12. BÖLÜM

6.1K 280 11
                                    



Esma~

Emin. Kocası. Kendinden iki yaş küçük kocası. Kendisini yıllardır seven kocası. Kaçalı tam tamına bir hafta olmuştu. Lakin kaçtıklarının ertesi günü köyde kopan kıyamet kulaklarına gelmişti. Kasabayı da arıyorlardı artık. Emin işe gidemiyor. Evin ihtiyaçlarını da arkadaşı hallediyordu. Elif arada bir uğruyor yardımcı oluyordu bana.

Korkuyordum. Bir haftadır aynı yastığa baş koyuyor. Parmağımızın ucunu bile birbirimize değdirmiyorduk. Kor alevmiş yanacakmışız gibi hissediyorduk.

Emin eğlenceliydi. Beni sürekli güldürüyor acımı unutmamı sağlıyordu.

Bir haftanın dolmuş olmasıyla Emin'in korkusu yavaş yavaş dinmiş bu sabah işe gidecekti. Hala bir miktar paramızın olduğunu söylese de hepsini bitirip dımdızlak kalmak istemiyorduk. Elif hemen hemen hergün uğruyor yoldaşlık ediyordu bana. Hatta bugün gelirken bana çeşit çeşit ipler alacaktı. Canım çok sıkılıyordu. Yaptığım el işlerini satabileceğimi bile söylemişti. Benimde Emin'e bir katkım olurdu belki.

Saat yediye geliyordu artık kalkmalı ve Emin'e kahvaltı hazırlamalıydım. Aç gönderemezdim onu. Yanımda yatıyordu. Bana doğru dönük elleri kafasının altında dudaklarını büzmüş uyuyordu. Çocuktu o daha. Nasıl kıymıştım ona. Nasıl tek bir sözüne kanıp peşine takılıp gelmiştim buralara. Bu yükü nasıl yüklemiştim omuzlarına. Küçücüktü daha. Yorulacaktı. Belki de başka birini sevecekti. Vazgeçecekti. Birşey diyemezdim. Çıkardım hayatından.

Ellerim yavaşça uzandı saçlarına hafif sarıya çalan kumral saçları vardı. Yakışıklı adamdı Emin. Yavaşça okşadım saçlarını. Kocam olarak değil küçük çocukmuş gibi.
Sonra kalktım yataktan üstümde uzun kolları kısa bir elbise vardı. Saçlarımı toplamadım. Önce lavaboya gidip elimi yüzümü yıkadım.
Mutfağa geçip bir haftadır olduğu gibi ilk çayı koyarak kahvaltıyı hazırlamaya başladım.
Emin çayı o kadar çok seviyordu ki günde dört kez çay demliyorduk. Hiç durmadan içebiliyordu. Ben onun aksine bir her demleyişimizde bir bardak içiyor bırakıyordum.
Onu yavaş yavaş öğreniyordum.

Menemenin altını kapatıp küçük iki kişilik masamıza koydum herşey hazırdı. Ama Emin hala uyanmamıştı.
Şimdi gidip onu uyandırmak lazımdı. İlk günden işe geç kalmasını istemiyordum.

Mutfağın çaprazındaydı zaten oda iki adım sonra odaya girdim. Emin hala aynı pozisyonda uyuyordu.

"Emin."

Duymuyordu. Biraz daha yüksek sesle bağırdım.

"Emin."

Allah allah normalde ilk seslenişimde kalkardı. Yanına yaklaştım biraz daha. Yüzü bana ters olduğundan üzerinde kafamı uzatıp yüzüne bakmaya çalıştım. Gözleri hala kapalıydı.

"Emin."

Birden gözlerini açmasıyla aklım başımdan gidiverdi.

"Hihhh."

Beni kollarımın altından yakalayıp yatağa yatırdı. Kalbim ağzımdaydı. Ölüyor muyum?

Kalkmaya çalıştım lakin izin vermedi. Kolları başımın yanında yüzü yüzümün hizasında üzerimdeydi.
İçimi amansız bir telaş kapladı.

"Emin bırak."

Parıl parıl parlayan gözlerinde ki o sönüşü izledim.

"Bir kez. Yalvarırım bir kez çekeyim kokunu içime. Bir haftadır sana söz verdim diye kokunu çekmeye bile çekiniyorum."

"Emin gözünü seveyim yapma böyle."

Yüzünü biraz daha yaklaştırdı yüzüme.

"Yalvarırım Esma. Kulun köpeğin olayım."

ALÇİN(+18)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin