21

271 31 5
                                    

A / N: Hepinize iyi bayramlar aşklar, işte size bayram ziyaretine giderken okumak istemeyeceğiniz bir bölüm!🤣🤣

-

Cassie'nin ofisinde geçirdiğim korkunç bir akşamdan sonra eve döndüğümde kocamı çalışma odasına hapsolmuş buldum. Dün gerçekleşen korkunç konuşmanın izleri hala aramızda kocaman bir sessizlik olarak duruyordu ve ben de onu kırmak istedim. Onunla aynı evdeyken uzakta olmaya dayanamıyorum. Kapıyı çaldım ve yavaşça içeri girdim.

Gözlerinde kemik çerçeveli gözlükler olan adam masanın arkasında oturdu, dirseklerini yüzeye yasladı, elleri dudaklarının üzerinde kenetlendi. "Konuşabilir miyiz?" diye sordum orada olduğumu bilen ama gözlerini bir kez bile bana çevirmeyen adama.

"Buna hazır olduğumu sanmıyorum," dedi sertçe. Bunu yaparken yüzüme bir kez bile bakmadı ve sesinin çatlamasına engel olamadı.

"Ne zaman?" diye sordum korkakça kaşlarımı kaldırarak, "Ne zaman hazır olacaksın?"

"Bilmiyorum Bella," diye nefes aldı gözlerini ilk kez bana çevirerek, "Sanırım karımın başka bir adamla yattığı hakkında konuşmaya asla hazır olmayacağım."

Sessizce gözlerimi kaçırdım ve odadan çıkıp kapıyı kapatmak için arkamı döndüm. 

"Nasıldı?"

Elim kapıdayken yavaşça arkamı döndüm ve sadece bir kez sordum, "Ne nasıldı?"

"O," Jungkook yavaşça ayağa kalktı ve avuçlarını masaya bastırırken gözlerini bana doğru kaldırdı, "O nasıldı?"

Titreyen dizlerimle yavaşça ona doğru ilerledim, bizi birbirimizden ayıran masanın arkasında durdum ve gözlerimi ayırmadan, "Bunu gerçekten bilmek istiyor musun?" diye sordum.

Küçük bir nefes kocamın dudaklarından kaçtı. Ağır adımlarla masanın arkasından bana doğru geldi, önümde durdu ve ellerini beline koydu, "Söyle bana."

"Bilmiyorum," diye kekeledim, "Kendimi çok garip hissettim."

"Öyle mi?" Jungkook gergin bir şekilde alt dudağını dişlerinin arasına çekti.

"Bana tam olarak ne soruyorsun?" Yutkundum.

"Hiç boşaldın mı?"

Kalbim göğsümü deliyormuş gibi atarken başımı salladım, "Üzgünüm."

Dudakları garip bir şekilde gerilirken boynundaki birkaç damar dışarı fırladı, bu elleri hızla belime dolanmadan önceydi. Beni ters çevirdi ve kıçımı masaya iterken homurdandı, "Benimle olduğu zamanki gibi mi?"

Ellerimi kalın göğsüne yaslarken öfkeyle kıkırdadım, "Bu seni tahrik ediyor mu?"

"Kapa çeneni," diye fısıldadı dudaklarıma eğilirken.

Ellerim bilinçsizce altındaki perişan basket şortundan geçti. Sertleşmiş aletini avucuma zar zor çekerken dudaklarımın arasında boğuk bir inilti çıkardı. Daha önce hiç hissetmediğim korkunç, garip bir duyguya kapılmış gibi şortu hızla bileklerine indirdim ve önünde dizlerimin üzerine düştüm. Ellerimi kaslı uyluklarına koyarken dilim, dudaklarıma çarpan sert penisin ucunda küçük bir daire çizdiğinde inledim, saçlarımı çok sert tuttu ve onların küçük bir at kuyruğuna sarıldığını hissettim.

Jungkook hızla kalçalarını büktü ve tek bir hamlede kendimi tamamen dudaklarımın arasına kaydırdı, boğazından vahşi bir hırıltı koptu, "Bu gece bunu yaptığına pişman olmanı sağlamak için seni çok fena becereceğim bebeğim."

𝐂𝐎𝐋𝐎𝐑 𝐎𝐅 𝐓𝐇𝐄 𝐍𝐈𝐆𝐇𝐓 ╏ 𝐌𝐘𝐆✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin