"Sen neden hala hayattasın ki Giyu. Neden sende ölmüyorsun? Keşke seni korumasaydım. Sen korunmaya değer birisi değilmişsin. Senin yüzünden iki can gitti. Nedeni de senin gibi işe yaramaz bir ucubeyi korumakmış. Artık sende ne bulduysak." diyordu bir kadın sesin ardında Giyu karnında bir ağrı hissetti. Ablası ona vurmuştu ama bu nasıl olabilirdi ki nede olsa, her zamanki gibi gecenin karanlığında başlayan kabuslarının bir parçasıydı .
Ardından Giyu'nun arkasında turuncumsu saçlı, yüzünde yara olan bir oğlan göründü. "Su hashirası olmak sana hiç yakışmamış. Bir haltı da beceremedin. Ustanın yüz karası oldun. Usta seni oğlu yerine koyup sevmişti, peki sen ne yaptın? Daha nihayi seçimden bile adam akıllı tek başına geçemedin keşke seni canımı verecek kadar önemsemeseymişim" .Bu sözler giyu'nun karnına bıçak gibi saplanmıştı . Gerçek olmadığını biliyordu elbette ama bu kendisinin işe yaramaz olduğu gerçeğini değiştiremezdi...
"Gak Hashira toplantısı Gak " diye bir ses duydu Giyu ve gözlerini ışığa açtı. Yine her zamanki gibi terli ve nefes nefese uyanmıştı. Sağına baktığında kargasının baş ucunda olduğunu gördü. Yatağından homurdanarak kalktı ve banyoya gitti. Soğuk suyun cildine çarpışıyla az da olsa ferahlamıştı. Ablasından ve en yakın arkadaşından kendisine kalan haorisini, iblis avcısı loncası takımının üstüne giymişti. Su konağından çıktı ve Oyakata-sama'nın malikanesine doğru yola çıktı.
Malikaneye vardığında yine kendisinin geç geldiğini gördü. Diğer Hashiralar'ın ona ters ters baktığını gördü ama hiç bozuntuya vermedi. Her zamanki duygusuz yüz tavrıyla yanlarına kadar gitti ve beklemeye başladı "ara-ara bari böyle geleceksen bir özür dilenmeyi hak ediyoruz değil mi? Tomioka-san" dedi Shinobu. Giyu cevap vermeye tenezzül etmedi. "Dostum bu hiç gösterişli değil" diye başka bir fısıltı duydu fakat yine cevap vermedi. Biliyordu ki bu Tengendi.
"Oyakata-sama geldi" diye duyurdu iki küçük kız. Ardından gözleri görmeyen, sakin bir görüntüsü olan adam içeri girdi" Günaydın çocuklarım" dedi. Mitsuri hemen öne atılıp "Günaydın usta bugün sizi daha iyi gördüm" dedi. Oyakata-sama: "Teşekkürler bende sizleri iyi gördüm çocuklarım" diye nazik bir karşılama verdi ve devam etti : "bugün sizleri görev dağılımı için buraya çağırdım. Tokito sen Mitsuri ile tokyodaki gariplikleri araştıracaksın ve bana haber vereceksin" dedi bunu demesiyle Obanai pis bir bakışla Tokitoya baktı. "Tengen sen obanai ile güneydeki çocukların kaybolmasına neden olan iblisleri imha edeceksin. Son olarak Sanemi ve Giyu siz ikiniz ise batıdaki iblis çoğalmasına bakın ve inlislerle ilgilenin. Son günlerde Hiroşima Köyünde her gece ortalama dört çocuk ve kadın kayboluyor. Hepsi bu kadar. Dağılabilirsiniz"
Sanemi kimse gitmeden önce Oyakata-sama'nın yanına koşarak gitti. Muhtemelen Giyu'dan hoşlanmadığı için şikayet edecekti. Bu konu Giyu'nun umrunda bile değildi. Giyu arkasını dönüp su malikanesine ilerlerledi. Tam düşüncelerine dalmıştı ki yakasından birisinin tuttuğunu hissetti "Oi nereye gittiğini sanıyorsun". Giyu arkasını döndüğü gibi Sanemi'yi gördüğünde içinden bir lanet okuyarak
"ne istiyorsun Shinazugawa. Bende seninle göreve gelmeye meraklı değilim. "
"Oi ezik ben bunun için burada değilim. Sen nasıl olurda toplantıya geç gelip iblis avcısı loncasına hakarette bulunursun. O kıçı kaldırmak bu kadar mı zor?"
Giyu ne diyeceğini bilemiyordu. Çok şaşırmıştı çünkü daha önce kimse ona bunu sormamıştı ve çok önemsiz bir konuydu bu yüzden sessizliğini korudu. Gözleri Sanemiye bakmıyordu yere bakıyordu, taki karnında bir acı hissedene kadar. Aniden yere yığıldı ve bunu beklemediği için ağzından küçük bir inilti kaçtı. Lanet olsun siktir diye geçirdi aklından. "Bir daha soruma cevap ver ve beni kızdıracak bir şey yapma dedi Sanemi ".
Giyu yerden kalktı ve evine doğru yürümeye başladı. Su malikanesine geldi ve kendini banyoya attı üstünü çıkardı ( o oo kaslı giyu ) ve ayna karşısında kendisi ile bakıştı ."Hiç bir işe yaramıyorsun gebersen daha iyi bok " kafasındaki o ses yine gelmişti. " H-hayır yapmayacağım." "elbette yapacaksın seni embesil ,bari içindeki acıyı dindir."
'DİKKAT: kendine zarar verme vardır . Lütfen dayanamayacaksan yada kendine zarar verecek yanlış bir davranışta bulunacaksan okuma'
"Hadi yap korkak amma tereddüt ettin seni bi boka yaramayan piç" Giyu göz yaşlarının eşliğinde "L-lütfen sus d-dur artık istemiyorum diye çığlık attı. " "Evet istiyorsun benden daha çok istiyorsun yap artık zaten ölüp gitsende, şu anda bile acı çektiğini fark eden kimse yok . Kendi acını kendin dindir seni salak" Giyu artık son noktasına gelmişti. Sabrının taşması ile birlikte katanasını kınından çıkardı ve bileğine dik gelen paralel çizikler atmaya başladı. O kadar hızlı kesti ki kaç tane olduğunu sayamadı. Aynısını diğer bileği içinde yapıyordu, hızla akan kan kolunu gıdıkladı.
Giyu yine aynaya baktı ve kollarından akan kana tekrar baktı. O kadar mutlu olmuştu ki bağıra bağıra kahkaha atmaya başladı . Gülmesi tamamdı da neye mutlu olduğunu bilmiyordu. Kapının kenarına çöktü ve cenin pozisyonunda oturdu, ardından kollarını sarmak için banyo dolabındaki bandajı aradı ama bulamadı bu sefer alt katta olduğunu hatırladı ve aşağıya indi Tam bandajı arıyordu ki kapı çaldı...
Yazarın notu:
Hahahaha bilerek kritik yerde bitirdim.(şerefsiz yazar) .Şu anda yarına kadar bitirmem gereken 55 sayfa matematik ödevim var ve ben burada oturdum sanegiyu yazıyorum lol. Ama olsun eğlenceliydi aklımda böyle bir şey yoktu ama 2 kişiden ilham aldım( onlar kendini biliyor ) ve onlara sonsuz teşekkürler. Neyse fazla uzatmayacağım umarım beğenmişsinizdir biraz kısa oldu ama şimdilik idare edin. Lütfen yazım yanlışları ve mantık hataları görürseniz yazın yada görmezden gelin. hepiniz benim için çok değerlisiniz. kendinize iyi bakın. her gün yeteri kadar su içip uyuduğunuzdan emin olun. Bir sonraki bölümüm daha uzun olacağına sizi temin ederim .HEPİNİZİ SEVİYORUM VE KIYMETLİ ZAMANINIZI BU BOKU OKUMAKLA GEÇİRDİĞİNİZ İÇİN SONSOZ TEŞEKKÜRLER<3<3<3<3<3
900 kelime (fena gaza geldim esdosfıdıoh)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yalnızca Arkadaş? | SANEGİYU
FanfictionGiyu sevdiği herkesi kaybetmişti : Ablasını ve en yakın arkadaşını . Hashira olunca saygı göreceğini sanmıştı ama ne yazık ki yanılmış .Herkes giyudan nefret ediyordu o zaman yaşamanın ne önemi vardı ki . Birgün giyu Oyatoka-sama nın verdiği görev...