35. BÖLÜM: Amaç.

190 8 4
                                    

Yeni bir güne açtım gözlerimi yavaşça, baktım etrafa çektim mis gibi havayı.
Sonra Devrime döndüm, öptüm kusursuz yanağını.

Kalktım yataktan, geçtim aynanın karşısına. Sordum kendime: Ben bu adamı hak edecek ne yaptım? Ben bu adama yakışıyor muyum?
Sonra arkadan o geldi, sarıldı belime; koklayarak öptü boynumu. Aynadaki yansımama baktı "Evet" dercesine.
Gülümsedim.

Devrim kahvaltı için ekmek almaya bakkala gideli yarım saate yakın olmuştu. Panikleyecek hiçbirşey olmasada hızla telefonumu alıp Devrimi aradım hızla.
Birkaç defa çaldıktan sonra hele şükür açıldı.

"Efendim bebeğim?" dediğinde derin bir nefes vererek cevapladım.

"Nerdesin hayatım? Merak ettim seni." diye sorduğumda telefondan bağırış sesleri gelmeye başladı.

"Devrim noluyor orada!?" dediğimde Devrim hızla yanıtladı.

"Korkma güzelim, bizim buradaki bakkal az ileriye taşınmışta oraya gittim bende sonra bir kavga çıktı. Adam karım kaçtı diye bağırıyor falan, işte bende onlara engel olmaya çalıştım. Benlik bir sıkıntı yok merak etme." inanmak istercesine başımı sallayıp sustum birkaç saniye.

"Peki, ama çok karışma dikkat et kendine. Seviyorum seni." diyerek telefonu kapattıktan sonra kapı çaldı.

Ağır ağır kalkıp kapıya doğru ilerlerken bir anda bir gümbürtü geldi. Korkarak adımlarımı hızlandırdım ve kapıyı açtığım gibi yere baktım.
Y-yerde bir kadın oturmuş ağlıyordu...
Ne yapacağımı bilemeyerek bende yere çömelip ona bakmaya başladım.

"İyi misiniz?" diye sorduğumda kadın kafasını kaldırıp bana baktı.
Bu kadın... Anneme çok benziyordu.

"Beria!" diyerek bir anda bana sarılarak ağlamaya başladığında neye uğradığımı şaşırarak bende ona sarıldım sadece.
İsmimi biliyorsa tanıdık fakat böyle bir kadını tanımıyordum. Onun hakkında tek bildiğim şey anneme çok benzemesiydi...

Devrim kadına çay koyduğunda kadın yorgun bir gülümsemeyle alıp içmeye başladı.

"Siz kim oluyorsunuz tam olarak?" diye sorduğunda kadın bir bana bir Devrime bakıyordu.

"Ben Berianın teyzesiyim." dediğinde şaşırarak ona bakakaldım.

"Nasıl? Benim teyzem mi varmış!?" deyiverdim bir anda. Devrim soruma gizlice gülerken ona sert bir bakış attım sadece, boğazını temizleyerek ciddiyetine geri döndüğünde bende tekrardan yanımda oturan kadına döndüm.

"Peki benim niye hiç haberim yok bu durumdan?" diyerek şüpheci bakışlarla kadını izlemeye başladım.

Biraz fazla mı sorgulayıcı oldu? Hayır tabikide, sormak en doğal hakkım.
Kadın yerinde kıpırdanıp gözlerini halıdan ayırmadan "Annen istemedi, kimseyi." dediğinde kaşlarımı çatarak alaycı bir yüz ifadesi takındım istemeden.
Hemen kendime geldim.

Devrim "Neyi tam olarak?" diyerek araya girdiğinle sözde teyzemle aynı anda bakışlarımız ona çevrildi.

Doğrulup tam ağzını açacakken dışarıdan bir silah sesi geldi.
Devrimle birlikte bekletmeden ayağı kalktığımızda benim aklım ne kadar inanmasamda o kadındaydı. Omuz üstünden göz ucuyla ona baktığımda tepkisiz ama korku dolu gözler görüyordum.

"Bu neydi şimdi?" Devrimin sesiyle ona döndüğümde ağzımı kapatıp aklımı konuşturmaya başladım.

İlk önce bakkalın orada bir adamın karısı kaçıyor, hemen sonra kapıma teyzem olduğunu söyleyen biri geliyor. Daha sonrada söylememi annen istemedi diyor ve şimdide hemen yakınımızda bir silah sesi duyuluyor...
Annem hep kavga çıkartmaya meyilli olan insanlardan uzak dur derdi. Dur bir dakika! Tabi ya, nasıl akıl edemedim!?

"Kocasıyla hep kavga ediyor, sarhoş ve içip eve gelmesinden tut her saniye kavga ederler. Annemde bu yüzden onları benden uzak tutmak istedi, kavgaları olduğu için. Ben küçükken teyzem olduğunu bilseydim merak edip gitmek istiyeceğim için o da yok dedi, olay bu." diyerek duraksadım ve Devrime baktım. Meraklı bakışlarla beni izlerken kadına dönüp konuşmaya devam ettim.

"Sende artık kavgalardan bıkıp evden kaçtın ve direkt olarak aklına ben geldim, her ne kadar yasak olsada." diyerek kadını incelemeye başladığımda kadın öylece kalakalmıştı.
Devrim "Peki," diyerek konuşmaya başladığında merakla ona döndüm.

"Senin burada olduğunu nereden biliyordu?" diye sorduğunda biraz düşünüp yanıtladım.

"Çok kolay, muhtemelen annem öldükten sonra bana göz kulak olmak için beni izlemeye başladı. Kocasını bir şekilde ikna edipte yakınlarımıza taşındı." diyerek Devrimin tepkisine bakarken yarı bir şekilde teyzeme döndüm ve imalı bir şekilde "İkna etmek kolay olmuştur, değil mi?" diye sordum alaycı yüz ifadesiyle.
Zar zor yutkunmaya çalışarak gözlerini halıya dikti ve öyle durdu sadece.

"Yani amacı sadece kocasından kaçmaktı, birde bana göz kulak olmak."
Devrimin sözüyle ona döndüm ve kapıya doğru yürümeye başladım. Devrim önüme geçerek kaşlarıyla geri çekilmemi istediğinde oflayarak bir adım geriye gittim.

"Ben bebek değilim Devrim!" diye söylendiğimde gülerek elini çenemin altına koydu.

"Hayır, sen benim bebeğimsin." diyerek elini çekti ve dışarı çıktı. Arkasından hemen camdan bakmaya başladım ve ne olduğunu anlamaya çalıştım.
Bir anda arkadan bir el bezle birlikte ağzımı kapattığında çırpınmaya başladım.

Son duyduğum sesler ise "Herşey yanlış ufaklık." idi...

Özel KorumaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin