Tıpkı Hashiralar'ın da umduğu gibi, herkes Oyakata-sama'nın yanına güven içinde yetişmişlerdi. Gittikleri anda Giyu'yu hemen yatağa yatırıp ilgilenmeye çalışmışlardı. Ama hiç birinin tıbbi bir eğitim geçmişi olmadığı için hiç bir şey yapamamıştı. Yardım edebilecek tek kişi Shinobu'ydu. Fakat ona da eskiden yaptıklarından dolayı kimse inanmıyordu. Herkes gergin bir şekilde birbirine bakıyordu. Sanemi, Giyu'ya bir göz gezdirdi ve yaralarının kurumadığını gördü. Sonunda dayanamayıp bağırdı, "Artık bir şey yapmazsak, Tomioka kan kaybından ölecek." Bu lafın üzerine kimse bir şey diyememişti çünkü Sanemi haklıydı.
"Neden kendini yenileyemiyor? Dejenerasyonu yok mu?" diye sordu Mitsuri.
"İşte çocuklarım size bahsettiğim yan etkilerde buydu. Eğer bir iblis başka bir iblisi yerse, illaki bir yan etkisi olmak zorundaydı." dedi Oyakata-sama.
"Usta, Tomioka ne zaman bir iblis yedi?" diyerek sordu Rengoku.
"Kaçırılmadan bir gün önce Sanemi iblisi bulup Tomioka'ya yedirtmiş."
Shinobu bu sohbetler yapılırken odanın bir yanında tek başına duruyordu. Konuşmaları dinlemiyordu çünkü gözü Giyu'ya takılmıştı. Kendi içinde pişmanlıklar yaşayarak 'Keşke böyle bir saçmalık yapmasaydım. Benim yüzümden Tomioka ölebilir. Ona yardım etmek istiyorum.' diye düşündü. Ardından öne atılıp, "Usta lütfen Tomioka'ya yardım edeyim. Bu sayede kendimi belki affetdirebilirim." Sanemi zaten o anda çok gergindi ve adeta saldırcak birini arıyordu. Shinobu'nun sesini duyması patlaması için yetmişti. "Kes sesini seni sürtük. Zaten utanmadan bide bizim yanımızdasın. Tomioka'yı bu hale sen getirdin. Senin yerinde olsam kendimi en yüksek çatıdan atard-" "Sanemi bu kadar yeter." Dedi Oyakata-sama ve davem etti, "Şu anda başka çaremiz yok gibi duruyor. Hem pişman olan birini affetmek büyük bir erdemdir. Lütfen sende bu erdemi göster." Oyalata-sama öyle bir nazik konuşmuştu ki, karşınsın da düşmanı olsa bile onu dinleyebilirdi. Sanemi'de bu rica üzerine, "Tch iyi." dedi.
Shinobu minnetle ve mutlulukla Oyakata-sama'yı selamladı ve vakit kaybetmeden Giyu'nun yanına gitti. Shinobu'nun solunda Tengen ve sağında Sanemi vardı. Shinobu ilk başta Giyu'nun koluyla ilgilenmeye başladı. olmayan Kolunun üstüne bir krem sürdü. Ardından kolu dikip, bandajlayarak kanamasını durdurdu. En sonda enfeksiyon kapmasın diye üstüne ilaç sürdü.
Aslında Shinobu'nun işi bitmişti ama başka yarası var mı diye teyit etmek için Giyu'nun üstünü çıkarmaya başladı. Tengen bunu görünce hemen Sanemi'ye baktı. Sanemi'nin yüzü kırışmış ve belli ki kıskançlıktan çatlıyordu. Tengen Hemen arkadan koluyla Sanemi'yi dürttü. Sanemi'nin sert ve kızgın bakışını alınca mutlu bir yüz vermişti. Bu esnada Shinobu Giyu'nun üstünü çıkarmaya devam ediyordu. İlk başta yırtılmış haorisini sonrada Üstünde bir sürü leke bulunan lonca kıyafetini çıkardı. Giyu üstsüz kalınca odada ki bütün Hashiralar'ın yüzü düşmüştü. Tengen'in bile. Giyu'nun karnında bir sürü katana yarası, dik ve eğik olacak şekilde çizilmişti. Boynunda neredeyse hiç kapanmayacak gibi duran, ve hala kanayan bir yarası ve her tarafında ısırık izleri vardı. Giyu muhtemelen bir insan olsaydı çoktan ölürdü. Hashiralar'da fark etmiş olacak ki, içlerinden Obanai, "Usta bu yaralar bir insanı, hatta aç bir iblisi bile öldürebilir. O zaman Tomioka insan mı yedi? Zaten o da bu kadar dayanabilir." Dedi. "Kes sesini seni fahişe. Görüyor musun? Tomioka ne kadar kan kaybetmiş. Hem ben insan yediğine de inanmıyorum." Diyerek sinirli bir şekilde bağırdı Sanemi.
Bu sırada Shinobu'nun aklı çok başka yerdeydi, 'Zavallı Tomioka çok kötü durumda ama böyle bir durumda bile kasları çok güzel gözüküyor.' bunları düşünürken, Shinobu'nun aklına çok güzel bir fikir geldi ve Oyakata-sama'ya dönerek, "Usta Tomioka'nın iyileşmesi için daha uzun bir süreye ihtiyacı olacak. Lütfen müsaade edin de onu kelebek konağına götüreyim. Hem orada ona kan alım-verimi daha kolay olur." Oyakata-sama düşünceli bir şekilde, "Tamam Tomioka'yı sana bırakıyorum. Ama son olan olaylardan sonra eğer Tomioka'nın başına bir şey gelirse suçlu kabul edilirsin ve iblis avcısı loncasından atılırsın." Dedi. Bunu üzerine Sanemi hemen atlayarak, "Usta Tomioka'yı bu sürtükle tek bırakamayız. Hem Tomioka'nın bakımını ben üstlenmiştim." dedi. "Sanemi bunlar Tomioka'nın iyiliği için. Lütfen anlayış göster." Dedi Oyakata-sama. "Tamam usta ama ben Shinobu'yla Tomioka'yı yalnız bırakamam. Bende kelebek malikanesinde Tomioka'yla kalıyım." diye önerdi. Oyakata-sama bu teklifi kabul etti.
Tengen, Sanemi'nin asıl niyeti fesat aklıyla anlattı ve çok olmasa da tekrar hafiften sırıtmaya başladı. Sanemi ise her Giyu'ya baktığında yara ve ısırık izlerini görünce sinirleri bozuluyordu. "Usta o zaman güneş doğmadan biz gidelim." diye önerdi Shinobu. "Peki çocuklarım dikkat edin. Toplantı bitmiştir dağılabilirsiniz." Dedi. Bunu demesi ile birlikte, Sanemi ayağa kalkıp Shinobu'yu iterek Giyu'yu kucağına aldı ve Shinobu'ya dönerek, "Oi kaltak hadi gidelim." Dedi. Sanemi, Giyu'nun hiç bu kadar çok hafif olacağını tahmin etmezdi. Aklından, ' Acaba insanken demi zayıftı yoksa iblis olunca mı bu kadar zayıfladı?' gibi düşünceler geçti.
Düşman üçlü vakit kaybetmeden kelebek konağına vardı. Shinobu hastaları için ayırdığı özel bir odaya Tomioka'yı bıraktı ve Sanemiye dönerek,
"Shinazugawa işin bitti Oda dan artık çıkabilirsin."
"Hm tabi odadan çıkıyayım da Tomioka'yı zehirle değil mi? Buna hiç niyeti yok."
"İster güven ister güvenme Tomioka'yı muayene etmem lazım."
"Ben bu odadayken yapamıyor musun?"
"Yapamıyorum. Çık odadan."
"Hayır. Hem Tomioka'nın iyileşmesi için kan alması gerekiyor."
"Tamam ben veririm."
"Ne? Bide Tomioka senin o sikik kanını mı alacak? Buna izin vermiyorum."
"Senden izin isteyen olmadı bay pezevenk."
"kes sesini seni bayan kaltak."
Bu saçma kedi köpek kavgası Giyu'nun öksürüğü ile yarıda kesildi. Giyu'nun gözleri kapalı olsa da bilinci az biraz yerinde duruyordu. "N-nerdeyim ben?" diye sordu. Shinobu, "Kelebek konağındasın Tomioka." dedi. Giyu Shinobu'nun sesini duyunca irkildi ve "S-Shinobu lütfen b-bana o zehirden verme ç-çok acıtıyor." diye adeta fısıldayarak söyledi. Bunları duyan Sanemi ters ters Shinobu'ya bakıp, "Merak etme Giyu bende burdayım. Eğer bu orospu sana bir şey yapacak olursa, onu gebertirim." dedi. "Giyu?" Diyerek sordu Shinobu. Sanemi bu soruya cevap vermedi çünkü bilinçsiz söylemişti.
Shinobu daha fazla boş konuşmayıp, Giyu'yu tedavi etmeye başladı. İlk boynuyla sonra karnıyla ilgilendi. Ama ilgilenirken özellikle daha çok temas ediyordu. Sanemi bunu fark etmişti ama ne diyebilirdi ki. Nede olsa birisi doktor diğeri hastası gibi bir şeydi. Tek bir şey dışında, o da doktorun hastasına ilgi beslemesiydi. Sanemi düşüncelerine o kadar çok dalmıştı ki, koluna bir iğne saplandığını hissetmemişti bile.
"Hey ne yaptığını sanıyorsun!"
"Sakin ol Shinazugawa. Tomioka'ya kanını vereceğini söyleyen sen değil miydin? Hem iğneden korktuğunu nereden bilebilirdim."
"Kes sesini de işini yap. Benim iğneden korktuğum falanda yok."
"hmm hm kesin öyledir." diyerek dalga geçti Shinobu.
Bu Sanemi'yi çok sinirlendiriyordu ama kendini sırf Giyu için tutuyordu. Çocuk zaten yaralı halde hasta yatağında yatıyordu. Birde kavga çekemezdi. En azından Sanemi'nin tahmini böyleydi. O yüzden sesiz olmayı seçti.
Giyu kanı içtiğinde yine mayışmış ve kendinden geçmişti. Shinobu Sanemi'ye bakarak, "Onu bağlıyacak mıyız? Biliyorsun ki kendinden geçerse insanlara saldırır." dedi. Sanemi kızarak "Sen Tomioka'yı köpek mi zannettin? Kesinlikle böyle bir şey yapmayacağız. Hem ben Tomioka'nın iradesine çok güveniyorum. Senin o boktan zehrin bile işe yaramadıysa bir halt olmaz." dedi. Shinobu ağzının payını almış bir şekilde kapıya yöneldi ve tam çıkacakken, "Hadi gel çıkalımda Tomioka dinlensin." dedi. Sanemi kendinden emin bir şekilde, "Sen git ben Tomioka ile kalıcağım. Senin işin belli olmaz. Geçe falan G- Tomioka'yı zehirleyebilirsin. Sana hiç güvenmiyorum." cevap verdi. "Tamam o zaman ben çıkıyorum." dedi Shinobu ama Sanemi'yle Giyu'yu yalnız bırakmak istemiyordu.
Yazarı Notu:
Bu bölüm o kadar sıkıcı ve boktandı ki yazarken uykum geldi. Aklıma başka güzel fantezi gelmiyor. Ama tabi ki yazmaya devam ediceğim. Kesin bir sürü yazım yanlışı da vardır ama bakmaya üşendim. Bu arada 3 gündür rüyamda Genya'yı görüyorum. Sanırım onu da ekleme vakti geldi. Veee Wuhuuuv bugün seçim var. Bakalım kim alıcak. Öncelikle şunu söylemek istiyorum ki, "Kılıçlaroğlu aday olmasın" Aaa pardon oldu bile hatta oyladılar bhrvjneckdcngtb. Şaka bir yana bakalım kim alıcak?? Beklenen soru. Neyse kendinize dikkat edin ve yeteri kadar su içip beslendiğinizden emin olun. Bu bok parçasını okuduğun için sana çok teşekkür ederim. HEPİNİZİ SEVİYORUM.<3<3<3<3.(1195)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yalnızca Arkadaş? | SANEGİYU
Hayran KurguGiyu sevdiği herkesi kaybetmişti : Ablasını ve en yakın arkadaşını . Hashira olunca saygı göreceğini sanmıştı ama ne yazık ki yanılmış .Herkes giyudan nefret ediyordu o zaman yaşamanın ne önemi vardı ki . Birgün giyu Oyatoka-sama nın verdiği görev...