1. Bölüm

3.4K 67 22
                                    

Merhaba sevgili okuyucularım, satırlarıma uzun zamandır ortak olan dostlarım ve yeni okuyucularım hepiniz hoş geldinizz umarım birlikte çok eğlenecegizz 💜

Sıla

Saat 10.10

Uçağım ineli neredeyse kırk dakika oluyordu ve ben hala çok sevgili (!) kuzenimi bekliyordum beni alacaktı sözde.

İstanbul trafiğini düşünerek yerime tekrar oturup siyah sırt çantamın içinden yanımdan eksik etmediğim kitaplarımdan birisini ve renkli kalemlerimi çıkardım. Kendimi bildim bileli öğrenmeye hep aç bir çocuktum. Kitabımda kaldığım yeri ararken zihnim bana geçmişten bir hatıra anımsatmıştı.

2010 Mart

Bugün benim 11. yaş günümdü tam bir yıldır açmadığım kumbaramı babama görünmeden çantama saklayarak evden çıkmıştım. Haber vermediğim için bana kızacaklardı büyük ihtimalle ama çok uzağa gitmiyordum ki alt tarafı iki sokak aşağıda bulunan kitapçıya gidip gelecektim.

... Sevinçle merdivenleri tırmanırken tek isteğim odama girip yeni kitaplarıma başlamaktı. Etrafı kolaçan etmiş tam odama girecekken babamın sert sesi ile olduğum yerde kala kaldım.

"Sıla! Sen yine nereden geliyorsun kız? Sen benim başıma bela mı olacaksın?" babamın arkasında duran anneme baktım yalvarır bakışlarla o ise hiç oralı olmamıştı. Ben onunla göz teması kurmaya devam ederken babam elimdeki çantayı çekip aldı.

"Sen anca kitap oku zaten! Sana demedim mi bir daha görmeyeceğim diye!"

"Ama ba-" bugün benim doğum günüm..
dememe kalmadan kitaplarımı cayır cayır yanan sobanın içine attığını gördüm..

günümüz

"Kuzen çok bekletmedim değil mi? Sıla? Kızım kime diyorum ben."

"Yunus ben.." gözlerim.. psikolog da olsan kendi yaranı saramıyorsun işte. Cümlemi bitiremeyince Yunus beni göğsüne çekti ve sıkıca sarıldı. Saçlarımı okşaması beni az da olsa yatıştırmıştı.

"İyi misin?" diye sorduğunda başımı salladım. Çantalarımı alacakken o benden önce davranıp çantalarımı aldı. O önden ben arkasından arabaya bindik. Benim sessizliği bozmaya niyetim olmadığını anlayınca Yunus aramızdaki sessizliği bozan taraf oldu.

"Valla kuzen bende seni çok özlemişim hiç sorma çok iyi oldu hal hatır sorman, sağolasın." kinaye ile söylediği şeye gülüp hafifçe omzuna vurdum.

"Uzaklara daldım biraz ama iyiyim. Teşekkür ederim yanımda olduğun için. İyi ki varsın."

"Şurada bir tanecik kuzenimiz var onunda yanında olmayacaksak ölim yani." ikimizin de şen kahkahaları aracın içinde yankılanırken arabanın radyosunu açmaya çalışıyordum.

"Kuzi uzun uzun seninle dertleşmek isterim ama antrenmana gideceğim seni eve bıraktıktan sonra."

"Hiç sorun değil zaten benim için yeteri kadar iyilik yaptın bir de düzenini bozma."

"Bak ne diyeceğim bu akşam takımdan bir iki arkadaş eğlenmeye gidelim diyorduk sende gelsene hem kafan dağılır hem arkadaşlarımla tanışırsın." teklifi kulağa cazip gelse de kalabalık ortamları çok sevmiyordum ayrıca yorgunluğum da hat safhalardaydı.

Beni düşündüğü için böyle ince bir teklifte bulunmuştu hemen reddetmemek adına biraz düşündükten sonra cevap verdim. "Söz vermeyeyim ama haberleşiriz gün içinde." dediğimde başını aşağı yukarı salladı.

Masmavi gökyüzünde ucuşan kuşlar senkronize bir halde danslarını sergilerken yeryüzünde insanlar telaş içinde yaşamlarını idame ettirmeye çalışıyordu. Hava alma ihtiyacıyla camı biraz araladım.

Ah İstanbul..

Yunusakgun17 ve diğer 8

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Yunusakgun17 ve diğer 8.507 kişi beğendi.

@silaakgun: Sana geldim, içim ümitlerle dolu, beni sarhoş etme İstanbul, ne olur...

Bölüm sonu

Merhaba sevgili okuyucularım sizinle uzun bir aranın ardından satırlarda buluşmuş olmanın mutluluğunu tarif edemem. Dilerim bu hikayeyi de birlikte çok güzel yerlere taşırız. Sevgilerimle 🤍

Son Kadeh |Kerem Aktürkoğlu|Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin