Bugün Kerem'in doğum günüydü ve ben ona bir süpriz hazırlamak için şehir dışında bir seminere katılmam gerektiğini söylemiştim. Şimdi tek başıma akşama ihtiyacım olacak eşyaları toparlamaya çalışıyordum.
Seçeneğimin fazla olacağı büyük bir alışveriş merkezine gelmiştim. Reyonlara göz atarken bile çok kararsız kalmıştım. Tuğçe yengemi aramak iyi bir fikir olabilirdi belki ama o da akşamki eğlenceyi organize ediyordu.
Ne hediye alacağım sorunu da vardı tabiki. Sıradan bir arkadaşıma hediye almak için bile günler öncesinden düşünmeye başlardım ki şimdi sevgilimin hoşuna gidecek hediyeyi arıyordum. Bu ona vereceğim ilk hediye olacağı için çok özeldi benim için ve onun içinde çok özel olmasını istiyordum.
Birkaç mağaza gezdikten sonra Kerem için bir saat almaya karar verdim. Ona çok beğendiğim siyah saati alırken kendime aynı modelin bej rengini aldım.
Arabayı Kerem'in fark etmemesi adına iki sokak aşağıdaki otoparka bırakıp yürüyerek siteye gelmiştim. Güvenlik görevlisini çok az(!) tehdit ederek Kerem'in anahtarlarını almıştım. Anahtarları çantama atıp koşa koşa kendi evime geçtim.
...
Saçlarımı kurutmuş kurutma makinesini kaldırmak üzereyken telefonum çaldı. Kerem arıyordu. Şimdi çok profesyonel bir yalancı olmam gerekiyordu.
"Efendim canımın içi?"
"Napıyosun güzelim? Her şey yolunda mı?" yaa beni merak etmiş canını yediğim.
"İyiyim iyiyim, şimdi akşam yemeğine hazırlanıyordum. Yarın öğlene doğru da dönüş için yola çıkarım. Çok özledim seni."
"Anlıyorum sevgilim. Bende seni çok özledim. Yunusla dışarı çıkıyoruz haberin olsun." bozulduğu ses tonundan belliydi ama hiç bozuntuya vermemem gerekiyordu.
"Tamam tamam, iyi eğlenceler canım."
Bunu da hallettiğime göre biraz olsun rahat nefes alabilirdim. Ne giyeceğime karar veremezken en sonunda kararsız kaldığım elbiselerin fotoğrafını Kerem'e göndermeye karar verdim.
Siz: askim sence akşam için hangisini giyeyim?
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Kerem❤️: ? Kerem ❤️: bunlar sanki biraz fazla değil mi hayatım?
Siz: özenmiş olamaz mıyım? Kerem❤️:tamam Kerem ❤️:üç Kerem'in mesajını beğenip telefonumu yatağın üzerine fırlatmak suretiyle attıktan sonra askıdan saten siyah elbiseyi aldım.
Elbisenin üst kısmı korse şeklinde vücudumu sımsıkı sararken etek kısmı düz iniyordu. Makyajımı yaptığımda aynadaki aksime memnun bir gülümseme gönderdim. Daha fazla oyalanmadan üzerime ceketimi giydim. Çantamı alıp hızlıca evden çıktım.
...
İkimize küçük tatlı bir masa kurduktan sonra biraz dinlenmek için oturmuştum ki anahtar sesiyle ayağa kalktım. Ellerim tir tir titriyordu heyecandan. Ay inşallah bayılıp kalmam amin.
Kapıyı ondan önce açtım. Kerem bana şaşkın şaşkın bakarken bu haline gülmemek için zor duruyordum. "Tövbe bismillah sen gerçek misin?" evet. Çok romantik bir tepki olduğunu bende biliyorum.
Bu tepkisine karşı küçük bir kahkaha atıp sıkıca sarıldım. "Sevgilimin doğum gününü unutacak değilim. Senin için hiç olmadığım kadar gerçeğim." Kerem şaşkınlığını üzerinden atamamışken bizim için hazırladığım masayı görünce daha çok şaşırdı.
"Sen bu kadar şeyi hangi ara nasıl hazırladın? Acaba diyorum sen bana gönderilmiş bir melek misin?" utançla başımı omzuna gömdüm. Bana karşı böyle konuştukça içimde kelebekler uçuşuyordu. Onun yüzündeki mutluluk bana mutluluk veriyordu.
...
Keremle birlikte film izliyorduk. Üşüme hissiyle battaniyeyi üzerime çektim. Kerem mümkünmüş gibi beni kendine daha çok çekti. "Isıtırım ben seni." dediğinde istemsiz olarak sırıttım. Kaçamak bir öpücük bırakma niyetli öpüşmemiz sonunda ikimizde nefes nefese kalmıştık.
Alnını alnıma yaklaştırdığında yüzümü ellerinin arasına almıştı. Gülümsedim. "Bunun daha başlangıç olduğuna emin olabilirsin sevgilim bey." dedim ve tatlı bir tebessüm gönderdim.
"Sen hep gül güzelim." sımsıkı sarıldım boynuna "Sen oldukça hep güleceğim."
