I Love You And Me / JenSoo

Love (19)-(M)

Kendimi yatağa atar atmaz son 2 gündür olan biten her şeyi düşünmeye başladım. O kaldığım evde 2 gün boyunca sesler hiç kesilmemişti. Çatışma sesleri, çığlık sesleri, cam kırılma sesleri beni aşırı korkutmuştu. Ama şuan iyiydim. Jennie de yanımda yatmış saçlarımı okşuyordu. Onun yanında cennetteymişim gibi hissediyorum. Bana öyle bir his veriyor.

"Suho'nun bu kadar sakin davranacağını hiç düşünmemiştim." Jennie derin bir nefes alıp konuştuğunda göz kırptım. "Kendisininde yönelimi bisex olmalı."

"Hayır o gay." Başımı ona çevirip konuştuğumda onun gözleri benimkilerle buluştu. "Benimde ilk kez kız arkadaşım olduğu için sevinmiştir."

"Senin gibi kızın ilki olmak güzel." Bana yaklaşmaya başladığında gülümseyip yatağın başlığına yaslandım. Ellerimi onun omzuna koyduğumda gözleri dudaklarıma kaydı.

"Erkeklerle fazla konuşuyorsun." Konuşmaya başladığımda gözleri dudaklarımdan ayrılıp gözlerime bakmaya başladı. "Benden başka kimseyle fazla yakın olma."

"Temas bağımlısı olduğum için kendimi tutamıyorum bebeğim özür dilerim." Derin bir nefes alarak ona daha fazla yaklaştım ve gözlerinin tekrardan dudaklarıma kaymasını sağladım.

"Sadece bana bağımlı ol." Dudaklarına yaklaşıp onu öpmeye başlayacağım sırada birden kapı açıldı ve bizde korkudan birbirimizi ittik.

"Lan Jisoo senin kilodun neden benim çekmecemde-" Suho elinde ki kilodum ile içeriye girer girmez Jennie ile beni gördükten sonra hemen kapının arkasına geçti. "Ay pardon böldüm mü? Çok ayıp ettim. Gerçi sizin yaptığınızda ayıp ama-"

"Suho!" Hemen yataktan kalkıp onun yanına gittim ve onu odadan çıkardım. "İnsan kapıyı çalar niye dan diye giriyorsun!"

"Kilodunun ne işi var o zaman!" Utançla kilodumu elinden aldım ve kafasına yavaşça vurdum. "Karıştırmış olabilirim!" Dedim sesimi birazda olsa kısarak.

"Ben pembe mi giyiyorum?" Hızlıca Suho'yu merdivenlere kadar götürdüm ve ona el salladım.

"Görüşürüz abi!" Hızlıca odamın kapısına gelip içeriye girdim. Arkamı döndüğümde yatakta oturmuş ve bana gülümseyen Jennie'yi gördüm. Utançla kilodumu çekmeceye koydum ve onun yanına oturdum.

"Kilodun güzelmiş." Başımı eğdiğim sırada o devam etti. "Sana yakışmıştır."

"Evet, yakıştı." Dedim ve utancımı yok etmek için birazcık ona yaklaştım. O bunu fırsat bilmiş gibi dudağıma bir öpücük kondurdu. "Sana yakışmayan bir şey yok bu dünyada. Ama ben daha çok yakışırım."

Jennie yavaşça beni yatağa yatırdı ve üstüme çıktı. Saçlarımı okşarken de gözleri dudaklarıma bakıyordu. Yavaşça narin dudaklarını benim dudaklarıma değdirdiğinde onu ne kadar özlediğimi fark ettim. Ellerim onun saçlarına gittikten sonra onun elleri de aşağıya doğru iniyordu. Burnum onun kokusuyla, dudaklarım onun dudaklarıyla, vücudum onun elleriyle sarılırken o bana daha fazlasını vermeye çalışıyordu. Onun varlığı bana yeterken fazlasını istemiyordum bile.

Elleri tişörtümün içine girip karnımı okşamaya başladığında hissettiğim sıcaklaklık sayesinde ağzımdan küçük bir inleme çıkmıştı. O kemikli elleriyle üstümde ki tişörtü bir çırpı da çıkarıp yere fırlattı ve beni daha da altına aldı. Bunları yavaşça yapması vücudumu daha da devreye sokarken eli sonunda pantolonumu bulmuştu. Hâlâ dudaklarımı nefessiz bir şekilde emerken elleri ondan daha hızlıydı. Saniye de pabtolonumu çıkarıp fırlattı ve sertçe beni okşamaya başladı. Evde canım abiciğim olduğu için inlememeye çalışıyordum fakat kendimi tutamıyordum. Sert okşamaları daha da hızlanırken ağzım tam açılmıştı ki telefonuma bir bildirim geldi. İkimizde dudaklarımızı ayırıp birbirimize bakmaya başladığımızda ben yavaşça masadan telefonumu aldım ve Jennie hâlâ üzerimdeyken telefonumu açtım.

"Lisa atmıştır herhalde." Mesajlara girip mesaja baktığım sırada kaşlarımı çattım.

SuhoxJisoo

Suho: arkadaşlarla dışarı çıktım evi dağıtmadan istediğinizi yapabilirsiniz abisinin gülü💃🏳️‍🌈💪

"Ne yazmış?" Gülümseyip mesajı Jennie'ye gösterdim. Sırıtarak telefonu elimden alıp tekrardan masaya koydu ve bana daha da yaklaştı.

"Ne güzel işte. İşimize dönebiliriz."

Dudaklarımız tekrardan birleştiğinde bu sefer daha da hızlanmaya başladık. Ben onun üstünü çıkarırken o benim dudaklarımı ısıraya başladığında hızlıca yapmaya başladım. İkimizde iç çamaşırlarıyla kaldığımızda altımda hissettiğim ıslaklık yüzünden dudaklarını ısırmaya başladım. Eli arkama gidip sütyenimi çıkardığı anda benden ayrıldı ve aşağıya doğru inip göğüslerimle ilgilenmeye başladı. Ellerimi saçlarına atıp çekmeye başladığında göğüslerimde hissettiğim sertlikler daha da inlememe sebep oluyordu. Göğüslerimle ilgilenmeyi bırakıp yukarıya çıktı ve gözlerime bakmaya başladı. Dudaklarımı yumuşak bir şekilde öptükten sonra aşağıya indi ve yavaşça iç çamaşırımı çıkardı. Bana sinsice bakıp yüzünü gömdüğünde inleyerek kafamı geriye attım ve zevki yaşamaya başladım.

Dişleri bütün duvarlarımı ezerken, ben sadece inleyerek onun daha fazla sert olmasını sağlıyordum...

Diliyle keşfe çıktıktan sonra ellerimi onun saçlarına atıp itmeye başladım. Yarın kesinlikle ayakta duramayacağımdan şüpheliyim. Eğer eliyle de içime girerse, daha da kötü olacağım.

Artık kendimi onun ağzına bırakıp sıvımı emmesine izin verdikten sonra o da zevkle hepsini emmiş ve dudaklarıma yönelmişti. Kendi tadımı onun dudaklarından alırken onun elleri hiç rahat durmuyordu bile. Ben hâlâ onun dudaklarını emerken o ise bir parmağını içime göndermiş, gözlerimin sonuna kadar açılmasına sebep olmuştu. Onun gözlerine bakarak inlediğim sırada o bundan memnun olmuş bir şekilde bir parmağını daha gönderdi. Dudaklarından ayrılıp kafamı geriye atatrken gözüken mükemmel boynum sayesinde o da boynuma yönelmiş, oraya kendi izlerini bırakmaya başlamıştı. Ellerim onun göğüsleriyle oynamaya başladığında o ise dudaklarını boynumdan ayırmış ve boğuk sesiyle inlemişti.

Hassas noktama geldiğinde bu sefer gözyaşlarımı tutamamıştım. O da anlayıp o noktaya vuruşlarını yaparken ben ise ellerimi onun göğsünden ayırdım ve omzunu tutarak tırnaklarımı geçirdim. O hırsla daha da hızlanırken, ben ise daha da tahrik oluyordum...

Artık sona geldiğimi anlayınca dudaklarına yöneldim ve dudaklarının üstüne inleyerek bütün sıvımı boşalttım. Derin bir nefes alarak yavaşça gözlerimi açıp ona bakmaya başladığımda o ise sıvımı emdikten sonra bana bakmaya başlamıştı. Ağzının yanlarında benim sıvmın olduğunu fark edince dilimle oraları yalayıp dudaklarının üstüne küçük bir öpücük koydum ve ona sarılmaya başladım. Yanıma yatıp elleriyle beni sardıktan sonra saçıma bir öpücük koydu ve beni kucağına alıp yataktan kalktı. Ben ona şaşkınca bakarken o ise gülümseyerek yanağıma bir öpücük kondurdu.

"Banyo da devam edelim biraz da." Ben sakin olmaya çalışıyorum, ikinci tur istiyor. Fakat bende istiyorum. Ama yorgunum. Ya nolacak? İkinci tur neden olmasın ki?

*********
Öldüm sandınız değil mi? Ekfkdkkdfkfkfk
Merak etmeyin sadece yoğunum, fici unutmus değilim:)
Diger fice daha bölüm yazamadım, üzgünüm:(
Yogunlugum biter bitmez geri döneceğim:)
Ayrıca, bu kadar beklemenizin ardından bir smut size hediye:)

Oy vermeyi unutmayın:))