Gerçeklerle Yüzleş! #19

0 0 0
                                    

Gerçekler bazen hepimiz için can yakıcı olabilir ama yalanlarla yaşamaktansa canımızın yanması daha mantıklı gelebilir, seçiminizi yapın ömrünüzün sonuna kadar yalanlarla yaşayıp canınızın yanmaması mı yoksa her ne olursa olsun gerçeklerle yüzleşip canınızın yanıp kavrulması mı?

Prenses tedirgindi ama endişelerini bir köşeye bıraktı ve köşke doğru yürüdü, vampir hemen arkasındaydı vücudu güneş ışığından dolayı yara olmaya başlamıştı.

Vampir: Bayan Amaris ile konuşmanın iyi geleceğini düşünüyor musunuz?
Prenses Lenora: Evet, onunla konuşmak beni rahatlatıyor.
Vampir: Ya beklemediğiniz bir cevap alırsanız?
Prenses Lenora: Beklenmedik cevaplara kapalıyım.

Bayan Amaris etrafı topluyordu, prensesi görünce durdu ve üstünü düzeltti yüzünde her zamanki nazik gülümseme duruyordu, prenses hiçbir şeyden şüphe etmedi.

Prenses Lenora: Bayan Amaris biraz konuşabilir miyiz?
Bayan Amaris: Elbette efendim, canınızı sıkan bir durum mu var?
Prenses Lenora: Sayılır, kendim için endişeli değilim bu sefer sizin için endişeliyim.
Bayan Amaris: Benim için mi?
Prenses Lenora: Evet.
Vampir- Kamerada ki olaydan bahsediyor.
Bayan Amaris: Oh sanırım Prens Douglas karıştırmış olmalı.
Prenses Lenora: Çok endişeli görünüyordunuz.
Bayan Amaris: Oh! Endişelendim çünkü önemli bir soru olacağını düşündüm, sizi ele vermem için ağzımı yoklayacağını düşündüm.

Prenses ve vampir yalan söylediğini anlamışlardı, prenses biraz sıkıştırıp gerçeği öğrenmeye karar verdi, Bayan Amaris sorulardan kaçıyordu sakladığı bir şey vardı belki de bunu herkesi korumak için özellikle de prensesi korumak için yapıyordu.

Prenses Lenora: Biraz oturur musunuz Bayan Amaris?
Bayan Amaris: Siz nasıl isterseniz efendim.
Prenses Lenora: Lütfen rahatlayın.
Vampir: Çok gergin olmak bütün bünyenizi sarsar.
Prenses Lenora: Lütfen sorularımdan kaçmayın bana gerçekleri anlatın. Bir kızınız var mıydı?

Bu sefer kaçmanın çözüm olmadığını anladı, kafası aşağı eğildi gözleri doldu titreyen sesiyle cevap verdi.

Bayan Amaris: Evet. Bundan yıllar yıllar önceydi bir kızım olmuştu, babası o doğduktan yakın zaman sonra vefat etmişti ne yapacağımı bilmiyordum bir işe ihtiyacım vardı böyle zamanlarda her insan bir mucize arıyor bende mucizemi bulmuştum krallıkta hizmetli alımları vardı özel bir sınavı geçmek gerekiyordu saygı üzerine kurulu bir test...

Prenses duygulanmaya başlamıştı, Bayan Amaris ağlıyordu ellerine gözyaşları damlıyordu, vampir ise hiç etkilenmemişti insani duygularını kaybedeli çok oluyordu ama kaderi de değiştiremezdi.

Bayan Amaris: ...Kim ne derse "evet efendim, elbette yaparım efendim..." ve benzeri şeyler söylüyordum yapamayacağım bir şeyse bile nasıl yapıldığını öğrenip elimden geldiğince yapmaya özen gösterdim ve krallığa hizmetli olarak alındım o sıralarda bebeğimi korumak zorundaydım, ağladığı zaman hemen susturmalıydım çünkü bu iş kurallarına aykırıydı, hizmetliler evlenemez ve çocuk sahibi olamazdı ve kızımı saklamaya başladım onu büyütmek için bu işe ihtiyacım vardı. O yıllarda krallıkta çalışan hizmetler arasında en genç hizmetli bendim elbette kral ve kraliçenin gözüne çarpıyordum...
Prenses Lenora: Bir şeyler söylediler mi?
Bayan Amaris: Hayır, hayır Tanrı'ya şükür hiçbir şey söylemediler aslında beni koruyup kolladılar onlara minnettarım ama bir konu da onlara çok kızgınım çünkü benim için çok kıymetli olanı benden aldılar.

Prenses şok geçirdi o zamanlarda Bayan Amaris için kıymetli olabilecek bir şey vardı o da kızı olmalıydı, prensesin kafasında şimşekler çaktı gözlerinden yaşlar akmaya başladı, Bayan Amaris devam etti.

Bayan Amaris: Bir gün ben krallık işleriyle yoğunken bir başka hizmetli kızımı kral ve kraliçeye götürmüş, onu koyduğum yerde bulamadığım zaman panikledim, kraliçe endişemi gözlerimden anlamıştı ve bana kızımı gösterdi şöyle dedi ' bu bebeğe bakmak zor değil mi Amaris? ' ne diyeceğimi şaşırmıştım ama tereddüt etmekten kaçtım ' o benim kızım kraliçe hazretleri, ona bakabilmek için bu işe girdim, onu herkesten sakladım kendimden bile sakladım, beni kovun isterseniz ama kızımı bana bağışlayın.' bana acıyarak baktı merhametli bir şekilde kızımı okşadı daha sonrasında şöyle dedi ' çok güzel bir bebek gözlerini senden almış Amaris, bundan sonra ona ben bakacağım, ona annelik yapmayacaksın büyüdüğünde beni annesi olarak bilecek, ona dadılık yapabileceksin ama daha ilerisi olmayacak, gerektiğinde bir oyun arkadaşı olacaksın, gerektiğinde bir öğretmen, bir koruma, bir abla ama ondan kendini soyutlayacaksın ve tamamen silineceksin.' kızım gözlerimin önünde duruyordu ama ona dokunamıyordum kraliçenin sunduğu teklifi kabul etmek zorundaydım hem kızıma bakabilecektim hemde hâlâ az da olsa yanında olabilecektim tek bir sorun vardı bir başka kadına anne bana ise dadı diyecekti bu sorunu görmezden gelmek için çabaladım daha sonrasında buna alıştığımı fark ettim benim küçük Rose'm Prenses Lenora olmuştu büyüdükçe güzelleşti ve yetenekliydi her konuda...

Prenses ağlıyordu bunca zaman koskoca bir yalanla yaşamıştı gerçek annesi her zaman yanı başında duruyordu, dertleştiği, oyunlar oynadığı, yeteneklerini gösterdiği kadın bunca zaman öz annesiydi, Amaris sürekli özür diliyordu, prensesin kafası karışmıştı, vampir her ikisinin de iyi hissetmesini sağlamak için her ikisini de ayağa kaldırdı.

Vampir: Sarılın!
Amaris: Ne?
Vampir: Hadi sarılın! Sarılmak sizi mutlu ve huzurlu hissetirecek iyi geleceğine eminim.

Prenses düşünmeden Amaris'e sımsıkı sarıldı başını göğsüne iyice yasladı vampirin dediği gibi huzuru hissediyordu, Amaris kollarını yavaş yavaş prensese doladı, saçlarını yavaş yavaş okşadı.

Vampir: Daha iyi görünüyorsunuz, ben gideyim konuşacak konularınız vardır, belki rahatlamanız gerekiyordur.

Prenses birden Amaris'i bırakıp vampire sarıldı gözlerinde minnettar bir bakış vardı, vampir gülümsedi.

Prenses Lenora: Teşekkür ederim Ash.

Vampir gülümsedi gözleri teşekkür edercesine bakıyordu prenses daha sıkı sarıldı.

Prenses Lenora: Her şey için teşekkür ederim.
Vampir: Teşekkür etmek yerine bana seni seviyorum diyebilirsiniz.

Güldüler oysaki vampir ciddiydi yine de ortama uymak için gülümsedi ve ayrılırken göz kırptı prenses kıkırdadı.

Lanetli LenoraHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin