NO MORAL - [NOVEL TÜRKÇE ÇEVİRİ] bxb (BL)

Beklenmedik Karşılaşma (1)

Bölüm 1

Sehun asansöre doğru yürürken, fısıltıları duyabiliyordu.

"O Doguk'tan Avukat Kang Sehun değil mi? Bu davayla bir bağlantısı var mı?"

"Neyin peşinde? Neden burada ki?"

"Binaya girerken onun fotoğrafını çeken biri var mı? Şöyle boydan bir tane."

Sehun'u farkettiklerinde, mahkeme salonunun dışında kamp kuran muhabir sürüsü, onun zayıf vücudunun etrafında toplanmaya başlarken kendi aralarında mırıldandılar.

Büyük ölçekli hukuk firmaları için ana gelir kaynakları, sivil davalar yerine kurumsal ilişkilere yönelik hukuki danışmanlık vermekti.

Kurumsal işlemlerde en öne çıkan danışmanlık alanı, yüksek vekalet ücretlerinden çıkan finansal ve şirketler hukukuydu ancak bu iki alan özünde birbirinden farklıydı. İlk madde güçlü analitik düşünceye ihtiyaç duyarken, ikincisi düşüncede esneklik gerektiriyordu.

Sehun, hukukun iki alanının sürecini işleme konusunda olağanüstüydü. Dahası, çeşitli dava türlerinde uzmandı.

Medyayla temasını en aza indirdi ancak şüphesiz mahkemelere sık sık giden muhabirler onu tanıyorlardı.

Yakınlarda duran şöförü, insanlarla çevrelenen Sehun'a yaklaştı. Ama Sehun elini kaldırıp diğerlerine beklemesini işaret etti ve acımasız eleştirili sorular soran muhabirleri dinledi.

"Siz Doguk'tan Sehun Kang değil misiniz? Eğer doğru hatırlıyorsam, sıradan ceza davalarına bakmıyordunuz. Sizi bugün buraya ne getirdi?"

"Bunun nedeni en sonki kurumsal yeniden yapılandırma davasındaki baskının çok fazla olmasını kabul etmeniz, değil mi? Benim bildiğim kadarıyla, eylemlerinizi kınamak amacıyla yerinden edilmiş işçiler, şirketi ve Doguk'u protesto etmek için toplandılar!"

"Eğer durum bu değilse, işinize gelmeyen bu durumu mevcut medyanın ilgisine mi çekmeye çalışıyorsunuz? Eğer öyleyse, lütfen bize, bunun savunma avukatıyla önceden görüşülüp görüşülmediğini söyleyin."

Sehun'un göz alıcı görünümü ve iğneleyici konuşma tarzı, medya için mükemmel bir avdı. Gerektiğinde, akbabalar için seve seve yiyecek fırlatırdı. Ancak bugün öyle bir gün değildi.

Sabırla dinleyen Sehun, elini sessizlik istercesine nazikçe salladı, ardından ağırbaşlılık ile konuştu, ''Direkt konuya giriyorum. Adliyeye gelmemin sebebi kişisel sebeplerden ötürüdür. Buraya resmi olarak Doguk adına gelmedim. Eğer herhangi bir spekülatif makalenin yayınlandığına rast gelirsem, hakkınızda yasal işlem başlatmaktan başka seçeneğim kalmayacak. Hepsi bu. Daha fazla açıklamam yok yani bu yüzden lütfen kenara çekilin."

Kısa cevabından sonra, şöförüne el hareketi ile buraya gelmesini işaret etti. Adam geldi ve insan tarlasının arasından bir yol açtı. Sehun muhabirlerin yanından geçti ve asansörün önünde durdu.

Sonunda, çift kapılı asansör açıldı ve ikisi asansöre bindi.

"Bay Kang böyle mi ayrılıyorsunuz?"

"Bir şey söyleyin, Bay Kang!"

Kendisine çaresizce yapılan seslenmeleri duymazdan gelerek kapatma düğmesine bizzat bastı.

Çıt. Kapı kapanır kapanmaz, ifadesiz yüzü sıkıntıyla çöktü. Sehun başkalarının ona olan ilgisinden nefret ediyordu. Ek olarak, kendisine hiçbir fayda sağlamayan yüksek seslerden ve kulak zarını delip geçenlerden tiksiniyordu. Ne yazık ki dileğinin aksine, genel çoğunluk tarafından bezdirilmişti.