11.Bölüm

795 51 179
                                    

Giyu artık unutmaya başlamıştı. Oda o kadar karanlıktı ki, zaman algısını kaybetmişti. Ne zamandır buradaydı bilmiyordu. Aylar, haftalar, günler ya da yalnızca birkaç saat geçmişti. Giyu arkadaşlarını, eskiden sevdiği insanları hatırlayamıyordu. Ağzından salyalar akarken, belirsiz bir zaman önce bilincini de kaybetmişti. Eğer oda da bir insan olsaydı Giyu o insanı, vahşi bir şekilde yiyecekti. Hatırladığı tek şey ise, ara sıra gözünün önünden film şeridi gibi geçen önceden yaşadığı bir kaç anıydı. Kapı açıldı ve bir adam içeriye girdi. Elinde bir şişe duruyordu. Giyu adamı görünce zincirlerini çekiştirmeye ve öne atılıp ona saldırmaya uğraştı. "Şşştt sesiz ol" dedi içeriye giren adam ama Giyu bu kelimeleri anlayamayacak kadar kendinden geçmişti. Adam Giyu'ya yaklaştı ve şişeyi onun ağzına tuttu. Şişenin içinde belli ki kan vardı. Giyu kanı büyük bir açlıkla içerken, pembe saçlı adam Giyu'yu seyrediyordu. Giyu kanı bitirdikten sonra artık konuşabilecek vaziyetteydi. Adama baktı ve 'Ne oldu bana? Sen kimsin?' gibi sorular sordu. Adam Giyu'ya yaklaşıp, "Ben üst ay 3, Akaza. Açlıktan ve kan kaybından kendini kaybettin. Douma sana küçük bir kız çocuğu yedirtmeyi düşünürdü. Bende bunu duyunca sinirlendim ve sana yardım etmeye karar verdim. Sen bir iblissin ve insan yememek için direniyorsun, bu hareketine saygı duyuyorum. Ama insan yemen gerekir, yoksa kendini kaybedersin." "Peki ben ne zamandır buradayım?" Diyerek sordu Giyu. "Neredeyse üç hafta olacak." 'Üç hafta mı?' Diye düşündü Giyu 'üç haftadır kimse beni merak etmedi mi? Benden bu kadar mı nefret ediyorlar?' Düşünceleri hem onu sinirlendirmiş hem de üzmüştü. "Neyse ben gidiyorum. Bunu sakın Douma'ya söyleme. Yoksa başım belaya girer." Dedi Akaza ve dışarıya çıktı.

-Sanemi'nin Evi:-

Sanemi üç haftadır hiç evinden çıkmamıştı. Giyu'nun yokluğu, kendisini o kadar kötü hissettiriyordu ki, artık günlerini Giyu'dan haber almayı beklerken geçiriyordu. Sanemi geceleri uyuyamıyor, sabahları içinse neredeyse hiç yemek yiyemiyordu. Adeta depresyona girmişti. Giyu gittiğinden beridir Sanemi, sürekli ağlıyordu. Göz altlarında belli olabilecek derecede fazla çizgi ve morluk vardı. Diğer Hashira'lar, Sanemi için çok endişeleniyorlardı. Daha önceden evine gitmişlerdi ama kapıdan geri çevrilmişlerdi.

 Tengen artık bu duruma dayanamıyordu. Bir kez daha Sanemi'nin evine gitmeye karar verdi. Hemen yola çıktı ve hızlı bir şekilde eve vardı. Kapıyı tıklatmadan önce hıçkırma sesleri duydu. Tengen o anda kapıyı tıklatsa bile, Sanemi'nin açmayacağını biliyordu. O yüzden aklına kapıyı kırmak geldi. Tengen kapıdan bir kaç adım geri çekildi ve hızla kapıya omzunu geçirdi. Kapıyı kırmayı başarmıştı. Hemen koşarak Sanami'nin yanına gitti. İyi ki Tengen'in seslere karşı duyarlılığı vardı, yoksa Sanemi'yi aramak zorunda kalacaktı. Koşarak kapıyı açtı ve Sanemi'nin yatak üzerinde kıvrılıp hıçkırarak ağladığını gördü. Ağladığını biliyordu ama bu kadar kötü olacağını tahmin etmemişti. Sanemi, Tengen'i görünce hemen arkasını dönüp, göz yaşlarını sildi. Sonra "Tengen buraya dalga geçmeye geldiysen, hiç havamda değilim." dedi. Aslında bunları derken, sesi çatlamıştı ama bunu belli etmemek için çok uğraşmıştı. "Ah hayır. İyi misin diye bakmaya geldim. Dostum çok kötü görünüyorsun." Dedi ve Sanemi'nin oturduğu yere gitti ve oturdu. 

"Shinazugawa kendine eziyet etme. Eminim her şey gösterişli ve iyi olacak. Tomioka'yı en kısa zamanda bulacağız ve sen ona sevgini en gösterişli şekilde ilan edeceksin."

"Sen ne bilirsin ki? Senin üç tane karın var. İstediğin zaman onları görebiliyorsun. Ama ben, ben daha Tomioka, öldü mü yoksa hayatta mı onu bile bilmiyorum."

"Evet haklısın üç tane karım var. Ama hiç biriyle severek evlenmedim. Bir lanet yüzünden ailemizde ki tam on dört erkek öldü. Bir tek ben ve kardeşim kaldık. Lanetten kurtulmak için evlendim. Aslında sevdiğim başka birisi var. Ama ne yaparsın yanındakilerle yaşarsın, kalbindekiyle ölürsün. Ama bu senin için geçerli değil Shinazugawa, Sen Tomioka ile yaşlanıp, onunla öleceksin. Lütfen umudunu yitirme ve kendine iyi bak."

Yalnızca Arkadaş? | SANEGİYUHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin