve CEO' nun odasının önüne geldik. Kapıyı hafif tıkladığımda elimin titrediğini fark ettim

İçeriden 'gel' diye komut gelince kapı kolunu aşağı indirip kapıyı açtım yavaşça. İçeriye girdiğimizde kafası eğik bir şekilde dosyalarla uğraşıyordu.

Bize baktığında hızla hepimiz önünde eğilip selam verdik.

Yang: Merhaba kızlar. Oturunsanıza

Açıkçası bu davranışı biraz garibime gitse de fazla takmadım ve oturdum. Diğer kızlarda dediğini yaptı.

Yang: Bugün size iki haberim var.

Bunu derken bile kalbim küt küt atıyordu. Ya çıkış yapamazsak, süre uzarsa?

Yang: Birinci olarak size müjdeli bir haber vereceğim

Bu dediğiyle biraz olsun rahatlamıştım. Dışarıya derin bı nefes verdim

Yang: Çıkışınızı yakın bir zaman da yapmayı düşünüyoruz

İçimden sevinç çığlıkları atarken diğer kızlara döndüğümde onlarında benden farksız olmadıklarını gördüm.

Aman tanrım, resmen çıkış yapacaktık. Hayal falan mıydı bu?