"Bana ne oldu da eski anılarımı hatırlamıyorum?" Boğazıma kadar dayanmış sinirimi zor zapt ediyordum. Elime konan Eywa'nın Tohumunu hissedince elime baktım sonra ise kendi elini uzatan Kiri ile karşılaştım.
Gözlerim herkes de öfke ile geziyordu. Missy beni daha önce hiç böyle görmemişti ki eminim bundan. Küçüklüğümden beri sakin bilir beni.
"O lanet ağzınızı açıp bana iki kelime söyleyin!" Sesim sularda yankılandı sanki. Herkes olduğu yer de titredi gibi oldu ya da gerçekten titrediler?
Artemis yerinden kıpırdamış bana doğru yaklaşmıştı. Hızla geriye çekildim. "Bana yaklaşma, abla." Abla derken kelimeye baskı yaptım. Bu sefer gözümün önünde titredi, kuyruğu indi.
"Hiç biriniz cevap vermeyecek misiniz?" Kaşlarımı kaldırdım ve herkese teker teker baktım, hâlâ cevap vermemek için dileniyorlardı. Sinirlerim gözlerime kadar dolarken Tsireya'ya doğru yürüdüm.
"Sen iyi kızsın Tsireya, ne derler sana? Mükemmel bir çocuk! Söyle bana o zaman." Gözleri dolduğunda önüme hızla Lo'ak geçtiğinde bu sefer onun üstüne yürüdüm.
"Ne o korumacı tavrı mı sergiliyorsun? Bana sökmez." Elimle omzumu ittirdiğimde dengesini zor kurabilmişti. Missy yine bana doğru geldiğinde yine hızla ona döndüm, elimi kaldırdım.
"Sana bana yaklaşma dedim! Neyinle anlıyorsun?" Geriye çekildi.
"Kimse söylemeyecek mi gerçekten?" Kendi etrafımda dönüp arkama baktım. Ao'nung'u görünce başını hemen yere eğdi.
"Ao'nung...gerçekten mi?" Sesim titrediğinde umutsuzca önüme döndüm. Ellerim titrerken delicesine her bir anımı hatırlamaya başladım ama hatırlayamıyordum ve onlarda bunu söylemiyordu.
"Bu ihanetinizi asla unutmayacağım."Kutsal yerimize baktım.
"O zaman öğrenmem gerekecek." Hızla denize doğru ilerlediğimde Missy'in "Durdurun onu!" Diye bağırdığını duyduğumda hızlandım ve tam denize atlayacağım sırada bir kol belime sarıldı. Koldan kurtulmaya çalışırken "Sakin ol." Demesi ile bu kişinin Neteyam olduğunu anladım.
"Bırak beni skxawng." Güldü ama bırakmadı. Gülmesine daha da sinirlenirken eğildim ve kolunu ısırdım. Bağırdığında parmağımı geçirerek çıktım kolundan.
Denize atladığımda su aniden yüzüme çarptı ve nefesimi doğru düzgün tutamadım ama bu umurumda olmadan hemen yüzdüm. Arkamdan bağımı çektim ve tam bağ kuracakken sarmal beni geriye doğru itti ve suyun etkisi işlemeden baya ileriye gitmiştim. Eywa daha fazlasını öğrenmeme izin vermiyordu.
Sudan çıktığımda gerçekten kayalardan baya uzaktaydım ve beni gören Lo'ak, "Bakın orada!" Dediğinde hızla açıldım ve yüzmeye başladım. Hepsi ilu'larını çağırdığında nefesimi tutup suya daldım. En dibe kadar yüzdüm. Bir su yaprağının arkasına saklandım ve yüzeye bakarak onların gitmesini bekledim. Seslerini duyamıyordum ama yakına geldiğini dalgalanan sudan anlamıştım. Yüzeyden geçtiklerinde nefes yavaştan daralıyordu. Hepsinin geçtiğine inandığımda yüzeye doğru yüzmeye başladım. Nefesim gittikçe daralıyordu.
Tam yüzeye çıkacağım esnada ayak bileğimden birisinin tutup beni kendine çekmesi ile panikle elimi arkaya getirip kim varsa ona vurmaya, zarar vermeye çalıştım. Elimi tek de tuttu ve arkama getirerek birleştirdi. Nefesim tamamen daraldığında öksürmeye başladım. Bunu anlamış olacak ki beni hızla yüzeye çıkarttı.
"Çocuklar! Siz gidin ben onu getiriyorum." Ses yine tanıdık geldiğinde sinirimin tekrar boğazıma kadar dayanmasını hissettim.
"Bırak beni Neteyam." Elimi kurtarmaya çalışırken daha da sıkı tuttu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Avatar: Kâinat Sa'vena
Ficción GeneralSlow Update! Neteyam Kurgusudur! ----> ༆Metkayina da bir bebek doğdu. Bu bebek diğer Na'vilere göre oldukça farklıydı ve bu bebeğe iki isim verildi. "Plorena! Aydınlık taraf. Sa'vena! Karanlık taraf." Diye ses çığırıldı. Bebek asla isminin anlamını...