0.2

67 8 2
                                    

Lunaparka geldiğimizde ilk olarak biraz dolaşmıştık, Bade kendi kız grubu ile takılırken biz ise Elvinle tek takılıyorduk. Bade bizim bizim yanımızda daha çok sosyaldi, biz ise genellikle ikimiz takılmayı tercih ediyorduk. Yüksekten korkmama rağmen Elvin'i kıramadığım için dönme dolap'a binmiştim. "Kızım! Burası çok yüksek! İnelim bir an önce!" Diye bağırıp duruyordum, Elvin ise hiç takmıyor gibi görünüyordu. Telefonu ile etrafı çekiyor, gülümsüyor ve selfie çekiniyordu. Onun aksine ben korkudan bayılacak gibiydim, "Elvin! b-burası çok yüksek!" Kekeleyerek bağırdım. Elvin yüzüme bakıp elimi tuttu ve etrafı çekmeye devam etti. Birkaç tur daha attıktan sonra inmiştik, daha fazla kalsaydım kesinlikle bayılırdım. Çıkar çıkmaz bu sefer benim istediğim gibi küçük olan Gondol'a bindik, çok yüksek olmadığı için korkmuyor, aksine çok eğleniyordum. Elvinde aynı şekilde çok eğleniyordu. Gondoldan indikten sonra silahla kum torbalarını vurduk, Tabii ikinci turuda ben kazandım."Ya! Niye iki turdur sen kazanıyorsun!" Diye söylenip duruyordu,"Silahı düzgün tutamıyorsun Elvin!" Dedim kahkahayla, Elvin bir silaha birde bana bakıyordu,"Bak böyle tutucaksın" dedim Elindeki silahı düzeltirken, artık daha fazla kum torbası vurabiliyor ama beni geçemiyordu. Üçüncü turda bitti ve şaşırılmayacak bir şekilde üçüncü turuda ben kazandım."Off! Niye böyle oyunlarda hep sen kazanıyorsun Esal! Kesin bi' hile buldun!" Diye söylenirken dolaşıyorduk. Bir ara Bade ile karşılaştık patlamış mısır almışlardı ve bir bankta oturup konuşuyorlardı. Elvin'in canı mısır çektiği için Bade'ye mısırı nerden aldıklarını sordum."Hemen şu sağdan dönün solunuzda kalıcak" dedi, *Goodbyee* diyip Elvin'in koluna girdim. Bade'nin tarif ettiği yere gelmiştik, mısırın yanında dondurmacı vardı. "Ya! Şimdi hangisinden alsam karar veremedim" Dedi Elvin dondurma ve mısır arasında kalmışken,"Gel benim canım dondurma istiyor zaten, hava sıcak" Dedim. Elvin ise kafasını sallamakla yetindi. "Bir top kakaolu bir top da karamelli olsun, sen ne istiyorsun Elvin?" Diye sordum. Elvin havalara girerken beni kolumdan ittirip kendi dondurmasını kendisi almıştı. Kahkaha atmamak için yanaklarımın içini ısırdım, Elvin okulda gördüğümüz en garip kızın taklidini yapıyordu, çok komik duruyordu. Dondurmalarımızı alıp yürümeye başladık ki telefonum çalmaya başladı, Annem arıyordu. Bugün lunaparka geliceğimizden haberi vardı, önemli birşey olmuş olmalıydı. Hemen telefonu açtım, Elvin ise yanımda yürüyordu,"Alo? Anne gezideyim noldu?" Diye meraklı meraklı sordum,"Yok yavrum, birşey olmadı nasılsın diye merak ettim" dedi, "Ay anne! Yüreğime indi gerçekten! Korktum birşey oldu diye" dedim, o sırada annemin telefonda kahkaha sesi duyuldu, o gülünce bende güldüm."İyi anneciğim birşey diyor musun?" Dedim "Yok kızım hadi iyi eğlenceler size" dedi "Akşam eve geçince ararım doğru dürüst konuşuruz" dedim gülercesine,"Tamam kuzum hadi görüşürüz" dedi telefonu kapattım. "Elvin, gel bak şurada bir yer var, galiba birşeyler satıyorlar. Oraya gidelim mi?" Diye sordum ama cevap gelmedi. Yanıma baktığımda Elvin'i göremedim, etrafa bakındım, gördüğüm insanlara Elvin'i tarif ettim, ama kız bir anda kaybolmuştu, buharlaştı bir anda sanki! Nereye gidecek ki? "Elvin!" Diye bağırıp duruyordum ki bir anda gözüm karardı, dondurmam yere düştü, elimle bir yerden destek almaya çalıştım fakat boşluğa doğru düşmüş olmalıydım, hiçbir yere tutunamadım, kafamı sert bir yere çarptım ve sonrasında bütün görüntüler yok oldu. Herşey silindi, aklımdaki onca düşünce, bütün lunaparkta ki aletler, insanların sesleri, herşey bir anda yok oldu ve ben sonsuz bir karanlığa kapıldım.

MariposaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin