8

1.3K 56 2
                                    

İsmail'den

"Günaydın" uykumun içinde duyduğum tanıdık sesle uyandım.
Bu ses...
Gözlerimi ovuşturarak açtım oydu Şeyma hemşire.
Bi anda ayağa kalktım. Az kalsın telefonu düşürüyodum.

" Ben çıkıyodum da çıkmadan bi son kontrolleri yapayım diye uğradım." Dedi. Çıkıyo muydu sabah değil miydi ya.
"Çıkıyo musunuz nereye" dedım dışımdan. Aferin oğlum uyku sersemi. Sanane ismail nereyeyse nereye.

"Nöbet sürem doldu" dedı o malum ses tonuyla yuzunu bile donmeden.
"Her şey yolunda çok şükür. Ben şimdilik gidiyorum akşam yine görüşürüz olur mu alparslancım" diyip kalktı. Alparslan oğlum dayına biraz taktik versene nasıl tavladın bu hemşireyi. Sus ismail o ne biçim laf tövbe yarabbim.

Derken alparslan" Anne biliyo musun ben dün gece-" demesin mi. Hiih ne diyon dayıcım sen hemşireye baktım göz göze geldik ama o hemen gözlerini kaçırdı bende alparslana şhht dedım işaret parmağımı dudağıma bastırıp.
"Noldu annecim dün gece " diye sordu ablam. Yandım işte şimdi yandın ismail.
"Unuttum anne" dedi alparslan derın bi oh çektim. Şeyma ya bakıp ağzını fermuar yaptı. Sonra bana dönüp banada aynısını yaptı. Bende karşılık verdim.
"Ben artık gideyim " diyip çıktı hemşire.

"Ablacım ben bi namazımı kılıp geleyim olur mu sen alparslana bakadur" dedi ablam.
"Tamam tamam o iş bende" dedim.
Ablam çıkar çıkmaz " Dayı biliyo musun şeyma abla bana söz verdi iyileşince beraber top oynucaz" dedi alparslan hevesli hevesli. Beraber derken kim mesela ben var mıyım.
"Bende dayımda gelsin dedim" diye devam etti. Ne dedın ne dedın. Aferin dayıcım.
"E o ne dedi" çocukla çocuk ol zaten.
" bi şey demedi." Şaşırmadım. Bu kız niye benden böyle kaçıyodu ya. Normal de kızlar bu cazibeme dayanamazdı. Güldüm.
"Uykum geldi dayıı" dedi alparslan. Çok geçmeden dalmıştı.

Kapı açıldı. "Merhabalar" bi anda döndüm ama gelen başka bi hemşireydi. Hayırdır ismail bide kızın yolunu gözlüyorum de tam olsun. Noluyo sana böyle.

"Ben alparslanın ilacı için geldim ama müsait miydiniz" dedi.
"Buyrun buyrun ama annesi yok" dedim.
"Bekleyelim o zaman çok uzun sürmeyecekse gelmesi."dedi.
"Olur gelir birazdan." Diyip camın onundeki yerime oturdum.

"İsmail yüksek di dimi" dedi hemşire dönüp baktım.
"Evet diyip gülümsedim" görün şeyma hanım görün bak tanıyan tanıyo.
"Bi fotoğraf çekilsek sorun olur mu sizin için" diye sordu.
"Yok olmaz " dedim. Çekildik.
"Dayıı" alparslan da uyanmıştı.
" dayıcım uyandın mı hemşire geldi ilaç için" dedim yanına yaklaşıp.
"Aa şeyma abla mı geldii" dedi heyecanla ama üzgünüp alparslan.
"Yok başka hemşire bu" dedim. Dudağını büzdü.
Ablamda gelince hemşire ilacı uygulayıp çıktı.

"Abla ben bi kantine ineyim çay falan bişeyler alayım." Dedim.
"Tamam ablacım" dedi ablam. Çıktım.

"Ben bi çay alayım" dıyıp beklemeye başladım.
" bi kahve alabılır miyim" dedi tanıdık bi ses. Hemen kafamı çevirdi. Oydu hemşire hanım.
" Aa merhaba hemşire hanım " dedim.
Dönüp baktı "merhaba" dedi her zamanki ses tonuyla önüne döndü.

"Buyrun beyefendi çayınız" " buyrun hemşire hanım bu da sizinki" dedi kantıncı dalmışım.
Çayımı alıp kartı uzattım.
Şeyma da ceplerinde bi şey arıyodu hayırdır. " bi saniye" diyip devam etti aramaya.
"Sorun değil hemşire hanım sonra hallederiz" dedi kantinci.
Aa kartını mı arıyodu ki.
" hemşire hanımınkini de burdan alın " dedim.
" yok canım şey yapalım..." dedi. İtiraz etcegine emindim. Ney yapalım hemşire hanım?

"Burdan geçiyorum " diyip geçti kantınci.
" ne gerek vardı" dedı soğuk bir tonla devam etti "ben zaten bulcaktım kartı" diyip telefonunun arkasını açtı.
"Buldumda zaten" dedi.
"Abartılacak bi şey değil alt tarafı bi kahve" dedim.
"Siz dün akşam alparslana süt almadınız mı onun yerine sayın " diye de devam ettim.

"Aynı şey değil" dedi. Yav ne inatçı çıktı bu da.
"Tamam kartı buldunuz siz de bana bi çay ısmarlarsınız ödeşiriz "dedim göz kırparak. Aferin ismail bi kendini zorla date çıkardırmadığın kalmıştı.
"Mantıklı" dedi. Oo gool bee.
"E hadi bi an önce bitirinde alayım yenisini işlerim var daha " nee şaka mı. Yav date dedik okadar. Gol değilmiş.
"Hemen mi? Daha yeni aldım nasıl bitireyim hem burda mı?" Sonuncuyu içimden söylesem iyiydi.
"Şöyle bi oturayım bari ayakta bitiremem " diyip bulduğum masaya oturdum.
O da karşıma oturdu. Ama öylece önüne bakıp kahvesini yudumluyodu.
Yok degil sıcak kahve kaynar su içse bu kızın bana karşı buzları erımıcek  acaba bılmeden bi şey mi yaptım ki.
Ortam fazla sessizdi.

"Ee bugun yıne sabah mı gidiceksiniz" diye sordum. Birazda muhabbet olsun diye. Ama nerdee.
"Evet "dedi.
Yine sessizlik.

"Sabahki sır için teşekkür ederim bu arada "dedim. Tekrar bi muhabbeti açma teşebbüsünde bulunarak.
"Rica ederim bi şey yapmadım ki" dedi.
"Olur mu canım eniştem duysa bi daha beni bırakıp gitmez." Dedim gülerek.
Tebessüm etti çok şükür.
"Yani ben olsam bende size bi daha emanet edip gitmezdim " dedi gülerek. Aa bak sen lafa bak ya.
Bu kız sadece bana kaf sokarken soğuk yapmıyo. Kesın bana bi garezi var.
"Aa nedenmiş o "dedim. Birazda sitem ederek.
"Nedeni şu ya ben bulmasaydım allah korusun. Çocuk o kadar sizi uyandırmaya çalışmış bide " dedi. Haklıydı.  "İyiki siz bulmuşsunuz" dedim. "Uyanamama gelecek olursak o nasıl oldu anlamadım. Aslında uyanırdım ama"  diye devamm ettim.
"Olabilir" dedi. " ee daha bitmedi mi çayınız" diye de ekledi.

Valla bitmedi. Bitmesede olur ben burda otururum böyle.
"Valla içiyorum içiyorum ama bitmiyo anlamadım" dedim dudağımı büzerek.

Son yudumumu da içmiştim. Bitmese miydi acaba bu çay. İsmail olum noluyo sana ne bu hareketler.
"Aa yarım saat olcak geleli ben artık kalsam iyi olcak hala bitmedi mi çayınız" dedi. Ayağa kalkıp. Bi yandan da bardağıma bakıp " Aa bitmiş" dedi. Hee bitti. Hemen kalkalım 5 dakkika oturmayalım.

Kantine doğru yürüdük."bi çay  bi kahve alabılır miyiz' dedi.
"Buyrun hemşire hanım"  aldığı çayı bana uzattı.
Bi şey demeden yürümeye başladı. Yav bi teşekkür etseydik. Bu kız benden kaçıyo mu ki acaba.
Bende asansöre doğru yürümeye başladım.
Ama yetişemedim. Yok yok yetiştim. Hemen araya kolumu uzattım.

Hemşire Hanım |İsmail YüksekHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin