ŞANS

22.Bölüm

helloooooooooo

--------

"Demir benden ne istiyorsun? Öldürmek mi istiyorsun?"

Sorduğum soru karşısında şaşırmadı. "Asena yeri ve zamanı değil şuan." dedi derin bir nefes vererek. "Aksine tam zamanı. Ben beni öldürmek isteyen bir adamla bu kadar yakın olmak istemiyorum. Korkuyorum Demir. Bu yüzden zaman geçmeden bana her şeyi anlatman gerekiyor." dedim. Demir "Kork Asena. Ama benden değil. Yapacaklarımdan." dedi.

Refleksle bir adım geri çekildim. "Ne diyorsun?" diye sordum. "Anlatacağım." dedi. Ve anlatmaya başladı.

"Kardeşim seninle aynı yaştaydı. Cenkten de bir yaş küçüktü. Aynı senin gibi. O sıralar Cenk ile sevgili değilmişsiniz galiba ama sevgili gibi davranıyormuşsunuz. Yeliz,Cenk'e aşıktı. Siz lise üçe Cenkte lise sona giderken Yeliz ağlayarak yanıma geldi. Ne olduğunu sorduğumda aşkını itiraf ettiğini ve sevgili olduklarını ama sizi öpüşürken gördüğünü söyledi. O zamanlar 'bir şey olmaz,üzülme' diyordum ama Yeliz takıntılıydı. Lisenin başından beri Cenki seviyordu. Sizi öpüşürken görünce de delirmişti. Psikolog tehlikeli durumda dedi. Daha sonra Cenk ile seni tekrar görmüş. Bir iki ay sonrada intihar etti." dedi.

Şaşkındım ve ne yapacağımı bilmiyordum. "Yeliz mi?" diye sordum. Yeliz ile aynı sınıftaydık. "Demir ben gerçekten sevgili olduklarını bilmiyordum. Hatta o sıralar biz sevgili olmaya başlamıştık. Eğer sevgili olduklarını bilseydim yemin ederim böyle bir şey yapmazdım. Demir özür dilerim." dedim. Aslında özürüm Yeliz'e idi.

"Özürler bir işe yaramıyor Asena." dedi. "Ne yapacaksın?" diye sordum. "Sana en baştan söylüyorum. Eğer aşkın korkundan daha fazlaysa birlikte oluruz. Çünkü ben kardeşimin kanını yerde bırakmayacağıma dair yemin ettim. Evet sanki başka insan yokmuş gibi sana aşığım. Ama bu bana engel olmaz. Sana kimse zarar veremez. Ben hariç. Kararını verirsin. Aşkın mı? Korkun mu?" dedi ve masaya geri döndü.

Ne yapacaktım? Demir bana açık açık sana zarar vereceğim demişti. Korkuyordum ama içimde Demir'e karşı güven vardı. Aşık mıyım bilmiyordum ama net bir şekilde ondan etkileniyordum ve hoşlanıyordum.

Masaya döndüğümde Demir,Senem ile konuşuyordu. İyi anlaşmışlardı. Yavaşça masaya ilerledim ve yerime oturdum. Bardağımdaki alkolü tek yudumda içtim. Beynimi uyuşturuyordu ve bu iyi hissettiriyordu. Yandaki içilmemiş alkolleri de içerken Senem yanıma geldi. "Yavaş iç. Daha eğlenmeye gideceğiz." dedi. Kafamı salladım. Daha fazla içmeyip geriye yaslandım. Bacak bacak üstüne atıp düşünmeye başladım.

Çıkmıyordu. Aklımdan çıkmıyordu. Şu sıralar zaten ondan başka bir şey düşünemiyordum. Bana ne yapacağını bilmesem de bana zarar vermez gibi geliyordu. Demir çok sert gibi görünsede bana karşı çok nazik ve çok tatlıydı.

Yanımdaki sandalye çekilince arkaya attığım başımı düzeltip oturan kişiye baktım. Demir sandalyeyi düzeltip tam karşımda oturmuş oldu. Nereme baksa oranın uyuştuğunu hissediyordum. Gözlerime bakınca ne düşündüğünü kestiremiyordum. "Neden Demir?" diye sordum. "İntikamını benimle tanışmadan öncede alırdın. Neden bana kendini tanıttın?" diye sordum. Demir geriye yaslandı. "Seni seviyordum. Bunu bilmeni istiyordum." dedi. Kafamı önüme çevirip iki yana salladım. "Ne yapacağım?" diye sordum kendi kendime.

Demir "Kalbin ile aklın savaş içerisinde. Hangisi galip gelecek bende merak ediyorum." dedi. Bana karşı bu kadar acımasız olmazdı. Umuyorum ki olmasın.

~

Demir hala gitmemişti ve yanımda oturuyordu. Hiç konuşmadan bir yerlere bakıyorduk. O bana ben etrafa. Senem onunda eğlenmeye gelmesi için ısrar etmişti. Demir de kabul etmişti.

Bir kaç kişi kalınca gideceğimizi anladım. "Hadi Asena hadi Demir gidiyoruz." dedi Senem. Kafamı sallayıp ayağa kalktım. Demir de ayağa kalktı. "Neyle gideceğiz?" diye sordum. "Taksi çağırdık. İki tane." dedi. "Senem 10 kişiyiz. İki taksi ne?" diye sordum. "Sen Demirle gidersin diye düşündüm ya." dedi imalı bir şekilde. "Ne gerek-" derken Demir lafımı böldü. "Aynen öyle. Benimle gelir." dedi Berkay'a da bakış atmayı ihmal etmeyerek. "neyse çok ısrar ettiniz." dedim ve kafeden çıktım.

Demir de yanımda yürüdü ve arabaya bindik. Gideceğimiz yeri söylediğimde şaşırmıştı. "Bende neredeyse her gün gidiyorum oraya." dedi. Aniden döndüm ve "Her gün?" diye sordum. Kafasını salladı. "Ne yapıyorsun her gün orada?" dedim bu sefer de. Demir bana döndü ve gülümsedi. "Sen gidince ne yapıyorsan onu." dedi. Okey galiba bu laf sokmalarımız bitmeyecek hiçbir zaman.

~

Gideceğimiz yere geldik ve içeri geçtik. Senemlerde gelmişti. Hep beraber içmeye başladık. Ben daha fazla içerken Demir sadece beni izleyerek içkisinden bir iki yudum alıyordu. Zaten biraz sarhoşken şimdi tam anlamıyla sarhoş olmuştum. Ayakta bile zor dururken dans etmeye başladım. Demir sadece bana odaklanmıştı. Arada ona bakıyordum. Masaya yakın bir yerde dans ediyordum. En sonunda dengemi kaybedip düşerken Demir kollarını belime sardı. Düzelince "Gel otur biraz." dedi. Kafamı sallayıp sandalyeye oturdum.

Barmenden içki isteyince Demir "Daha fazla içme. Yeterince sarhoşsun." dedi. Omzumu silkeleyip kafama diktim. Bardağı geri indirince "Bana zarar vermezsin sen." dedim sarhoşluğun etkisiyle saçmalamaya başladım. "Yani değil mi? Sen bana aşıksın. İnsan sevdiğine zarar verir mi ki?" diye sordum. Demir "Fiziksel vermese de psikolojik olarak verir." dedi. "heh bak doğru tam benim konum. Psikolog olursam ilk kendimi tedavi edeceğim zaten." dedim.

Her bardağı tekte bitirirken artık önümü bile zor görüyordum. Senem yanımıza gelip halime baktı ve yüzünü ekşitti. "Az iç şunu az. Kaç kere söyleceğim ben sana?" dedi. "İçmedim ne içmesi?" dedim ve ayağa kalktım. "Bak gayet iyi-" derken yürüyemeyip oturan Demir'in üstüne düştüm.

Demir ayağa kalktı ve koluma girdi. "Ben Asenayı evine bırakıyorum." dedi Senem'e. "Niye ya ben gitmiyim." desem de Demir'in bakışlarıyla sustum. Demir beni götürmeye çalışırken Berkay geldi. "Asena dans edelim mi?" diye sordu. Olur anlamında kafamı sallarken Demir araya girdi. "hadi yürü git işine." dedi ve yürütmeye devam etti. Fakat ben yürüyemiyordum. Ayağımdaki topuklular yüzünden sürekli bileğim burkuluyordu ve etraf yamuktu. Demir bunu fark edip beni kucağına aldı.

Arabaya getirdiğinde beni ön koltuğa oturttu. Geriye çekilirken saçlarımı kokladığını hissetmiştim.

Eve giderken saçma şeyler söylüyordum. "Demir beni aldatır mıydın?" diye sordum. "Hayır." dedi. "Demir peki ben çok mu sıkıcıyım? Bana katlanamıyor musun?" diye sordum bu kez de. Demir bana bakıp "Hayır Asena sıkıcı değilsin. Ve sana katlanıyorum. Ve gayet de mutluyum." dedi.

"O zaman bırak intikam işini. Beraber mutlu olamaz mıyız? Beni seviyorsun Demir. Bana zarar verme. Hiçbir anlamda. Diğerleri yaparsa kaldırırım ama sen yaparsan bunu kaldıramam."

-------

bolumu uzun yaptim bakin ne kadar dusunceliyim 🙃

yorumlarinizi ve tavsiyelerinizi alalim????

oy vermeyi ve yorum yapmayi unutmayinnn diğer bölümde görüşmek üzere 😚