Special

244 25 27
                                    

Obanai kaşları çatık şekilde dudaklarını kemiriyordu. Sanemi onu sarhoş ve tanımadığı bir kadınla bırakıp gittiği için onu ilk gördüğü yerde boğazlamayı düşünüyordu.

Yanındaki sarhoş kadın ise -Mitsuri'ydi- şarkı söylüyordu. Neşeli sesi titremeye başladı ve burnunu çekip şarkı söylemeyi bıraktı. "Haru tam bir orospu." dedi bir anda.

"Öyle tabii." Obanai onaylayan mırıldanmalar çıkardı. Derin bir nefes verdi. O an sadece "Haru kim amına koyayım?" diye düşünebilmişti.

"Onu tanıyor musun?" Mitsuri şaşkınlıkla Obanai'ye döndü. Obanai dilini damağına vurdu. "Yo."

"Eski sevgilim." dedi Mitsuri. Obanai ona yandan bir bakış attı. "Ne hoş. Aldattı mı yoksa?"

"Hayır. Yani bilmiyorum. Terk etti. Liseden beri seviyordum."

"İyiymiş." Obanai ilgisizce konuştu. Mitsuri başını kaldırdı ve ağlamaklı bir sesle konuştu, "Yemek ne zaman hazır olacak, abla?"

"Abla mı?" Obanai kaşlarını çatarak Mitsuri'ye baktı. Mitsuri gözlerini Obanai'ye çevirdi ve güldü. "Benden büyük duruyorsun. Ne diyeyim, teyze mi?"

"Abla uygun." Obanai de gülüp konuştu.

"Lise ikideydim," Mitsuri başını indirdi ve gözlerini karşıdaki kaldırıma dikip konuşmaya başladığında Obanai'nin gözleri genişledi ve dudaklarını araladı, "Anlatmaya mı başlayacak?" diye düşündü.  Mitsuri konuşmaya devam ettiğinde, gözlerini kapattı ve derin bir nefes verdi, "Tamam, üzgün gözüküyor. Belki dinleyecek birine ihtiyacı vardır. Kaba olmamalıyım."

"Benim bi' tane arkadaşım var. Rengoku adı. Onunla aşşırı yakınız ama. İşte o beni kantinde bırakıp yemek almaya gitmişti. Birkaç kız geldi yanıma. Onlardan birisi Kumi. Unutma bak Kumi önemli. Dediler bana, 'Sen şu sınıftan mısın?'. Şu demediler tabii. Hatırlamıyo'm hangi sınıfta olduğumu. 16 yaşındaydım nereden hatırlayayım di mi yani?"

Güldü ve ellerini kaldırıma koyarak biraz geriye yaslandı, "Evet, dedim ben de. O kızlardan birisinin hoşlandığı çocuk birkaç arkadaşıyla benim hakkımda ahlaksızca konuşmuş. Yani, cinsel konular, bana birkaç hakaret falan. Benim onlarla bir alakam olup olmadığını sordu o kız. Benim sınıfımdanmış ama o zamanlar biraz asosyaldim ve kimseyi tanımıyordum. Yalnızca iki arkadaşım vardı zaten. Ben de tanımadığımı söyledim. Dış görünüşünden biraz bahsettiğinde popüler bir grupta olan çocuktan bahsettiğini anladım. Kızlar öyle sert ve kabaydılar ki çok gerilmiştim." Mitsuri zar zor konuşuyordu. Dili doğru düzgün hiçbir kelimeye dönmüyordu ve Obanai de pek anlayamıyordu.

Mitsuri bunu umursamadan devam etti, "Bana hakaret etmişlerdi. Alakam olmadığını söylesem de benden uzaklaşmadılar ve daha çok bana doğru yürüdüler. En sonunda Kumi elini kaldırıp saçımı kavrayacakken Haru geldi. O an, beni umursayan tek kişi oydu." Gözleri hafifçe doldu Mitsuri'nin.

"Kumi'nin kolunu falan tuttu. Beni korumuştu. Ben o zamanlar çok korkak ve eziktim. Ağlamaya başlamıştım. Gözyaşlarımı sildi ve beni teselli etti. O an çok kibar ve iyi birisi olduğunu düşünmüştüm. Birkaç dakika boyunca sakinleşmemi bekledi. Ben sakinleştikten sonra gülümseyip veda etti ve yanımdan ayrıldı. Sonra Rengoku falan geldi işte. O olaydan sonra beni ne zaman görse selam verdi ve benimle konuştu. O şekilde yakınlaştık. Bilmiyorum, belki ilk defa birisi bana ilgi gösterdiği için ona aşık oldum. Liseden sonra da konuşmaya devam ettik. Yani, genel olarak ben konuşmaya çalışıyordum onunla. Kumi de lisede benden özür dilemişti. Gayet iyi anlaşıyorduk. Benimle yakın değildi ama Haru ile yakındı. Benim hakkımda pek güzel şeyler söylemese de..." Mitsuri gözlerinden taşacak gözyaşlarını düşmelerine izin vermeden sildi. Obanai ona baktı ve kaşlarını büzdü.

別の人生.ObamitsuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin