İlizyonist Harley #15

0 0 0
                                    

Vampir kulaklarını kabarttı, prenses oturduğu yerden kalktı ve vampire yaklaştı, vampirin elini tuttu ve parmak uçlarına yükseldi, prenses vampiri öpmek istiyordu.

Vampir: Bir şeyler duyuyorum, sanki ayak sesi gibi... Siz ne yapıyorsunuz?
Prenses Lenora: N-ne ne? Ha- ben mi? Şey... Ayak sesi mi duydum dedin?
Vampir: Evet öyle dedim, beni öpmeye mi çalışıyordunuz?
Prenses Lenora: Ha-hayır! Neden öyle bir şey yapayım?

Vampir prensesin elini kaldırdı, prenses hâlâ vampirin elini tutuyordu, yüzü kızarmıştı ve vampire arkasını döndü vampir gülümsedi.

Prenses Lenora: Yalan söylemeye çalıştım, evet seni öpmek istedim.
Vampir: Prenses Lenora olsaydı böyle söylemezdi Harley.
Harley: Hadi ya, onu çok iyi tanıdığını bilmiyordum.
Vampir: O ben hariç herkese aşık olabilir.
Harley: Ne acı, güzel bir aşk hikayesi olabilirdi.
Vampir: Olabilir hâlâ.
Prenses Lenora: Onu bulmuşsun.

Vampir ayak sesi duyduğu sırada aslında Harley prensesin şekline girmiş, prenses birkaç adım ötede ormanı inceliyormuş aslında, konuşma sesleri duyunca da prenses koşar adımlarla sese doğru gelmiş, Harley kediye benziyordu kafasının üstüne iki küçük kulağı vardı, arkasında dört kuyruğu, yüzünde ise yanaklarında üçer çizgi vardı kedilerin bıyığına benziyordu.

Harley: Beni ne için arıyordunuz?
Prenses Lenora Conroy hakkında bilgi almak için.
Harley: Conroy... Conroy... Conroy... Evet! Hatırladım, krallığın varislerinden birini lanetleyen Conroy.
Vampir: Conroy öldü.
Harley: Ow... Ne acı haber! Hakkettiğine dört kuyruğumun üzerine yemin ederim.

Harley'in arkasından dört tane kuyruk boy gösterdi, prenses şaşırdı ama öğrenmesi gereken birçok şey vardı.

Prenses Lenora: Birkaç sorunun cevabını arıyorum Harley.
Harley: Kafa karıştırıcı soruları sevmem, yardımcı olmak için can atıyorum efendim.
Prenses Lenora: Conroy'un yaptığı laneti biliyor musun?
Harley: Evet, çok zor ve korkunç bir lanet, yapılan kişinin kaderini değiştiren türlerden.
Prenses Lenora: Geri almak mümkün mü?
Harley: Üzgünüm efendim ama o laneti geri alamazsınız.
Vampir: Lanetlenen kişi Prenses Lenora.
Harley: Ne acı, ne acı. Bu zamana kadar farklı bir şey hissettiniz mi?
Prenses Lenora: Nasıl farklı bir şey?
Harley: Birine beslenen kin, öfke, öldürme isteği ve benzeri şeyler.
Prenses Lenora: Evet.
Harley: Ne acı, ne acı, kehaneti duydunuz değil mi? Kehanet kapımızda.

Prenses ve vampir birbirine baktı daha sonra şaşkın şaşkın onlara bakan Harley'e baktılar, Harley gülümsüyordu aklına bir şey gelmiş gibi bir heyecan ile konuştu.

Harley: Bir yolu olabilir ama olma ihtimali sıfırın altında.
Prenses Lenora: Tamam yinede bir kez de olsa denemek lazım.

Harley güldü ama gülümsemesinde acı bir his vardı kedi kulakları havaya dikildi dört kuyruğu da aynı anda sallandı.

Harley: Prensesin kalbi sökülmeli bu sayede prensesin karanlık ruhu bedenini terk edecektir.
Vampir: Başka yolu yok mu?
Harley: Um... Üzgünüm Ash efendim ama başka bir yolu yok.

Vampirin gözlerinde acı vardı son sözü prenses söyleyecekti ama yine de vampirin canı yanmıştı, prenses susuyordu vampirse oradan biraz uzaklaşmanın iyi olacağını düşünüp bir süreliğine ayrıldı, Harley ve prenses baş başa kaldı.

Harley: Prensesimiz üzgün mü?
Prenses Lenora: Kalbim sökülürse öleceğim.
Harley: Birçok insanın ve büyülü varlıkların ölmesinden daha iyi değil mi? Ash korulmaya değer bir vampir değil mi?

Prensesin dudakları titredi, Harley haklıydı birçok kişi prenses sayesinde ölecekti en değer verdiği insanları kendi eliyle öldürecekti böyle düşününce kendi kalbinin sökülmesi çok daha mantıklı geliyordu.

Harley: Prensesimizin son sözü nedir?
Prenses Lenora: Kalbimi sökün.

Vampir bu sözü duyunca endişeyle koşarak geldi, prensesin ellerinden tuttu, prenses gözyaşlarını tutamıyordu, vampirin sesi titriyordu.

Vampir: Hemen karar vermeyin ne olur.
Prenses Lenora: Olmaz Ash, benim yüzümden herkes ölecek.
Vampir: Ben ölmeye razıyım, senin ellerinden olsa bile razıyım.
Prenses Lenora: Üzgünüm Ash, buna izin veremem.
Harley: Ne acı, ne acı.

Harley'in gözlerinin rengi değişti, tırnakları uzadı ve sivrileşti, sevimli hali bir canavardan bile korkunç bir hal aldı, prensesin kalbine doğru tırnaklarını uzattığı sırada vampir prensesin önüne geçti ve Harley'in tırnakları vampirin omzuna geldi.

Prenses Lenora: Ash!
Vampir: Si-zi son ne-fe-sime ka-dar ko-ru-ya-cağım.
Prenses Lenora: Ash konuşma, seni tedavi ettireceğim.
Vampir: B-be-n i-yi-yim, b-bir kez gü-lüm-se-se-niz da-ha i-yi o-lu-rum.

Prenses ağlarken güldü eğer vampire bu iyi gelecekse gülmeliydi, ölmesine izin vermeyecekti acıyla Harley'e baktı, ondan yardım bekliyordu.

Harley: Ah! Ne acı, ne acı.
Prenses Lenora: Harley! Yardım et! Ne olur!
Harley: Bu yara o kadar da çabuk iyileşmez.
Prenses Lenora: Ölmesine izin veremem Harley ne olur yardım et.

Harley vampiri tüy gibi hafifleten bir büyü yaptı, prenses çareyi Bont'un yanına gitmekte buldu, Harley yol boyunca vampiri özenle taşıdı.

Lanetli LenoraHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin