|3|

1.4K 130 8
                                        

Oy ve yorumlarınızı bekliyorum.

İyi okumalar dilerim .

•••••••••••

AYKIZ

İleride akan şelalenin o görklü sesi bana az da olsa huzur verirken üşüyen bedenimi bu kalın siyah pelerin bile koruyamıyordu.

Bu küçük tepeden köyü daha da iyi görürken aklım atmacadaydı. Acaba o haberi ak saçlımıza ulaştırdı mı diye gece boyu kendimi yiyip bitirmiştim.

Kulağıma gelenseslerle aşağıda ki nehirin kenarında olan kral arne ve etrafındaki küçük çocukları izliyordum.

Ellerin de duran tahta kılıcı karşısında ki küçük çocuğa vererek başını okşarken diğerini de başka çocuğa vermişti.

"Unutmayın! Bir viking asla acımaz! Her biriniz büyük bir savaşcı olacaksınız bu yüzden sakın kendinizi güçsüz görmeyin!"

Sert ve hırıltılı sesi beni bile korkuturken kim bilir yanında olan çocuklar ondan nasıl da çekinmiştir.

"Şimdi gardınızı alın ve bir viking gibi dövüşün!"

Aniden hiddetle bağırmasıyla oturduğum kayadan az kalsın düşüyordum.

Çocuklar onun emrine uyarak ellerinde ki tahta kılıçla çalışılırken yanıma doğru gelen aila elinde ki ok ve yayını sırtına atarak bana bakmıştı.

"Aykız tek başına ne yaparsın burada?"

Yanıma oturarak bana bakarken tekrar ileride kılıç talimi yapan arne ve çocuklara baktım.

"İskandinavya gemileri ne zaman kostantiniyye yol alır bilir misin aila?"

"Britanyalı bir tüccar bizim limana uğradıktan konstantinyye ye gidecek lakin o aç göz mutlaka senden gümüş isteyecektir."

"Kesemde yeteri kadar gümüş vardır yeter ki beni bu diyardan götürsün"

"Dilers-"

Aniden duyduğum büyük boru sesleri ile yüzümü buruşturarak kulağımı kapatırken dikkatimi köyün girişine verdim.

"Britanya bayrağı var muhtemelen gelen bir birlik fakat habersiz gelemezlerdi. Hadi inelim buradan aykız"

Elimi kılıcımdan çekmezken onunla beraber bu küçük tepeden yavaşça aşağıya inerek meydana doğru yürürken az ilerimde iri bedeniyle dikkat çeken kral arne sağ elinde ki o koca baltayı sanki ağır değilmişçesine omzuna attı.

Bayan freda ise elinde ki kovada duran suyu kuyunun dibine bırakmış ve bizimle beraber yürümeye başlamıştı.

"Freda anne britanya askerleri canlarına susamış, kral arne emrivakirliği sevmez"

Aila gülerek konuşurken bayan freda ona sert bir dirsek atarak sözünü keserken askerler meydan da durduğun da en önde ki beyaz atın üzerine duran adamla kaşlarım havalanmıştı.

Üzerinde ki kıyafetler bir askerden daha çok soylu birine benziyordu.

"Prense de gelmiş"

Aila kendi kendine konuşarak onlara bakarken o adamın britanya tahtının varisi olan prens harry olduğunu anladım.

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
SEVDA DİKENİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin