dur

411 26 9
                                    

*06.30*
Alarm ile gözlerimi açtım ve giyinip aşağıya indim.
Kristen: erken uyanmışsınız.
Dedim annem ve babama.

David: günaydın.
Kristen: günaydın.
Victoria: baban işe gideceği için erken kalktı bende sen gitmeden önce kahvaltı et diye kahvaltı hazırlamak için kalktım.

Kristen: sadece benim için yani babam için değil.
Victoria: baban kendi hazırlasın kahvaltısını. Eli ayağı tutuyor.

(Slay anne)

Victoria: hadi otur kahvaltını et.
Masaya oturdum ve kahvaltımı etmeye başladım.

Victoria: hiç karşılaştınız mı?
Kristen: kiminle
Dedim. Ağzımda birşeyler olduğu için garip söylemiştim.
Victoria: Tom ile

David: sabah sabah kızın moralini bozma.
Kristen: sonra konuşuruz.
Victoria: öyle dediğine göre karşılaştınız..
David: ben ne dedim iki saniye önce.
Victoria: ay tamam.

Onların tartışmasına gülerken kahvaltımı etmeye devam ettim.

Bir kaç dakika sonra kahvaltım bitti geç kalmamak için hızlı yemiştim.
Kristen: anne ben çıktım.
Victoria: tamam.
Çantamı alıp evden çıktım ve arabama binip çekimlerin olduğu şirkete doğru sürdüm.

♡♡

*12.30*

Beş saattir buradaydım. Buradaki çalışanlar ile de iyi anlaşmıştık. Bu benim için iyi olmuştu çünkü sinirimi bozacak birileri olsaydı iki saniye bile burada duramazdım. Ve burada olamasaydımda hiç bir şey istediğim gibi olmazdı.

Fotoğraflara bakmak için fotoğrafların çekildiği yerden çıktım ve fotoğrafçının arkasından gittim. Buradaki ilk günüm olduğu için yeri bilmiyordum.

Çalışan: bayan Grey. Gelebilir misiniz?
Kristen: sen git ben bulurum seni.
Fotoğrafçı: tamam.
Çalışan kadının yanına gittim. Kadın ürünler ile ilgili şeyler söyledikten sonra bana fotoğrafçının gittiği yeri göstermek için önümden yürüdü.

Kadının arkasından giderken önüme biri çıktı ve çarpıştık. Refleks olarak arkamı döndüm ve çarptığım kişiye bakmadan "kusura bakmayın" dedim. Ve sonra çarptığım kişiye baktım.

Gözlük taksa bile gözlüklerin ardındaki kişiyi çok iyi tanıyordum.
Tom'dan çabucak kurtulmak için hızla arkamı dönüp gittim.

♡♡

*14.40*
Çarpıştığımızdan beri tom'u buralarda görmemiştim. Bu benim için iyiydi çünkü yakınlarımda olması beni geriyordu. Ondan korkmuyordum ama onu görmek de istemiyordum.

İşlerim bitince abimi aradım.
Christian: efendim?
Kristen: bir yerde oturup birşeyler yiyelim mi?
Christian: olur.

Abim gideceğimiz yeride söyleyip telefonu kapattı. Bende eşyalarımı alıp arabama bindim ve söylediği yere gittim.

Geldiğimde abimin çoktan gelmiş olduğunu gördüm. Oturduğu masaya doğru ilerledim ve bende oturdum.
Christian: hoşgeldin.
Kristen: hoşbuldum. Nasılsın?
Christian: ben iyiyim. Asıl sen nasılsın?
Kristen: iyiyim.

Christian: dün sabah annemlerdeyken birşey konuşmak istediğini söylemiştin.
Kristen: evet. Bende onun için birşeyler yiyelim mi dedim zaten.
Christian: fark ettim. Neymiş konuşmak istediğin şey?

Kristen: geçen gün Chris ile baloya gittiğimizde oraya Beyzalar geldi. Ve tabiiki tom'da.
Christian: seninle konuşmaya çalıştı mı!?
Kristen: Beyza beni görünce yanıma gelmişti. Biz onunla konuşurken karısı masamıza gelip Beyza'yı sinirlendirdi. Beyzada Tom'un karısının yüzünü dağıttı. Sonra tabiiki Tom da bizim masaya geldi.

Mafya'nın Karısı || Kristen Holland ♡Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin