|1.KISIM|
12.BÖLÜM: YİTİK RUH
-Kerim Erginsoy.Ansızın çıkagelen bir acının acı sandıklarımızı silip geçtiğini hayat biraz sert öğretmişti, bir gecede öğretmişti. Bu öyle ani bir yaraydı ki kanını durdurabilmek şöyle dursun, tam olarak nereyi acıttığını bile kavrayamıyordum. Ama hepsinden beteriyse canımdan geçtim canımın en içini nasıl ayakta tutabileceğimi asla bilmiyordum.
Elimdeki izmariti kül tablasına bastırırken yüzümü arkaya doğru çevirdim, Leylamın uykuda bile acılı görünen yüzünü seyrettim. Yüzüne o uyurken bile zor bakıyordum. O uyanınca ne yapacağımı asla bilmiyordum. Suçum nasıl hafifleyecekti, o beni yardıma çağırırken duymayışımın sonuçları nasıl geçecekti bilmiyordum. O sonucun bu kadar ağır oluşunu kabullenemiyordum.
Ben onun saçının teline dokunmaya kıyamıyordum, onun her yerine el sürmüşlerdi. Ben onun en ufak acısına göz yumamıyordum, onun en değerlilerini alıp kalbini deşmişlerdi. Ben onun akıttığı tek gözyaşına kendimi paralardım, onun gözlerini yaş akıtamaz hale getirmişlerdi.
Ne yapacaktım? Ben onu o acıdan yükleriyle nasıl ayakta tutacaktım? Öyle derin bir yarayı nasıl saracaktım?
Paketteki son sigarayı da yakıp ondan nefeslenirken önüme döndüm. Yeri izleyerek geçirdiğim kaçıncı saatteydim bilmiyordum ama odaya şafağın yaklaştığını gösteren mavimsi renkler dokunmaya başlamıştı, muhtemelen güneşe yarım saat anca kalmıştı. Leyla yorgunluğunun üzerine yediği sakinleştirici yüzünden hâlâ uyuyordu, uyandırmaya da asla cesaretim yoktu. Annesi ve babası polislerin kontrolünde hastanede, inceleme altındaydı. Otopsi yapılması için bir sebep kalmamıştı ama birkaç inceleme gerektiğini söylemişlerdi. Gömülmeye hazır bir halde buraya getirileceklerdi ve onları bekliyorduk.
Onlara bunu yapan piç herif öleli saatler olmuştu ve cesedi polislerin elindeydi. Üç hayatı birden katletmiş sonra da bir halt yaşamadan geberip gitmişti.
İyi ki, diyordu insan bazen, iyi ki cehennem var.
Leylanın cenazede olmaması gerektiğini düşünüyordum. Ölümlerine tam olarak şahit olmuş muydu ya da o an bilinci yerinde miydi bilmiyordum ama onların ölü bedenlerinin o perişan halini görmesini istemiyordum. Onları son kez görmek en büyük hakkı olsa da bu ona asla iyi gelmezdi, biliyordum. Uyandırmayıp yeni bir hata daha yapacaktım ama asla ilk hatam kadar büyük değildi bu, onun imdadına yetişemeyişimden büyük bir hata olamazdı bu. Onlar Leyla kendine gelmeden toprağa verilmeli ve ne derece kötü katledildiklerini öğrenmemeliydi...
Yanağıma inen yaşı elimin tersiyle silerken bacağıma düşen sigara külünü itip sigarayı söndürdüm, odamın kapısının tıklatılışıyla ayaklanıp kapıya ilerledim. Gelen abimdi, arkasındaki de annem.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ZİHNİN ENKAZI
RomanceSevmek panzehirken hudutsuzca sevmek zehirdi. Lakin bunu fark ettiğimde iş işten çoktan geçmişti.