Hemşire Hanım |İsmail Yüksek

25

İsmail'den

"İ: ha yani ikimizde çok tatlıyız"

"Hayırdır ismail abi nereye daldın" dedi arda. Tam cevap vericekken altay atladı." Ellemeyin çocuğu aşık olmuş o" diyip güldü.
"Aşık mı olmuş kime?" Dedi arda. "Abi hiç anlatmıyosun ya" diye sitem etti.
"Abicim dalga geçmesene ya" dedim altaya dönüp.
"Abi sevgilimi yaptın anlamadım ben şimdi" diye sordu arda.
"Nası açıldın mı sonunda" duyduğumuz sesle üçümüz de döndük. Mert abiydi gelen. "Oo abi hoşgeldin" dedi altay.
"Hoş buldum hoş buldum. Ee ismail naptın kız mevzusunu" dedi tekrar.
"Açılamadım abi açılamadım. Kız bi yeşil ışık yaksa aslında..." derin bi of çektim.
"Kırmızı ışık yakmadığı sürece sorun yok" dedi mert abi. "Yani sevgili değilsiniz" dedi arda.
"Değiliz abicim değiliz." Dedim bende.
"Takma be abi halledilir senin bu inanılmaz caziben karşısında kim dayansın." Diyip güldü.

"Neyse ben kalkayım artık ablamlar gelcekmiş yarınki maç için eve gitsem iyi olur" diyip yanlarından ayrıldım.

"Oo hoşgeldiniz abla " gelmişlerdi.
"Dayıı" diye üstüme koştu canavarlarım. Kocaman sarıldık. "Dayı biz yarın seni izlemeye gelicez" dedi ömer. "Eveet" diye bağırdı alparslan.
"Hadii saat geç oluyo ama uyku zamanı" diye seslendi zeynep ablam Alparslan ve ömer i çağırarak.

Elif ablam da mutfakta kendine kahve yapıyodu. "İsom sende ister misin kahve" diye seslendi bana.
"Olur" dedim.
Kafam çok doluydu. Yarın çok önemli bi maçımız vardı. Ama aklım şeymadaydı. Açılsa mıydım. Ya reddederse. Ya istemiyorum derse. Ya başka biri varsa hayatında... Yoktur ya yoktur yoktur. Olsa herhalde kızı gece evine falan bırakırdı. Yüzük falanda yoktu parmağında.
Ya beni kabul etmezse. Sonuçta kız namazın da niyazında muhafazakar bi kız. İyice saçmaladın ismail. Sende kafir değilsin ya, gayet muhafazakar, en azından cumalarını aksatmayan bi adamsın. İyice kendini gömdün.

"Al bakalım kahveni" ablamın sesiyle sıçradım. Dalmışım. "Saol abla" diyip aldım uzattığı kupayı.
"Bende uyusam iyi olucak yol yordu" " hadi sana iyi geceler isom" diyip kalktı elif ablam. "İyi geceler" dedim bende. Gelen bildirimle elimdeki kupayı sehpaya koydum. Wp güncellemesiymiş.
Wp e girmişken şeymayla olan sohbete tıkladım.

Profil fotoğrafı vardı. En son baktığımda niye dikkatimi çekmemişti ki. Girip büyüttüm.
Denize karşı yüzünü dönmüş yanında bi adam ve bi kız vardı. Kimdi lan bu lavuk.
Sakin ol belki kardeşi falandır oğlum. Benziyodu da aslında ama. Profilden çıktım. Attığım fotoğraflardan birini açtım.
Hiç birini de kameraya bakarken çekmemişim. Hepsinde alparslan bişey anlatıyo. Şeymada ona gülüyodu.

"Ee ablacım nası gidiyo" ablamın yanımdan geçmesiyle  telefonu kapatmam bir oldu.
Karşıma oturdu. Kahvemde bi yudum aldım ama buz gibi olmuş. "Ne nasıl gidiyo abla" dedim anlamayarak.
"Hemşire hanım diyorum" diyince kahve boğazıma kaçtı. Öhöö öhöö.  "Helal ablacım helal" dedi ablam gülerek. "Ne hemşiresi abla " yat ismail yat salağa yat.
"Geçen doğum günün de gecenin bi yarısı eşlik ettiğin hemşire hanım" demesin mi. Oha sen nerde gördün de anladın abla ya. Ondan dı o gün ki îmaları, tabi ya. Ah be ablam bile anlamış bi sen anlamadın zalımın kızı.
"Abla o şey." Dedim.
"Ney ablacım" dedi o da. Ney ismail.
"Abla ben çok fena aşık oldum ya" dedim pat diye.
"Onu anlamamak mümkün mü." Dedi o da.
"Nası ya o kadar belli mi ediyorum"
"Sen benim elimde büyüdün ismailim ben anlarım"
"Ah be bi sen anlamadın hemşire hanım" biraz sesli düşünmüş olucam ki  " nasıl yani sevgili değil misiniz" dedi ablam.
"Yok değiliz abla ya" dedim düşük bi tonla.
"Eee sen platonik mi olduun" "ah kıyamam" dedi yanıma gelip. Oturdu yanıma.
"Açıldın mı peki"
"Yok be abla açılmadım hiç yeşil ışık yakmıyo ki"
"Hım ben senin bu karizmana karşı koyamaz diye düşünmüştüm ama" dedi gülerek.
"Koyuyo abla karizmama da bu yakışıklılığıma da ne varsa hepsine karşı koyuyo. Anlamadığım bi şeyler var" "ya reddederse diye düşünmekten kafayı yicem "
"Tamam sakin ol onu da anla. Kız daha sen bişey demeden gelip senin boynuna atlayamaz ya. " "bi hayranınmış gibi bakma" "sen hislerini söylemekten çekinme " " hem ben çok beğendim gelin hanımımızı" dedi gülerek.
"Yaa abla dalga geçme ya" dedim bende.
"Dalga geçmiyorum canım çok tatlı bi kız" dedi. Haklıydı. "Off" derin bi of çektim.
"Hadi sen git yat şimdi dinlen bunu sonra düşünürsün maça odaklan. Kafana takma yakışıklım hallederiz." Dedi ablam bana sarılıp. Odama geçmek için kalktım.
"Abla bu konuştuklarımız-" derken ağzını fermuar yaptı.

Şeyma gibi... Bende aynısını yapıp karşılık verdim.
Şu maçı bi halledelim allahın izniyle vallahi ilk iş şu kıza açılıcam bu ne böyle ya 10 yıl yaşlandım.

Maçın başlamasına 1 saatten az kalmıştı son antrenmanları yapıyoduk.
"İsmail" dedi mert abi yanıma gelip.
"Hiç söylemiyosum abicim" diye devam etti.
"Neyi abi" dedim. Ablamların oturduğu yeri gösterdi.
"He ablamlar gel-" bi dakka orda biri daha vardı. Tanıdık biri. Şeyma...
Hızlı hızlı yanlarına doğru yürümeye başladım. Çok uzak değildik zaten. Yaklaştıkça daha da netleşti görüntü.
Hakikaten oydu. Ne işi vardı ki burda. Sence ne işi var ismail. Hani futboldan anlamıyodu.

Beni hala farketmemişti. Alparslan la konuşuyodu. Nıhayet ömet beni farkedip beni gösterdi parmağıyla.
"Dayıı" diye seslendiler ikisi birden alparslanla. Şeymayla göz göze geldik. Alparslan la ömete öpücük attıp el salladım. Şeymaya baktım tekrar. Bana bakıyodu. Gözlerine bakıp gülümsedim. Göz kırpıp takımın yanına doğru koştum.

Bu sefer biraz hızlı geldi yeni bölüm inşallah olmuştuur.