Tanıtma (7)

56 7 0
                                    

Bölüm 7

Sehun soğukca cevapladı. Konuşmayı devam ettirmeye sebep göremeyerek odadan ayrıldı.

Odada onu yalnız bıraktı, Mihee yenilgiyle kafasını salladı.

------------------

Yoonshin sekreterin tarafından Sehun'un ofisine sürüklendi ve Sehun'un ofis koltuğuna temkinli şekilde oturdu. Yoonshin, sekretere minnettar bir bakış attı ve diğer adam da ofisten sessizce sıyrılmadan önce ona geri gülümsedi. 

Şimdi yalnız kaldığına göre sonunda ortalığı gözlemleyebilirdi.

Sehun'un ofisi şimdiye kadar gördüğü diğer ortakların ofislerinden daha ferah ve rahattı. Ama Yoonshin garip bir şekilde önceki mütevazi ofisinde daha rahat hissediyordu.

Kız kardeşi ne düşünüyordu anlayamadı. "Neden onca insan arasında Sehun Kang?" diye dışından sesli şekilde söyledi.

En sevdiği Hasidik ¹ sözünü anımsadı. "İradenin efendisi, vicdanının kölesi ol." 

Sehun atasözünün ilk yarısına uyan ama diğer yarısını görmezden gelen türden birisiydi. Bu onların resmi ortamda ilk kez buluşmaları olmasına rağmen Yoonshin, hukuk fakültesinde Sehun kıdemliyken hakkında usandıracak kadar çok sayıda söylenti duymuştu. Onun yaptıkları şeylerin dedikoduları aslen şehir efsanesiydi. 

Sehun'un zafer için her şeyi yapabilecek türden, takım elbiseli bir yılan ya da çöp olduğunu söylediler.

Eklenecek en önemli şey her zaman kazanmasıydı.

Bazı yöntemleri makulken, diğer zamanlar alçaktı. Aslında Sehun herhangi bir yöntemi kullanabilirdi. Yolsuzlukların istihbaratını almak onun hobisiydi, ve onları kendi avantajına kullanmak onun uzmanlık alanıydı. Yoonshin'in duyduğu en yaygın söylenti, ister tanık, ister avukat, ister savcı, ister de şirket çalışanı ol zayıflıklarını arar bulur ve gamsızca diğer tarafı tehdit ederdi. Süpriz şekilde Sehun'un birçok astı onu ayıpladı ama yine de onun gibi olmak istediler. Yoonshin, Sehun hakkındaki yargısını ertelemeye karar veren o küçük azınlıktandı.

Yoonshin o azınlığın bir parçası olarak burada oturmuş Sehun'u bekleyeceği hakkında bir fikri yoktu.

Avukat Song'un dediğine göre kız kardeşi, Sehun'un ona göz kulak olmasını fena halde çok istemişti. Tabii ki de Yoonshin'in diğer adamdan öğrenebilecek şeyleri vardı. Ama iki zıt kutuplar olarak, birbirlerine uzunca bir süre tahammül edebileceği hakkında şüpheleniyordu. Şansına diğer taraftan yoluna çıkmaması için uyarı yemişti bu yüzden bu talihsiz karşılaşmanın nasıl ilerleyeceği konusunda elinde olmadan rahatsız hissetti.

Zihni telaş içinde, etrafına bakarken gergince oturdu. Sehun'un masasının üzerindeki bir kitaba gözleri takıldı. 

Bu Charles Dickens'in Büyük Umutlar'ıydı.

"Benim yüzümden mi?" Yoonshin yavaşça kalkıp masaya doğru ilerlemeye başladı ama kapı aniden açıldı ve beklediği vahşi canavar içeri girdi. Bugün gözleri soğuktu, her zamanki gibi. Yoonshin ayağa kalktı ve başıyla eğilerek içten şekilde selamladı. "Merhaba. Ben Çalışan Yoonshin Do."

Sehun içeri yürüdü, masanın üstüne yerleşti ve Yoonshin'i gözlemlemeye başladı. Başını ani bir hareketle Yoonshin'i koltuğa oturması için işaret etti ve oturduğunda konuşmadan Yoonshin'i bakışlarıyla alt etti. Yoonshin hafif paniğini saklamaya çalıştı ve Sehun'la gözlerini kilitledi. Sonra Sehun'un pigmentli dudakları yavaşça ve halsizce açıldı. "Birbirimizi görüp duruyoruz."

Sehun daha rahat bir tonda konuştu. Yoonshin onunla karşılaştırıldığında güç farkını ve ona göre ne kadar küçük olduğunu sezgisel olarak hissetti. "Profesyonel olarak karşılaşmama dileğinizi yerine getiremediğim için özür dilerim."

"Çoktan sözümü tutmaya kararlıydım. Önümüzdeki yol pek iç açıcı görünmüyor."

"Özür--"

"Gerek yok. Sana ilk önce bir kaç soru soracağım. Durumun için mantıklı bir sebebin var mı?"

Sehun, Yoonshin'in Doguk'un sayısız departmanı yerine neden kendi takımına yerleştirilmesinin sebebinin, oldukça şüpheli, sorgulanabilir ve boş olduğunu düşündü--bunların hepsi Sehun'un biçimli kaşlarından görünüyordu.

Yoonshin sakince kelimelerini seçti. "Bunu mantıklı bulacağınızı düşünmüyorum."

"Neden bulmayacakmışım?"

"İkimizin de niyeti bu değildi, bizden çok bu üçüncü şahıs kız kardeşimin isteğiydi. Kız kardeşimin burada sizin yanınızda çalışmamı şiddetle tavsiye ettiği bana söylendi. Ve ne yazık ki ben söz dinleyen küçük bir kardeşim. Tek bildiklerim bu kadar." Yoonshin istenilen hızda cevapladı.

Sehun karmaşık bir yüz ifadesi takındı. "Ablan bu işin içinde ama sen hemen bana bütün kartlarını gösterdin. Açıklamanda çok fazla zayıf nokta var. Doguk için uygun olmasaydın bile, oldukça yararlı olabilirsin diye düşünmüştüm ama fikrim değişti. Diskalifiye edildin.

"Tempomu ayarlayıp ihtiyaca göre hareket edebilirim."

"Ve destende jokerin yok mu?"  ²

"Eğer bir tane bulursam size haber ederim." 

Yoonshin'in kibar ve yumuşak görünen gözleri direkt olarak Sehun'a bakıyordu. Aynı dürüst tavrı gibi gözleri de netti. Basitçe Sehun'a kendisine güvenmesini söylemek yerine, içtenliğini yansıtan gözlerle saygılı bir bakış gönderdi. 

Dik bakışları kesişti ve sanki önceden planlanmış gibi, ikisi de dudaklarını kapattı.

Sessizlik odanın içine çökmüştü.

Tam o anda, Sehun'un her zaman var olan o soğuk atmosferinin titrediğini hissetti. Sanki önsezisini onaylarmış gibi kararlılıkla masasının üzerinde oturan diğer kişi, duruşunu değiştirdi. Kollarını bağdaştırdı ve masaya eğik şekilde yaslandı sonra göz kapakları kalın kirpiklerle süslenmiş Yoonshin'e dikkatle bakmaya başladı. 

-------------------------------------------------------------------------------------------------------

Ç/N: ¹ Yahudi dinî gruptur.

² Zayıf nokta bulup kendi avantajına kullanmaktan bahsediyor.

Kitapta çok fazla "diğeri" kelimesi geçiyor bir süreden sonra garip duruyor o yüzden bahsedilen kişinin ismini koyacağım.

Kitapta çok fazla "diğeri" kelimesi geçiyor bir süreden sonra garip duruyor o yüzden bahsedilen kişinin ismini koyacağım

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
NO MORAL - [NOVEL TÜRKÇE ÇEVİRİ] bxb (BL)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin