Arayı fazla uzatmamaya çalışıyorum. Kusura bakmayın anca bu kadar oluyor (:
İyi okumalar
••••••••••
AYKIZ
"Haydır allah !" Bir darbe daha inmişti çelik demirin üzerine, harlanan ocağın ataşı keskin pusatlar için cayır cayır yanardı.
Bir yandan ben bir yandan karşımda olan karaca hatun çekiçleri durmadan sallaridik.
Sabah namazından sonra dağılan aklımızı pusat yapmaya vermiş öğlen vaktine denk düşen de hala devam ederdik.
"Hatunlar de haydi yeter sabahtan beri kendinizi yordunuz" hatun ana'nın sesiyle ardıma döndüğüm vakit gördüğüm gözleri kaşlarımı çatmama sebep vermişti.
Sanki ağlamış gibiydi.
Hatun ana , hacib atanın eşiydi. Burada ki hatunlardan o sorumluydu, nice yetim nice öksüz onun ellerinden geçer karınları tok bağırları soğuktan korunurdu.
"Cenk için pusat hazırlardık hatun ana , daha bitmiş değildir"
Benim yerime karaca cevabı verdiğin de yüzünde bitmek bilmeyen tebessümü ile yanımıza doğru yaklaştı.
"İmdi vakit dinlenme vaktidir. Akşın hatun ile aygül hatun yerinize geçer. Hayde dinlenin biraz" bu sefer ki kelamları itiraz etmememizi söyleriken emrine uyarak çekiçleri yerine bıraktık.
Bizim yerimize gelen hatunlar selam verdikleri gibi beklemeden işe koyulduğun da karaca hatun eşine bakmak için gitmişti.
Hatun ana ise aygül hatuna birşeyler söyleriken yorulan bileğimi az da olsa dinlendirmek için medresenin ön bahçesine doğru yol alırdım.
Sol elim sağ elimin bileğini yavaşça ovduğun da kulağıma gelen demir sesiyle başımı kaldırdığım vakit candaşımın bitmek bilmeyen öfkeli halleriyle karşılaşmıştım.
Bir yandan elinde ki çekici nala vurur diğer yandan komutanın yaralı yattığı odanın oyuğuna(cam) bakardı.
Komutan medreseye geleli iki gece olmuş lakin ne uyanmış ne de soluk duran teni canlanmıştı.
Şifacı akkoca üreğin de ki okun derine inmemesiyle şansının yavaş gittiğini söylediği vakit gökçenin öfkesi daha da artmış yayı neden daha fazla germedim diyerek kendine kızardı.
Sakin adımlarla öfkeli candaşımın yanına geçtiğim de selam vererek karışısında ki tahta kütüğe oturduğum da kızgınlığı az da olsa geçmiş olacak ki selamımı almıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SEVDA DİKENİ
Ficção HistóricaYıl'1220' Türkler yeni bir devlet yeni bir düzen uğruna savaş ve ölümle burun burunaydı. Bu devlet sultan tarafından yönetilsede dümeni ak saçlılardı. bu hikâye devlet kurup devlet yıkanların ve bu uğurda canlılarını düşünmeden feda edenlerindir.
