Vampir önden ilerledi prenses arkasından geliyordu plana sadık kalmak zorundaydılar her ne kadar tartışmış olsalar bile, muhafızlar ikisini görünce şaşırdılar.
Muhafız: Kral Grant! Bu saatte dışarıda ne işiniz var efendim?
Prenses Lenora (Kral Grant): Beni sorgulamak sana mı düştü?
Muhafız: Bağışlayın efendim, şaşkınlığımı hoş görün.
Prenses Lenora (Kral Grant): Geçmeme hemen izin verin yoksa sizin için hiç iyi şeyler olmayacak.Muhafızlar kapıyı açtı, prenses bunun işe yaradığına şaşırdı hiçbir şey anlamışlardı tek sorun içeriye girdiklerinde gerçek Kral Grant ile karşılaşmaları olurdu.
Vampir: Mahzene ne taraftan gidiliyor isterseniz siz çok göze çarpmayın.
Prenses Lenora: Beni takip et.
Vampir: Ben ikisini alıp gelirdim.
Prenses Lenora: Ben yürüyebiliyorum, göze çarpacak bir durumum da yok.Vampir daha fazla ısrar etmenin mantıklı olmadığını fark etti birlikte zindana doğru ilerlediler, zindana vardıklarında hâlâ biraz uzak duruyorlardı bir başka gardiyan girişin ağzında duruyordu, onları hâlâ fark etmemişti.
Vampir: Önden gideceğim.
Prenses cevap vermedi kafasını arkasına çevirip birinin gelip gelmediğini kontrol etti, vampir gardiyana yaklaştı.
Gardiyan: Nihayet gelebildin! Ağaç oldum burada, nöbet sırası sende.
Vampir: Sanırım biraz daha beklemen gerekecek.
Gardiyan: O niye be!?
Vampir: Kral Grant'ın özel emri yeni gelen iki tutsağı almam gerekiyor.Gardiyan sinirden kudurmuş gibiydi o sırada prenses çıka geldi, gardiyan karşısında Kral Grant'ı görünce şaşırdı ve hemen kendine çeki düzen verdi.
Prenses Lenora: Sana elini çabuk tut dedim!
Vampir: Özür dilerim efendimiz bağışlayın.
Gardiyan: Be-ni-benide bağışlayın efendim.
Prenses Lenora: Hemen yeni gelen iki tutsağı buraya getirin!
Vampir-Gardiyan: Hemen efendim.İkisi de kapıdan geçip iki tutsağı da aldılar prenses heyecanla Bont'un yüzüne baktı kulağının orada kırmızı ve küçük bir cisim duruyordu aynı şey Harley'in kuyruklarında da takılıydı, prenses duruşunu bozmadan vampire bakarak konuştu
Prenses Lenora: İkisini de al ve beni takip et!
Vampir: Elbette efendim.Prenses önden yürümeye başladı, vampir ikisinin de kolundan tutup gardiyana göz kırptı.
Vampir: Üzgünüm dostum ama biraz fazla bekleyecekmişsin gibi duruyor.
Gardiyan öfkeyle vampire baktı, vampirse hızla oradan ayrıldı, krallıktan çıkmak kolay olmayacaktı bu yüzden vampir b planını ortaya koydu "gizli çıkışlar" neyseki prenses hepsinin yerini biliyordu o çıkışları kullanarak krallıktan ayrıldılar.
Vampir: Ne maceraydı ama.
Prenses Lenora: Bont'un kulübesine gidelim.
Vampir: Peki efendim.Prenses bir an durdu, vampirin dediği son kelime aklına takıldı son zamanlarda hep böyle söylüyordu her ne kadar ona kızgın olsada "prensesim" demesini seviyordu, vampire döndü yüzünde ilk defa hüzünlü bir ifade duruyordu gözleri başka bir yöne bakıyordu.
Prenses Lenora: Bana efendim deme!
Vampir: Ne- Peki siz nasıl isterseniz.Prenses durumu daha kötüye götürdüğünü fark etti bu yüzden yol boyunca susmanın ikisi için de iyi olacağını düşündü. Bont'un kulübesi gözüküyordu karanlığın içinde ışığı yanan tek yer orasıydı, hızlıca kulübeye yürüdüler.
Prenses Lenora: Nihayet, hadi ikinizi bir kontrol edelim.
Vampir ikisini de oturttu prenses yanlarına yaklaştı önce Bont'u inceledi, kulağında ki kırmızı küçük cisime dokundu, Bont hırladı ama sakin görünüyordu.
Prenses Lenora: Sanki bu şey onu kontrol ediyor gibi.
Vampir: Çıkartmaya çalışın.
Prenses Lenora: Çıkmıyor.Vampir Bont'a yaklaştı cisme dokundu sert bir yapıya sahipti, biraz zorladı ve cisim vampirin parmakları arasında parçalandı.
Bont: Başım çok ağrıyor, Prenses Lenora!
Prenses Lenora: Seni kurtardık Bont.
Bont: Harley o da yakalandı.
Vampir: Endişe etme yanında uyuyor.
Bont: Tanrı'ya şükür, çok huzurlu görünüyor.Prenses gülümsedi, vampir onu seyretti içinden 'Gülümseme her canlıya yakışıyor ama Tanrı prensesinkini abartmış ben daha çok aşık olayım diye mi bilmem ama keşke bana da böyle gülümseseniz prensesim.' diye geçirdi.
Prenses Lenora: Ash!
Vampir: Emredin efendim.Prenses gözlerini devirdi, Bont durumu anladı ve vampire gülümsedi, vampirin yüzünde hâlâ üzgün bir ifade duruyordu.
Bont: Harley'in kuyruğunda ki zımbırtıyı çıkarayım ben incelemek için, sizin konuşacaklarınız var gibi duruyor.
Vampir ve prenses birbirine baktı Bont haklıydı konuşmaları gerekiyordu birbirlerini anlamak istiyorlarsa eğer konuşmalıydılar, dışarıya çıktılar.
Prenses Lenora: Özür dilerim Ash.
Vampir: Sizin bir kabahatiniz yok efendim.
Prenses Lenora: BANA EFENDİM DEMEYİ BIRAK!
Vampir: Üzgünüm ama bana ait değilsiniz, bana kızgın olduğunuzu biliyorum öylece bırakıp gitmemeliydim ama ben düşündüm ki...
Prenses Lenora: Kendimle yüzleşmem için bıraktın beni biliyorum, duvarlarımı kendim yıkayım diye haklıydın bunu benden başkası yapamaz, bana efendim demeni istemiyorum, sana ait olmasam bile öyle hissettirmeni seviyorum.
Vampir: Ben... Anlamıyorum.Prenses vampirin soğuk ellerini tuttu vampir sıcaklığı hissetti, prensesin elleri çok sıcaktı bu yüzden vampirin elleri de ısınıyordu, göz göze geldiler.
Bont: Uygun bir zaman olmadı sanırım.
Prenses Lenora: Ne? Şey... Umm...Prenses ellerini çekip saçlarına dokundu, vampir Bont'a baktı Bont sırıttı.
Bont: Görmeniz gereken bir şey var.
İkisi de Bont'un peşine düştüler, Harley uyuyordu kuyruğunda ki cisim bir mendilin üzerinde duruyordu, prenses dokunmak istedi Bont onu durdurdu.
Bont: Buna dokunmak istemezsiniz efendim.
Prenses Lenora: Neden?
Bont: Bu cisim size yapışabilir ve sizi kendi yönetebilir, kendisi çok küçük ama işlevi çok büyük.
Vampir: Tam krallıktan beklenen bir şey o halde.
Bont: Aynen öyle ama bunu çoğaltarak bizde onlara karşı kullanabiliriz.
Prenses Lenora: Nasıl?
Bont: En küçük ayrıntısına kadar inceleyebilecek birini tanıyorum.
Vampir: Sanırım biliyorum.
Bont: Eminim biliyorsundur bu ormanın en iyi büyücüsü.
Prenses Lenora: O sen değil misin?
Bont: Benim yolum yeni başlıyor efendimiz.Prenses gözlerini kısarak etrafa baktı konuşmalardan dolayı Harley uyanmıştı gözlerini ovuşturdu, anlamsızca etrafına baktı mutlu gözüküyordu, kısık bir sesle konuştu.
Harley: Elektro Odis...
Sözleri bitemeden Harley uyumuştu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Lanetli Lenora
CasualePrenses Lenora: Neden? Neden birlikte olamıyoruz Ash? Vampir: Çünkü tarih aşıklardan nefret eder efendim. Prensss Lenora: Seninle tarihin en nefret ettiği iki kişi olalım. Vampir: Eğer istediğiniz bu ise... Prenses vampirin sözlerinin bitmesine izi...