Bölüm niye bu kadar kısa demeden önce, bunun alıntı olduğunu belirteyim dedim arkadaşlar :) Yeni bölüm yarın sizlerle olacak. Bugün sizlere önden kısa bir alıntı vermek istedim.
Alıntımı tatlı mı tatlı, şeker mi şeker, güzel mi güzel bir yazara ithaf edeceğim. Sevgili Eda Tuzcalı, ilk kitabı Sadece Seni Sevdiğimi Söylemek İçin Aramıştım ve ikinci kitabı Kadınımın Şarkısı'nın ardından, yeni çıkacak olan kitabı K.A.G'yi biz okuyucularıyla paylaşıyor. Eğer siz de bu eğlenceli kalemin sahibi tatlı bayanı okumak isterseniz profiline bakmanız yeter ;) Kocaman sevgiler hepinize benim yağmur damlalarım *-*
Yemek odasına girdiğinde neyse ki boş bir masayla karşılaşmıştı. Lucas yemeği kaçıracaktı. Adrian içten içe garip bir tatmin duygusuyla sarsıldı. Heaven'ın ellerinden çıkacak olan yemeğin Lucas tarafından yenmesini istemediğini fark etti.
Fakat tatmin duyguları çok kısa sürdü. Yemek salonunun kapıları bir süre sonra misafiri için açıldı ve masaya içeriye giren genç adam için bir servis daha konuldu. İçeriye giren Lucas kuzenine yüzünden eksik etmediği çarpık sırıtışıyla, "İyi akşamlar," dedi.
Adrian Lucas'ın yüzüne sert bir ifade ile baktıktan sonra sanki Lucas hiçbir şey dememiş gibi yemeğine döndü. Lucas'ın sırıtışı daha da büyürken alayla, "Hadi ama, küs müyüz yani?" diye sordu.
Adrian hala konuşmamakta kararlıydı.
"Bir kız için kuzenine surat asıyor olamazsın Adrian. Biz aynı kandanız. Aynı ailenin geriye kalan iki parçasıyız."
Daha fazla sessizliğini koruyamayan Adrian, "Bu lanet gerçek için Tanrı'ya her yeni günde ne günah işlediğimi soruyorum," diye mırıldandı. Sesi biraz yüksek çıkmış olacak ki, sözlerini duyan Lucas koca bir kahkaha attı.
"Cevap alabildin mi bari?" diye sorarken Adrian'ı daha ne kadar sinirlendirebileceğinin planlarını yapıyor gibiydi. Lucas'ın suratına kararan gözlerle bakan Adrian, "İşine bak Lucas," diye tısladı. Lucas daha fazla oyunun yüzüne yiyeceği yeni bir yumrukla eşdeğer olduğunu anladığı an susmuştu. Kuzenini delirtmek ne kadar eğlenceli olsa da, buraya hakkı olanı talep etmeye gelmişti. Asıl amacını unutmamalı, gerekeni yapmalıydı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YAĞMURA KARŞI
Ficção HistóricaAşka erişebilmek için engelleri aşmak gerekir. Adrian Joseph Byron hiç hesapta yokken kendisini Westcliff Kontu olarak buluverir. Titizliği ve disiplini emri altında bulunan tüm çalışanlarını bezdirse de, çevresinde her zaman takdirle karşılanır. He...