𝐀𝐫𝐞 𝐖𝐞 𝐓𝐨 𝐘𝐨𝐮𝐧𝐠 𝐅𝐨𝐫 𝐓𝐡𝐢𝐬?

28.

Hayden sınıftan çıktı. Derin bir nefes aldım. Saçlarımı karıştırdım. Çok mu üzerine gittim?

Hızla sınıftan çıktım. Ders zili çalmıştı. Koşup dışarı çıktım. Derin derin nefesler alıyordum. Etrafda ki bir kaç kişi bana bakıyordu.

Olacağını anladığımda koşarak ordan uzaklaştım ve ormana daldım.

Nefes alış verişlerim giderek hızlanıyordu. Ellerimi havaya kaldırıp çığlık attım.

Tam o sırada önüme bir kaç ok ve kurşun atıldı. Çığlık atarken koruma ya da telekinezi kullanmıştım. Bu yüzden  hepsini tutabilmiştim.

Okları ve kurşunları bırakıp etrafıma baktım. Kimse görünmüyordu. Bu işte biz iş var. Önce Dylan. Şimdi de bu...

Anladığım şeyle gözlerim kocaman açıldı. Koşmaya başladım. Okula doğru koşuyordum. Deli gibi koşuyordum. Hızla kapıyı itip içeri girdim.

Scott'ın sınıfını bilmiyordum. Ve hepsi derse girmişti. Herkes ve bizimkiler.

Bağırsam herkes çıkar. Ayrıca bu katta olmayabilir. Sürüde ki herkesin duyması gerekiyor. Bu demek oluyor ki...

5 saniye içinde bir iki kişinin merdivenden inme sesini duydum. Ve Scott. Yanında Malia da vardı.

Hemen durduğum yerde ki yan sınıfın da kapısı açıldı Liam çıktı.

Ve arkamda ki koridordan Lydia ve Stiles çıktı.

E: birileri var. Kötü birileri. Hunters...

Sm: NE?!

Lm: bu nasıl mümkün olabilir? Kim? Argent değilse kim?

E: bilmiyorum. Dylan'ı da onlar öldürdü.

Ld: bunları nerden anladın öyle birden.

E: aslında birden değil. Ormana gittim az önce. Ok falan attılar.

Hepsi: NE?!

E: hey iyiyim sorun yok. Korudum kendimi.

Sm: nerde?

E: ne?

Sm: oklar, kurşunlar falan nerde atıldı? Göstermen lazım.

E: tamam gelin.

Birlikte okludan çıkıp ormana gitmeye başladık. Ormana girdik. Atıldığı yere geldik. Yere baktım. Hiç bir şey yoktu.

M: burda bir şey yok?

E: vardı! Buradaydı ve atıldı eminim.

Sm: biri almış olabilir mi? Yani arkandan toplamış olabilir mi? Kendini belli etmemek için?

E: bilmiyorum. Ama burdalardı eminim.

Yürümeye başladım.

E: keşke alsaydım. En azından bir tane kurşunu ya da ok'u.