0.0

14.1K 367 250
                                    

Dorina Gegiçi As Naz Kaya

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Dorina Gegiçi As Naz Kaya

Barış Alper Yılmaz As Himself

— — — — — — — — — — — — — —

Büyük olur küçük kıvılcımın alevi.

— — — — — — — — — — — — — —

"Naz Kaya." dedi Esra Hoca kağıdına bakarak. "Buraya gel." demişti gözlüklerini çıkartarak masanın üzerine bıraktı.

"Hocam, sorun ne?" demiştim sorar bakışlarla.
Kalbimin hızla atmasına engel olamıyordum.

"Notların gerçekten başarılı Naz, senin iyi bir geleceğin var ve bunu iyi değerlendireceğinide biliyorum." demişti kahvesinden yudum alarak.

"Staj işlerin artık bitti Nazcım." demişti gülümseyerek. Şaşırmış ve mutlu olan karışık tavrımla gülümseyerek "Ciddi misiniz." diyebilmiştim.

Esra Hoca gülümseyerek başını sallamıştı. "Tercrüman olmaya hazırsın." demişti. Heyecandan Esraya Hocaya sımsıkı sarılmıştım.

"Sakin ol Naz boğuyorsun beni." demişti Esra Hoca gülerek. Boğduğumun farkına vararak ayrılmıştım "Çok mutluyum, teşekkür ederim." demiştim.

Esra Hoca gülümsemesine devam ederek
"Teşekkür etmene gerek yok Naz sen, başarılı bir öğrencisin." demişti.

"Şimdi diğer dersime yetişmem gerekiyor Nazcım, sonra görüşürüz." demişti. Esra Hoca kahve bardağını alarak odasından çıkmıştı.

~~~~~~

Eğitimimin başından beri spor tercümanlığını istiyordum.

Annemle babamın desteğiyle buraya kadar gelmiştim.

Emeklerimin karşılığını almak beni mutlu ediyordu. Ve daha fazlasınıda başaracağımı biliyordum.

Annemle babam Ankarada yaşıyorlar, ve ben İstanbula eğitimim için gelmiştim. En yakın arkadaşım Eylülle kalıyordum.

Ona bu mutlu haberi söylemem gerekiyordu. Telefonumu çıkartarak Eylülü aramıştım.

Aramama rağmen açmadığını görünce kapatmıştım. İşi olduğunu düşünerek mesaj atma kararı almıştım.

naz: okuldan beni alma şansın var mı?

naz: sana sürpriz bir haberim var
söylemiş olurum.

naz: görünce yaz seni bekliyorum.

eylül: mertin yanından ayrıldım geliyorum şimdi.

eylül: beraber eve geçeriz.

eylül: ayrıca merak ettim neymiş o süpriz?

naz: gelince öğrenirsin.

eylül: peki 30 dakikaya geliyorum.

eylül: trafik var biliyorsun, bekleticem biraz seni.

naz: beklerim sorun yok.

Daha fazla oyalanmadan okul çıkışına doğru gitmeye başlamıştım. Kapının önüne geçip Eylülün gelmesini beklicektim.

Boş bir bank aramak için etrafa bakınıyordum.

Aniden bana çarpan kişiyle elimdeki kitaplarla beraber yere düşmüştüm. Acıyla inlerken bana çarpan kişiye bakmıştım.

Kıvırcık saçlı, kahve gözleriyle öfkeyle bana bakan, kişiyle gözgöze gelmiştim.

"Önüne baksana kızım." demişti sert çıkan sesiyle.
"Asıl sen önüne baksana aptal, senin yüzünden düştüm." demiştim kaşlarımı çatarak.

Anlamamış şekilde bana gülen kıvırcık saçlı çocuğa bakmıştım. Arkasından ismini bağıran çocuk koşarak kıvırcık saçlı çocuğun yanına geldi.

"Barış beklesene abicim, arabayı park edecek zor yer buldum zaten birde sen kayboldun." demişti.

Demek ismi Barıştı.

Barışın ismini söyleyen çocuk yanımıza yaklaştı. "Barış noldu burada." demişti genç çocuk.

"Bir şey olduğu yok Yunus, yerdeki arkadaş
bana çarptı düştü." demişti kollarını birbirine sararak bana baktı.

"Yardım ediyim." demişti Yunus bana elini uzatarak. "Teşekkürler." demiştim Yunusun elinden tutarak ayağa kalkmıştım.

Üzerimi silkeleyerek yerdeki kitaplarımı toplamak için eğilmiştim.

Sinirden solunurken Barışın sırıttığını görmüştüm. Sinirime hakim olamayarak konuşmaya başlamıştım.

"Sürekli bencil mi davranırsın sen?" demiştim yere düşen kitaplarımı toplarken.

"Genelde senin gibilere bencilimdir." demişti sırıtarak.

"Daha beni tanımıyorsun bile." demiştim kitaplarımı alarak, çantamı koluma takmıştım. Barış rahat tavrını bozmayarak "Tanısam bile fikrim değişmez." demişti.

"Barış hadi yürü." demişti Yunus Barışın kolundan tutarak. "Tamam gidelim." demişti bana alaycı tavrıyla bakarak.

Gözlerimi devirerek "Çattık ya." demiştim kısık sesle.

"Kusura bakma, kendisi yorgun o yüzden böyle davranıyor." demişti Yunus yanımdan ayrılmadan önce.

Gülümseyerek "Sorun değil." demiştim Yunusa bakarak. Yunus teşekkür ederek
Barışla beraber yanımdan ayrılmışlardı.

Gözlerimi yola çevirdiğimde elini sallayan Eylülü görmüştüm. Bağırarak "Hadi Naz seni bekliyorum." demişti. Gülümseyerek "Geliyorum." demiştim.

-Bölüm sonu-

bencil ; barış alper yılmazHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin