Bugün de sizlere doyurucu bir bölümle gelemiyorum. Ancak minicik, ufacık da olsa bir alıntı paylaşarak yarına hazırlamak istiyorum. Ne olursa olsun, yarın bölümü paylaşacağıma söz veriyorum. Alıntıyı sevmeniz dileğiyle :)
Odasının kapısını açmasıyla, yatağının altına saklanan Nyks'in ortaya fırlaması Heaven'ı gülümsetti. Bu fırlayış, öğleden sonra bu odada yaşananları aklına getirdiğinde, yüzündeki gülümseme daha da yayıldı. Valerie'nin hindi gibi kabararak kendisini savaşa hazırlayan halini unutması neredeyse imkansızdı. Ablasının eteklerine tırnaklarını geçirmek isteyen kedisinin ise sadece birazcık oyuna ihtiyacı vardı. O daha yavru bir kediydi ve ilginin üzerinde olmasını severdi. Valerie'nin düşmancıl tavırları alışkın olduğu bir şey değildi.
Heaven bir an için Nyks'i yemek salonuna salmanın hayallerini kurdu. Valerie'nin çıkaracağı yaygaranın Adrian'ın ona karşı güzel duygular beslemesine engel olacağını düşünmek onu biraz olsun rahatlattı.
Düşüncelerinin ipini kaçırdığını fark ettiğinde başını iki yana sallayarak kaşlarını çattı. Sol elini göğsüne bastırıp, sanki görünmez bir ağrı varmış gibi orayı sıvazlarken yatağına çöktü.
"Ah Tanrım, lütfen günahlarım için sen beni bağışla," diye mırıldandı. Sonrasında tek yaptığı kedisinin karnını doyurmak ve kendisini kötü düşüncelerden uzaklaştırmak adına Nyks ile oyalanmak oldu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YAĞMURA KARŞI
Fiksi SejarahAşka erişebilmek için engelleri aşmak gerekir. Adrian Joseph Byron hiç hesapta yokken kendisini Westcliff Kontu olarak buluverir. Titizliği ve disiplini emri altında bulunan tüm çalışanlarını bezdirse de, çevresinde her zaman takdirle karşılanır. He...