üç; ne yapmam gerekiyor?

2.2K 137 66
                                    

ağustos,2022

"ben kerem'in antremanlara çıkması taraftarı değilim."

mertens konuştuğunda, odaya yeni girmiş olan kerem kaşları çatık bir şekilde ona baktı.

"neden?"

"bebek daha karnına yeni yerleşiyor, kendini zorlamaman gerek."

"bir aylık sayılır, bir şey olur mu ki?" kerem endişe ile sorup etrafındaki olayı bilen arkadaşlarına baktığında hepsinin kafası karışıktı.

berkan, "doktoru, yani ablamı ara sor. bilmeden hareket etmeyelim."

kerem kafasını sallayıp kimsenin olmadığı bir odaya gittiğinde cebinden telefonu çıkartıp son zamanlarda sıkça görüştüğü kişiyi aradı.

"alo, yasemin abla müsait misin?"

"evet kerem, bir problem yok dimi?"

"sayılmaz. acaba antremanlara katılsam bir sorun olur mu diye soracaktım."

"nasıl antreman yaptığınızı bilmediğim için şuan kararsız kaldım ama sakın kendini zorlama tamam mı? bu oldukça riskli."

"zaten bugünün programı o kadar yorucu değil, zorlanmam. teşekkür ederim."

"bir şey değil. kendinize iyi bakın."

"sende."

-

sahada antremanlara devam ederken kerem'in aklı sürekli başka yerlerdeydi. hareketlere odaklanamazken ve fazla kendi zorlamazken olayı bilmeyen takım arkadaşları ondaki bu mod düşüklüğünü merak ediyorlardı.

"kerem!" spor koçları yanına geldiğinde, kerem nefes nefese durdu.

"bu halin ne? hasta falan mısın?"

"ben kendimi pek iyi hissetmiyorum da. sanırım üşütmüşüm."

adam başını iki yana sallayıp uzaklaşırken arkasından bağırdı.

"bu halde antrenman yapacağına hiç yapma daha iyi. git hadi evine!"

kerem, gökyüzüne bakıp derin bir nefes aldığında içine dolan amaçsız paniğini düşünüyordu.

sonuçta bu halleri geçiciydi, bir yere gittiği yoktu.

-

"kerem, bir sıkıntın mı var? randevumuz 2 hafta sonrayaydı."

kerem, geldiği berkan'ın ablasına bakıp elini ensesine attı.

"geçen çok kalabalık geldik ve ultrasondan bakamadık bile, kan testi yapıp çıktık. bu sefer bakmak istiyorum eğer müsaitsen."

"müsaitim tabii, gelmeden önce aradın nasıl olsa. sen uzan sedyeye, aç karnını ben hemen geliyorum."

kerem sedyeye uzanıp tişörtünü yukarı doğru çektiğinde eşofmanını da hafiften indirip alt karnının ortaya çıkmasını sağladı.

derin bir nefes alıp düşüncelerinin zihnine dolmasına engel olurken konuşan doktoruna baktı.

"bu hallerinden planlanmamış bir gebelik olduğunu varsayıyorum." gözünü ekrandan ayırıp yatan çocuğa bir gülümseme verip devam etti.

"genellikle böyle durumlarda anne adaylarının çoğu tek gelir, bebeğiyle yalnız kaldıkları bu vakitte bebeği tutmak isteyip istemediğine karar verirler."

sözünü yarıda bırakıp aleti hareket ettirmeyi bıraktığında ekrandan bir noktayı parmağı ile işaret etti.

"daha küçük, büyük ihtimalle göremezsin ama orada duruyor işte bebeğin. sana çıktısının 2 kopyasını vereceğim, belki başka birine vermek istersin diye."

i'm pregnant¡, alkerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin