Bölüm 6: Anlamı Sensin

477 33 56
                                    

!Uyarı!
Tanıtım atmadığım için yaşları söylemedim ama Neteyam 17 yaşında ve 18ine basacak, Plorena ise 17 yaşına yeni girecek.

"Gitme lütfen Alpella..." Tulkunum ve Neteyam ile vakit geçirdikten sonra üçümüz de yorulmuştuk ve artık Alpella'nın gitmesi gerekiyordu çünkü sürüsü toparlanmış gidiyordu. Özlemim daha yeni geçmişken ayrılıyor olmak gerçekten çok zordu ve Alpella içinde zordu.

Gözlerim yine dolduğunda Alpella'ya sarıldım ve öptüm. "Kendine iyi bak Alpella'm." Alpella ağladığımı hissettiğinde moralimi yükseltmek için sevinçle bir ses çıkardı ve bu bile gülümsememe sebep oldu. Neteyam da arkamdan çıkıp o da Alpella'yı öptüğünde gülümsemem genişledi.

"Görüşürüz Alpella, umarım seni tekrar görebilirim." Gözlerimi ondan ayırmazken tabii görebilirsin demek istedim ama o kadar güzellerdi ki ağzımı açmak bile istemedim. Alpella sonkez bana baktı, burukça gülümsedim ve gitmesine izin verdim. Kanadından indim ve Neteyam'a tutunarak İlu'suna bindim. Beraber kıyıya doğru yüzerken aklıma gelen soruyu ona sordum.

"İlu'na bir isim verdin mi?" Bu soruma Neteyam gülümsemişti, arkamda olsa bile hissettim o sırıtmasını.

"Evet verdim ve çok da güzel yakıştı." Meraklandım ve yine bir soru sordum.

"Adı ne?" Sorduğum soruya bir cevap gelmeyince "Neteyam?" Dedim ve onu bekledim. Derin bir nefes aldı ve kıyıya yaklaştığında İlu'sundan indi ama beni indirmedi. Aşağıdan baktı bana.

"Adını Vera koydum." Kaşlarımı çattım, ismi çok güzeldi ama anlamını bilmiyordum.

"Anlamı ne Neteyam?" Ne kadar soru sordum bilmiyorum ama o bundan hiç şikayetçi değildi. Gülümsedi ve gözlerini bana dikti.

"Anlamını söylemeyeceğim, belki özel bir anda açıklarım sana."

Duyduklarım ile şakacıktan sinirlenirken huzurlu olduğumu hissettim, bu gerçekten çok güzeldi.

"Ama neden?" Yine bir soru sordum ve Neteyam bundan yine hiç şikayetçi olmadı.

"Olmaz, istediğim bir anda söyleyeceğim." Onunla inatlaşmadım.

Neteyam ile olduğumdan beri her bir anı, günü, saati, dakikası hatta saniyesi bile önemliydi benim için. Daha gelmeleri iki hafta olmuşken ben nasıl bu kadar çabuk ısındığıma anlam veremiyorum.

Bazen diyorum ben ondan hoşlanıyorum. Bazen de hayır bu arkadaşlıktan başka bir şey değil. İkinci sonuç bana daha yakın gelse bile bire inanmaya çalışıyorum.

Ki bence ondan deli gibi hoşlanıyorum.

Gözlerine dalıp gitmişken Neteyam elini sallaması ile ayıldım.

"Sen uykunu aldın mı? Gözlerin kapanıyor." O an fark ettim gerçekten yogun olduğumu ve vücudumun ağırlaştığını. Hafifçe başımı salladım ve tam İlu'dan inecekken afalladım. Neteyam anında beni tuttu ve kollarına aldı.

"Gerçekten de uykulusun." Başımı ona doğru kaldırdım. "En azından ben uyudum, sen uyumamışsın." Neteyam bana bakmayı kesip önüne döndü hemen ve kıyıya diğru yürüdü, yüzeye çıkacaktık.

"Teya, neden uyumadın?..." Neteyam önüne bakarken bana döndü. Olduğumuz yerde kaldık bir anda. Gözleri o kadar derin bakıyordu ki içime işlemiş gibiydi.

"Uyumak istemedim."

"Neden?" Her şekilde soru soruyordum ve onun bıktığını düşündüğümde önüme döndüm. Neteyam fark etmiş olacak ki güldü ve beni kollarına tekrar alarak saçımla oynadı.

Avatar: Kâinat Sa'venaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin