Lucid Dream

21

(Ben bu adamı seviyom. Çok kötüyüm bb)

Arkamı dönüp o gözden kaybolduktan sonra eve girdim. Mutfağın ışığı açıktı. Ayakkabımı yere koyup ince çoraplarımı kirlendiği için çıkardım ve pıtı pıtı yürümeye başladım. Eniştemi görüp korkutmayı beklerken ablamı masa başında tek başına içerken görmeyi beklemiyordum.

-Napıyorsun bu saatte dışarıda?

-Hyunjae ile beraberdik.

-Sana o herifle takılma-neyse! Git uyu. Sıcak bi duş al soğuktan geldin vücudun ısınsın.

-Sen neden uyumadın?

-Miran! Hadi...hadi uzatma hadi git. Git uyu, dese de bir kadeh alıp yanına gittim ve oturup bir kadeh de kendime doldurdum.

-Size kızmam için zorluyorsunuz resmen.

-Eniştem nerede?

-Bilmem. Belki de başka kadının yanındadır. Ya da boşanma davası açmıştır belki onu kutluyordur.

-Bebek? Ona ne yapacaksın?

-Ona bakacak halim mi var? Ona bakabilir miyim sanıyorsun sence? Bir de onu mu düşünecem be...

-Belki...bir bebek ile ilgilenirseniz sen ve eniştem daha yakın olursunuz değil mi? Antidepresanları bırakalı bayağı oldu, eski haline benzedin iyice. Antidepresan kullandığın zaman en azından sakindin. Yine aynı şey oluyor. Bir bebekle ilgilenmek sana iyi gelir belki.

-Gelmezse?

-Ben sahiplenirim. Soyunu üzerime alırım...benim çocuğum olur artık.

-Mahalle maçının topu mu bu çocuk? Bana, sana, onu bırakan pislik ailesine. Bermuda mı bu?

-Bermuda, diye tekrarlayıp güldüm. O da güldü ve kadehini kafasına dikti.

-Ölmeden önce şöyle dünya gözüyle anne olduğunu bir görsem...başka bir isteğim kalmayacak.

-Enişten kabul eder mi? Artık edeceğini sanmıyorum. Baksana...geçen gün boşanmaktan bahsediyordu.

-Ama seni sevdiğini de söyledi, dediğimde bana bir süre baktı. Sonra başını aşağı yukarı salladı ve kalktı.

-Buraları toplamadan uyuma, dedi yüzüme bakmadan ve sonra çıkıp odasına gitti. Ben de etrafı toplayıp odama gittim ve soyunduktan sonra geceliğimi giyinip makyajımı sildim. Yatağıma girip tavanı izledim, yavaş yavaş gözüm kapanınca da uykuya daldım.

Etrafıma baktım ve ringde olduğumu gördüm. Boks yapmak için mi uyumuştum yani? Etrafıma bakıp Jaehyun'u aradım. Sonra gördüm ve yanına gittim. "Bu ne alaka?" Diye sordum. Bana baktı ama bir şey demedi. Sonra ringe çıktı ve aniden sırtının çıplak olduğunu gördüm. Ellerinde eldiven de vardı. Karşısındaki kişinin yüzünü göremiyordum. Sonra aniden maç bitti ve bana döndüğünü gördüm. Vücudu çıplaktı ve her tarafı ter içindeydi. Biraz daha yaklaştım ama yeniden kaybettim. Bu niraz utanç vericiydi ama daha utanç verici olanı, elini omzuma koyduğunda oldu. Ona döndüğümde üstü hala çıplaktı ve eğilip yanağıma sıkı bir öpücük bıraktı.

Yerimden sıçrayıp uyandığımda aklımı kaybedecem sandım. Utancımdan gebermiş gibiydim ve elimi yanağıma koydum. Ufak bir kaşıntı basmıştı. Elimi yanağıma koyup kaşıdım ve aynadan baktım. Kaşıdıktan sonra kızartmıştım, belliydi.

-Bu adam neden böyle? Hep beni sıkıntıya sokuyor.

(Lee Hyunjae)
-AAAHH, diye çığlığı basıp uyandım. Kalkıp oturdum. Ter içinde kalmıştım ve üstüm çıplak uyumuştum. Hemen tişörtümü giyindim ve bir daha çıplak yatmamam gerektiğini düşündüm. Hem de içmiştim...bu rüyanın sebebi kesinlikle buydu.