Koruma hızla içeriye girdi.
Koruma: bayan Grey! Noldu?
Kristen: o kadının hemen evden çıkması lazım! Georgia! Stewart için çalışıyormuş!Kapıya koştum ve garaja inip arabama bindim. Koruma birilerini ararken ben hızla eve doğru sürdüm.
Eve geldiğimde her yeri aradım.
Hizmetli: bayan Grey? İyi misiniz noldu?
Kristen: Gwen! Neredeler!?
Hizmetli: Georgia hanım Gwen'in parka gitmek istediğini söyledi ve çıktılar.Kristen: ne!? Ne zaman çıktılar!!
Hizmetli: yaklaşık 20-25 dakika oluyor.
Kristen: nasıl tanımadığınız biri ile gitmesine izin verirsiniz!
Hizmetli: bayan Grey ben hiç birşey anlamıyorum?
Kristen: Gwen'i kaçırdı!Panikten ne yapacağımı bilmez haldeydim ve başım dönüyordu. Oturmak için koltuğa giderken dengemi kaybettim. Düşecekken biri beni tuttu ve kucaklayıp koltuğa doğru ilerledi. Kim olduğuna baktığımda abim olduğunu gördüm.
Kristen: abi? Gwen-
Christian: biliyorum. Merak etme ve sakın telaşlanma. Bak düşüyordun.
Dedi beni koltuğa bırakırken. Bıraktığı yerden aniden kalktım.
Kristen: nasıl telaşlanma!?
Christian: Kristen bak anlıyorum. Ama sakın olman lazım.
Kristen: sakin falan olamam!Beyza: Kristen!
Kristen: Beyza!?
Beyza yanıma koştu ve bana sarıldı. Beyza'ya sarılırken arkadan massimonun da geldiğini gördüm.
Beyza: Tom geliyor. Merak etme Gwen'i onların elinden alacağız.Massimonun gelmesine şaşırmıştım çünkü o genelde bir yere gelmiyordu. Sadece davetler ya da iş görüşmek için geliyordu.
Anastasia mutfaktan elinde bardak ile bana koştu.
Anastasia: al iç
Bardağı aldım ve içip sehpaya bıraktım. Onlar koltukta otururken ben koltuğun önünde hızla yürümeye, dönmeye başladım.( Dönmek derken olduğu yerde dönmüyor volta Atıyo işte PAUEHKWİEJWK)
Tom:
Koruma beni aradığı gibi şirketten çıktım ama eve uzat olduğu için ne kadar hızlı sürsemde gitmem 20 dakikami almıştı. Kristen şuan ne halde bilmiyorum. Sadece çok kötü olduğundan adım gibi emindim. Ben onun kadar stresli değildim çünkü çocuğa bir şey yapmayacaklarını biliyordum ve sonunda onu öldürecektim.
Eve geldiğim gibi arabadan indim ve dış kapıdan hızla geçip açık olan kapıdan içeriye girdim. Hızla salona giderken "Kristen!?" Dedim. Salona girdiğimde herkesin burada olduğunu gördüm ve herkes otururken Kristen volta atıyordu. Kristen beni görünce hızla bana koştu ve bana sarıldı..
Elleri iki yanımdaydı ve gömleğimi sıkıyordu. Sanki gömleğime turunmazsa yere yığılacak gibiydi.
Bunu beklemiyordum çünkü benden nefret ettiğini düşünüyordum. Kristen bana sarılınca benimle birlikte herkes şaşırmıştı ve şaşkın bir şekilde bize bakıyorlardı. Ellerimi Kristen'a doladım ve bende ona sarıldım. Gözlerinden akan yaşlar gömleğimi ıslatmıştı.
Bir elimi Kristen'ın belinden çekip saçlarına geçirdim. Kristen kafasını göğsümden kaldırdı ama elleri ile hala gömleğime turumuyordu.
Bir şey söylemek için ağzını açtı ama ağladığı için hıçkırıkları konuşmasına izin vermedi. Belinde ve saçlarında olan ellerim ile onu tekrar kendime çektim ve bana sarılmasını sağladım.
Eğilip kulağına "ben halledicem merak etme ona hiç birşey yapmazlar" diyince Kristen tekrar kafasını göğsümden kaldırdı.
Tom: tamam mı
Kristen kafasını salladı ve tek elini gömleğimden çekip göz yaşlarını sildi. Sağ eli ile hala gömleğimi çekerken koltuğa doğru ilerledi.Kristen oturunca elini çekti ve başını beyza'nın omzuna dayadı. Massimo ve Christian'a kafam ile "gidelim" işareti yaptım. Christian ve massimo ayaklanınca bende kapıya doğru gidecektim ki Kristen bir anda ayağa kalkıp bileğimden tuttu.
Kristen: nereye?
Dedi. Ağladığı için sesi kısık çıkmıştı.Tom: Gwen'i alıp geleceğiz.
Kristen: bende gelicem.
Tom: olmaz Kristen.
Kristen: gelicem dedim.Kristen bileğimi bırakmadan kapıya doğru yürümek için beni çekmeye çalıştı ama hareket etmedim. Arkasını dönüp bize baktı. Hiç birimiz hareket etmeyince bileğimi bırakıp yerine oturdu.
Hızla evden çıktık ve yanımıza korumalar alıp Stewart'ın yanına gitmek için hazırlandık.
Stewart'ın şirketini geldiğimizde korumalar gözükmedi. Onlar aşağıda arabalarda beklerken ben Stewart'ın odasına koştum. Christian ve massimo da korumalar ile Stewart'ın evine gitti. Odanın önüne geldiğim gibi kapıyı açtım. Stewart sinirle kapıya bakarken ben ona doğru koşar adımlar ile yaklaştım.
Oturduğu sandalyeden kalkması için yaralarından tutarak çektim.
Tom: Gwen nerde!
Stewart: doğrusu bizim olduğumuzu bulmanın bu kadar çabuk olacağını düşünmemiştim ama-Tek elimi yakasından çekip yumruk attım ve tekrar yakasından tuttum.
Tom: Gwen nerde!
Stewart aniden bana kafa atınca onu bırakmak zorunda kaldım. Pantalonumun arkasındaki silahı çıkarıp yüzüne dayadım.Tom: söyle!
Stewart: Beni öldürmek o kadar kolay mı sandın?
Massimo: evet.Arkadan massimonun sesi gelince şaşırmıştım çünkü onlar evdeydi. Arkamı dönüp massimoya bakınca yanında loriyi tuttuğunu gördüm ve o da lorinin kafasına silah dayıyordu.
Stewart: bırak onu!
Stewart onların yanına gitmek için yeltendi ama önüne geçtim ve kafasına silahı daha sert dayadım.Birkaç tane silah sesi geldi ve içeriye Stewart'ın korumaları doldu. Tabii onların korumaları ile bizim korumalarımız da.
Dışarıda çığlık atan insanların sesi ve hala silah sesleri geliyordu. Sanırım korumalar bir birine girmişti.
Tom: ya söylersin ya da kızın ölür.
Dediğimde korumaları silahlarını bana ve massimoya doğrulttu. Ama bizim korumalarda Lori ve Stewart'a silah doğrulttu.Stewart: beni vurduğunuz an korumalarım sizi vurur.
Tom: evet bizim korumalarımızda loriyi.
Lori: babaaa!! Söyle gitsin zaten sadece korkutmak için yaptık. Küçük bir velet yüzünden ölmek istemiyorum!
Stewart: olmaz!
Massimo silahı lorinin kafasına bastırınca lori de çığlık attı.Lori: baba!!!! Söyle artık zaten saçım bozuldu!
(Lori mal olduğu için böyle🤗)
Stewart: tamam! Tamam.. söylüyorum. *** Parkında Georgia ile beraberler.
Massimo loriyi yere fırlattı ama ben silahımı geri yerine koydum. Korumalar odadan çıkarken Lori massimo onu yere attığı için mal mal bağırıyordu.
Stewart'ı şimdi değil ama sonra öldürecektim. Şuan da Gwen'in yanına gitmem lazımdı. Hızla arabalara bindik. Söylediği parka geldiğimizde Gwen'i gördüm ve hızla yanına koştum. Georgia denilen kadının yanında Christian oturuyordu ve Gwen'e göstermeden ona silah dayadığını gördüm. Sanırım bizi bekliyordu ve biz gelene kadar saçma bir hareket yapmasın diye onu tutuyordu.
Hızla Gwen'in yanına gittim. Beni gördüğü gibi yanıma koştu. Yanıma geldiğinde onu kucağıma alıp sarıldım.
Arkamı döndüğümde kadının koşar adımlar ile arabasına gittiğini gördüm. Gwen'i arka koltuğa oturtup kemerini taktıkdan araba bindim ve eve doğru sürmeye başladım.Eve geldiğimizde ilk önce Kristen'ın tepkisini tahmin ettiğim için Gwen şaşırmasın diye ona açıkladım.
Tom: Gwen.
Gwen: efendim.
Tom: siz parka gidince annen kayboldun sanmış.
Gwen: ama Georgia abla haber verdim demişti.
Tom: haberi bize gelmedi.
Gwen: tamam.Gwen'i de arabadan indirdim ve massimo ile Christian da gelince kapıyı çaldık. Kapıyı tıkladığım için Kristen duymamıştı sanırım çünkü duysaydı kapıyı o açardı. Salona giderken ayak seslerimiz duyuldu ve Kristen "Gwen" diye bağırdı. Gwen salona koşarken bizde arkasından gittik.
Kristen Gwen'i görünce yere çöktü ve ona sarıldı.
Kristen: iyi misin!?
Gwen: evet sadece parkta oyun oynuyordum.
Kristen Gwen'in yanağından öperken Gwen'i kucakladı ve hala ona sarılırken bana baktı. Yanlarına gittim ve bende Gwen'in arkasından onlara sarıldım.Mutlu aile tablosu 😝🤗
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mafya'nın Karısı || Kristen Holland ♡
Fanfiction𝐢𝐤𝐢𝐧𝐜𝐢 𝐤𝐢𝐭𝐚𝐩 ♡ Kitapta sürekli 5 yıl diyorum ama 7 yıl olacak o