"Ne zaman gitmiş?"
Ömer sabah Selin'in onu aramasıyla uyanmıştı. Selin'den çok güzel şeyler de duymamıştı.
"Akşam geç saatlerde buluşmuşlar."
Ömer derin bir nefes aldı.
"Ne olduğunu anlamadım bir bakmışım uyumuşum. Bu ağrı kesici diye bana uyku ilacı mı verdi acaba?"
Selin güldü.
"Sanmam, hem ilacın adını bana söyledin. Öyle olması normal dediler."
Ömer yatağa oturdu.
"Peki bir şey olmuş mu? Sabah evde görmedim onu. Harun da yoktu."
Selin oturduğu sandalyede geriye yaslandı.
"Bir ses çıkmadı. Bekir de bir şey bilmiyormuş. Ahmet güvendiği bir adamı ile gitmiş."
Bekir, Ahmet'in yanında gizli görev yapan kişiydi. Ömer sinirle saçlarını karıştırdı. Dün ona engel olması lazımdı ama o uyumuştu.
Kapının vurulma sesi ile bakışları oraya gitti
"Gir"
Açılan kapı ile içeriye Pamir girdi. Pamir'i görmesi ile yerinde dikleşti.
"Selin ben seni sonra ararım."
Selin duydukları ile bir şey olduğunu anladığı için bir şey söylemedi ve telefonu kapattı.
"Hoş geldiniz Pamir bey"
Pamir gülümsedi.
"Hoş buldum Ömer"
Pamir konuştuktan sonra Ömer'in önünde diz çöktü. Ömer gördüğü şey ile derin bir nefes aldı ama bir müddet tuttuğu nefesini vermedi. Böyle ani bir hareket beklemiyordu.
Eli Ömer'in çıplak ayağına gitti.
"Ayağın acıyor mu?"
Ömer yutkundu. Pamir'in eli onun ayak bileğinde gezdi bir süre. Ömer konuşmak istese de sanki ağzını yapıştırmışlar da konuşamıyormuş gibiydi. Pamir cevap alamayınca kafasını kaldırdı.
Ömer ile göz göze gelince gördüğü yüz ile gülümsedi.
"Acıyor mu?"
Sorusunu tekrarladı. Ömer konuşmayacağını anlayınca başını olumsuz anlamda salladı. Daha önce hiç böyle hissetmemişti. Pamir yine gülümsedi ve oturduğu yerden ayağa kalktı.
"İstersen bugün tekrar doktoru çağıralım."
Ömer de gülümsedi.
"Hiç gerek yok Pamir bey."
Pamir anladım dercesine başını salladı. Ömer sorup sormamak adına Pamir'e baktı. Eğer bu sabah nerede olduğunu sorarsa fazla ileriye mi gitmiş olur?
"Pamir bey"
"Efendim Ömer"
Ömer alt dudağını ısırdı.
"Bu sabah uyandığımda evde değildiniz. Kahvaltıya da gelmediniz."
Ömer devam etmek istese de Pamir'in gülümseyen yüzünü görünce sustu.
"Beni mi merak ettin?"
Ömer yutkundu.
"İşte Melek merak etti. Ben de görmeyince"
Pamir sesli bir şekilde kahkaha attı. Ömer bakışlarını kaçırdı.
"Sabah kısa bir işim vardı. Erkenden bitirip geldim. Kahvaltıya yetişmek istedim ama olmadı."
Sonra biraz Ömer'e yaklaştı.
"Ama diğer sefer merak edersen ara. Saat kaç olursa olsun veya neruede olursam olayım senin telefonunu açarım."
Ömer duyduğu cümlelerle tekrar yutkundu. Pamir gözlerinin içine bakarak gülümseyerek böyle konuşunca kalbi teklemişti.
"Sonuçta Melek merak eder."
Son cümlesini ima ile söyleyince Ömer bakışlarını kaçırdı. Pamir gözlerini kaçıran Ömer ile gülümsedi. Yüzündeki gülümseme büyüdü.
"Doğru merak eder."
Ömer konuştuktan sonra Pamir'in gözlerinin içine bakarak gülümsedi. Pamir eline engel olamadı ve eli Ömer'in saçlarına gitti. Saçlarını yavaşça okşadı. Kendine engel olamadı ve Ömer'in yüzüne doğru eğildi.
"Pamir bey"
Ömer sessiz bir şekilde konuştu.
"Efendim"
Pamir de Ömer gibi sessizce konuştu. Yavaşça Ömer'in yüzüne doğru eğilmeye devam etti. Pamir'in ona doğru eğilmesini engelleyen şey odanın kapısının birden açılması oldu. Ömer ellerini Pamir'in omuzlarına koydu ve onu itti.
Pamir geriye doğru itilmesi ile Pamir sendeledi. Son anda düşmemek için kendini durdurdu. Melek heyecanla kapıyı açmış ve şaşkınca ona bakan ikili ile onlara gülümsedi.
"Hadi dışarıda top oynayalım!"
Heyecan ile konuştu. Ömer bir ona bir de Melek'e bakan Pamir'e bir bakış attı ve oturduğu yerden kalktı. Melek'in elini tuttu.
"Hadi Melekçin gidelim."
Konuştuktan sonra Melek'in elini bıraktı. Bir çift çorap ve ayakkabısını aldıktan sonra Pamir'in yüzüne bakmadan odadan çıktı.
"Melekçim sen bahçeye çık ben de ayakkabımı giyip geliyorum."
Melek konuşan adam ile başını salladı ve hızlı adımlarla dışarıya çıktı. Ömer çıkan Melek'ten sonra kendini koltuğa attı.
Eli çok hızlı atan kalbinin üstüne gitti.
"Sakin ol"
Pamir'in deminki hareketine anlam verememişti. Resmen onu öpmek için eğilmişti. Melek içeriye gitmeseydi bildiğin öpüşeceklerdi. Düşündüğü şeyle kalbi tekrar hızlandı.
Tamam erkeklerden hoşlanıyordu. Bunu yıllarıdır biliyordu ama Pamir hoşlanması gereken son kişi bile değildi.
İkisi imkansızdı. Sonlarının nasıl olacağı bile bilinmiyordu. Onlar olurlarsa sonları belli olmayan bir şeydi.
Kalbinin üstüne iki kere yavaşça vurdu.
"Kendine engel ol yoksa bu işin sonunda üzülen sen olacaksın. Bir bilinmeze kapılma"
Hem kendine hem de kalbine söylemişti bunu.
______________
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sahte Bakıcı | Gay
General FictionÖmer gizli görev için Pamir'in yanında kalmaya başladı. Ama planda olmayan bir şey gerçekleşti "Aşk" ________________ BXB kurgudur