Bu baş kısımları uzatanları sevmiyorum, hikaye yazmak istedim ve yazıyorum. Okumak isteyenlere, iyi okumalar dilerim.
...
PARAZİT
Kendi içimde kayboluyordum. Çevrem kalabalıksa, ben o kalabalığın sessizliğiydim. Yoktum, hiçtim. Hiç kimse için, her şey olamayacaktım. Çünkü hiç bir şeyleri olmayan insanlar, hiç kimsenin her şeyi olamazlardı. Sevgilisi, arkadaşı, dostu, sırdaşı olurlardı ama her şeyi olamazlardı. Her şeyi olmak demekten kastım; Beraber gülüp, beraber ağlamak. Beraber düşüp, beraber kalkmak. Aşkı da dostluğu da desteği de onda bulmaktı. Terk etmek için attığı ilk adımda, koşarak ona geri dönmekti.
Çoğu zaman kendime sorduğum bir soru var, benim yaşama amacım ne? Bu soruyu kendime sık sık sorardım. Her varlığın hayatta bir amacı vardır. Bazıları geleceği için çalışıp, ileride para sıkıntısı çekmemek ister. Bazıları ise; yaşadıkları hayattan, doğdukları aileden kurtulmak için çalışıp geleceğini inşa etmek ister. Kimisinin ise bir amacı yoktur hayatta, onlar için yaşam nefes almaktan ibarettir. Nefesim kesilse ve hayata gözlerimi yumsam diye bekleyiştedirler. Yaşamak için bir nedenleri yoktur onların. Çünkü ne ağladı zaman sarılabilecekleri bir annesi, ne de önüne çıkan zorluklara karşı sırtını sıvazlayacak bir babası yoktur onların. Ama onların dostları vardır, birbirleri uğruna canını verebilecekleri dostları.
Bu gruptaki bir insanla daha önce tanışmamıştım. Çünkü, bu gruptaki insanın ta kendisiydim.
Ben Devin. Devin Bercis. Devlete bağlı olarak çalışan bir siber suç ofisinde görev yapan, siber güvenliğim.Bu ofisin amacı kötü korsanları, diğer bir dille kötü amaçlı hackerlar'ı avlamak.
Normal bir devlet öldürmeye karşıdır, ama bizim devletimiz karşı değildi. Yakalanan korsanları konuşturmaya çalışırdık, konuşmadıkları zaman kafalarına sıkardık.
Diğer bir seçenek ise, yine kafalarına sıkmaktı. Çünkü Devlet böyle emretmişti. Bizim ekibimiz haricinde nefes alan her varlık tehlikeydi.Çok saçma Devletin böyle bir şey emretmesi biliyorum. Yıllardır uygulanan bir kuraldı bu ve değişemezdi, hiçbir güç değiştirmeye yetmemişti bu güne kadar. Bu günden sonrada gücünün yeteceğini düşündüğüm bir varlık çıkmamıştı ortaya.
Devlet, şiddete kesinlikle karşıydı. Ölüm onlar için hiç bir şey ifade etmese de, şiddet kesinlikle ediyordu. Bu kuralı çiğniyordum çoğu zaman, çünkü saçmaydı. Cezasını da çekiyordum yaptığımın karşılığında.
Bizim kitabımızda Siber Güvenlik ikiye ayrılırdı. İlki, masa başında olup internet yoluyla kötü korsanları tuzağa çekerek avlama, yani siber avlama. İkincisi ise tuzağa çekilen kötü korsanları, dışarıda gizlice yakalamak diğer adıyla avlanmak, yani siber avlanma.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
PARAZİT
ActionO an anlamıştım; biz iki ölü bedendik, iki iskelettik. Bizim organlarımız yoktu, bizim çürümüş kalbimiz ve ruhumuz vardı. Çürümüş kalplerimiz, ayrı olunca siyah görünüyordu. Yan yana olunca, kırmızı rengini alıyordu. Onun eli kalbimdeydi. Hayır, ruh...